Ruh ve Beden

14 0 0
                                    

Göz kapaklarından kirpiklerine kadar ince ince seviyorum seni. Yağmur yağdığı zaman ıslak saçlarından, toprak kokan tenine kadar damla damla seviyorum seni. Ağladığında akan gözyaşlarında, yanaklarından dudaklarına kadar, ellerinden bileklerine, baştan aşağı seviyorum. Ben ağladığımda göz yaşlarım sana doğru akar, attığım her gülümseme sana gider. Her filmin romantik anları olur ya hani, işte sen gelirsin aklıma, filmin kahramanları oluveririz. Dinlediğim müziklerin hepsi bana yazılmış gibi, bize yazılmış gibi gelir kulağıma. Notaları sen, sözleri ben.. Kitap okurken okuduğunu canlandırırsın ya aklında, benim aklım sende, ruhum, bedenim sende, bu yüzden okunan kitaplar, romanlar hep sen. Okudukça yazan ben. Bu kalp burda değilde sende atıyor, bedenim bu yüzden soğuk. Dalıp gitmelerim de bu yüzden, baktığım her yerde seni görüyorum çünkü. Çocuklara sorarlar ya beni ne kadar seviyosun diye, hani onlarda o ufacık kollarını açabildikleri kadar açarlar "bu kadar" diyerek, bilirlerki en çok o kadar seviliyo, işte ben de o kadar masum bir akılla seviyorum en çok onu biliyorum. Ben de seni "bu kadar" seviyorum.. Belki karşına geçip, gözlerine bakıp seni seviyorum diyemem ama sana; "Ben sadece bi bedenim, ruhum sensin. Sen olmadan bu beden yalnızca toprak olur, ama sen varken bu beden toprak olsa da geri yağmur olup yağar. Ruhum sende kalsın, ben üstüne düşen yağmur damlası olsam bana yeter. Kalbinin en ücra köşesinde bir adım olsun bana keza. Ki o zaman işte ne yağmur ne toprak ne ruh.. Sadece sen ve ben..

Meczup'un Not DefteriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin