Feride hanım hamileliğinin dokuzuncu ayındadır. Dördüncü ayda kontrol için hastahaneye gittiklerinde bir kızları olacağı doktor tarafından kendilerine müjdelenir. Yürekleri huzurla dolmuştur. Aslında bugün; Mehmet bey ve Feride hanım için çifte bayramdır. Regaib kandili olması hasebiyle Hz. Amine'ninde yüce Peygamberimize hamile olduğunu anladığı gündür ki ne hoş bir tevafuktur. Onlarda bir kızları olacağını öğrenmişlerdir an itibari ile. Sürur içinde evin yolunu tutarlarken birden hoş bir tebessüm belirir Mehmet beyin çehresinde, kahverengi gözlerine bir ışıltı düşer.
- Bu bir işaret olmalı, böyle mübarek bir günde kızımızın olacağını Rabbimizin bize bildirmesinin bir hikmeti olmalı hatun. Kızımızın ismini bu mübarek güne hürmeten Amine Hatun mu koysak ? Der Feride Hanımın ela gözlerinde kaybolarak.
- Haklısın bey lakin alemlere rahmet olan peygamberimizin annesinin ismine hürmetsizlik etmekten korkarım. Diyerek endişeye düşer Feride hanım. - Pektabi der ve düşünmeye başlar Mehmet bey. Bilirler ki isim vermek mesuliyyetir, evlatlarının hakkına girmekten, ona hoş olmayan isim koymaktan endişe duyarlar.Amine ne hoş isimdir telaffuz ederken bile dil, edepte kaim olmalıdır.
-Biz insanız, hata yapmaya müsaitiz ya mü'minlerin annesinin ismine hürmette kusur edersek, evladımıza sinirlenip hoş olmayan bir kelimeyle beraber bu ismi şerif ağzımızdan çıkarsa, diye düşüncelere daldıktan sonra Feride Hanımla duygularını paylaşır. Feride hanımda beyine hak verir, mukeddesata hürmetsizlikten Allah'a sığınırlar.
-Evet bir işarettir bu peki ya Hz. Amineye annelik yapan, mü'minelerin anneannesinin; Berre Hatunun ismini versek kızımıza ? Mehmet beyin bu çok hoşuna gider, gönülden onayladığını ifade ederek kafasını sallar. Ve Berre Hatunun doğumunu dört gözle beklemeye başlarlar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mahlas'ı Berre
Teen FictionZamanı gelince tercih etmek durumunda kalacağı aşkı, şimdilerde yaşamaya başladıysa peki?