19-

5 0 0
                                    

Medyadaki Sara ve Lucas

1 Yıl Sonra

Artık kendi kararlarımı verecek yaştaydım mezun olmuştum ve okulum artık bitmişti. Iyi haber New York'a geri dönüyordum Justin'e olan nefretim her gün daha da artmıştı ve intikam planımı devam ettirmeye gidiyordum sadece babam için değil kendim için!

"Hadi" Lucas ile uçağa binip yerlerimize oturduk Lucas oraya yerleşmeyecekti ama beni kontrole geliyordu

Uçaktan inip taksi tuttuk ve benim evimr geldik her şey aynı duruyordu
"Beni özledin mi New York!"
"Gezelim mi?"
"Tabi" valizimi yukarı çıkarıp siyah yüksek bel bir tayt giydim üstüne da yarım t-shirt giyip pembe rujumu sürdüm. Saçlarımı da düzleştirip aşağı indim
"Gidelim" birlikte evden çıktık
"Benim gittiğim bir kafe var oraya gidelim mi?"
"Olur tabi sevgilim" elini belime koyup hafifce beni kafeden içeri soktu. Iki kahve söylediğimizde karşıda Justin'i görmemle yerimde dona kaldım bir süre sonra o da beni fark ettiğinde arkasına döndü ve bana baktı ne olduğunu şaşırmış gibiydi bakışları sanki 'sen gerçek olamazsın' der gibiydi..
"Sara iyi misin?" Lucas Yerinden kalkıp beni sarstığında kendime geldim
"N-ne?"
"Iyi misin? "
"E-evet" onu özlemiştim o derin bal rengi gözleriyle bana bakmasını, saçlarıyla oynamayı, bana sarılmasını, elimi tutmasını, beni sahiplenmesini her şeyi.. ama ona beslediğim kin her gün artmıştı. Babam yüzünden değil bana bir hiçmişim gibi davrandığı için, beni her gün ağlattığı için, benim yerime hemen başkasını bulduğu için belki onadan nefret ediyor olabilirdim ama bu onu özlemediğim anlamına gelmiyordu
"Sara kendine gel!" Korkuyla sıçradığımda Lucas'a baktım
"50 seferdir beni duymuyor musun sana neler oluyor? "
"Kendimde değildim"
"Neredeydin acaba"
"Bunları şu an konuşmak istemiyorum" Lucas'ın arkama baktığını fark ettiğimde arkama döndüm Justin yüzünü buruşturmuş buraya doğru bakıyordu. Lucas yumruğunu sıkıp onun yanına doğru ilerlediğinde kolunu tutup bana bakmasını sağladım
"Nereye?!"
"Şu çocuğa haddini bildirmeye" Justin'e gayet yaklaştığında ona engel olamadım. Justin de ona doğru iki adım attı
"Nereye bakıyorsun adamım?!"
"Bu seni ilgilendirir mi?"
"Sevgilime bakıyorsan ilgilendirir"
"Ah sende yeni misin? "
"Ne?"
"Sara eskiden benimdi sanırım kısa süreli sende kalmasına izin verebilirim"
"Sen neyden bahsediyorsun!"
"Ona bakmam seni ilgilendirmiyor diyorum"
"Onun bir sahibi var o da benim" bağırıp aralarına girdim şimdi sınırı aşmışlardı
"Yeter! Ben kimsenin malı değilim ikinizin benimle böyle konuşmaya hakkı yok! Bu size bir uyarıydı!" Lucas'a dönüp bağırdım
"Beni savunmana ihtiyacım yok ben kimseye ait değilim! " Justin sırıtıp fısıldadı
"Işte benim kızım.." ona döndüm
"Kendini akıllı zannediyorsun değil mi? Geri döndüm. Senin hayatını mahvetmeye geldim" Bundan sonrasını (Little Mix Black Magic) ile dinleyin! Ikisini de ittirip kafeden çıktım gözümde akmak için bekleyen gözyaşlarını umursamadan yukarı baktım ağlamayacaktım. Biri kolumu tutup beni duvar ile arasına sıkıştırdı gözlerimi kırpıştırıp kim olduğuna baktım Justin'di
"Ağlama"
"Ağlamıyorum aptal"
"Neden geri döndün? "
"Bana yaptıkların karşılıksız kalmayacak"
"Istedigin bu mu?"
"Evet"
Gözlerine bakamıyordum bakıp da bal rengi gözlerinde kaybolmaktan korkuyordum. Çenemden tutup ona bakmamı sağladı ve nane kokan nefesini yüzüme üfleyip aramızdaki mesafeyi kapattı
"Zor olmayacak mı?"
"Ne?"
"Bana aşıkken bunu yapmak zor olacak"
"Sen beni bıraktın"
"Hayır beni bırakıp giden sendin"
"Kendine hemen yeni birini buldun"
"Sende farklı sayılmazsın"
"1 yıl seni bekleyemezdim"
"Bekleyemezdin"
"Doğru sen 2 gün bile bekleyemedin"
"Seni seviyorum" gülümseyip kulağına fısıldadım
"Ben senden nefret ediyorum" yere eğilip kolları arasından kurtuldum ve ordan uzaklaştım Lucas ile de aram bozulmuştu
"Onu sevmiyorsun! " arkamdan bağırdığında yürümeyi bıraktım
"Evet ben onu sevmiyorum çünkü ben ona aşığım" kaşlarını çatıp bana baktı
"Sana inanmıyorum"
"Artık kabullen sen ve ben artık yokuz artık Lucas ve ben varız"
"Demek adı Lucas"
"Benden uzak dur Justin"
"Üzgünüm benim olanı kimse sahiplenemez"
"Ben senin değilim ben kimsenin malı değilim" gülümsedi ve arkasına döndü
"Görüşürüz Sara'm" içimden lanet edip ayağımı yere vurdum ve ordan uzaklaştım ona aşık olmayacaktım..!

Umutsuz Vaka(Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin