Karanlıktaki Gül

5.Bölüm Hediye

Multimedia Bora :)

Benden izinsiz akan gözyaşlarımı hızla silerek ona döndüm
"Neden? neden beni dövmekten vazgeçmiyorsun? Eline birşey mi geçiyor sanıyorsun veya kral olduğunu falanmı? Annemi sevdiğini söylüyorsun,onu benim öldürdüğümü söylüyorsun, peki ya sen? Sen suçsuz musun? Evet ben hatalıyım kabul ediyorum ya sen? Annem nasıl senin gibi birini sevdi aklım almıyor..." sözümü keserek boğazıma yapıştı "kes sesini! Senin dilin baya uzamış bakıyorum" dedi ve ardından boynumdaki ellerini dahada sıktı. Ellerimi onun ellerine yönelterek boğazımdaki baskıyı biraz olsun azaltmaya çalıştım ama cabalarım boşaydı.
Nefes almam zorlaşırken git gide acıyan boğazımla daha da çırpınarak kurtulmaya çalıştım.
Odanın içini dolduran muzikle hafif bir küfür savurarak beni yere itti ardından telefonunu açarak
"Evet...
Tamam...
Geliyorum..." dedi ve telefonu kapatarak bana döndü
"Seninle sonra görüşücez" dedi ve ardından hızla odayı terk etti.
Ağrıyan boğazımı ovalayarak sırtımı duvara yasladım ardından ayaklarımı içime cekerek ağlamaya başladım.
Gerçekten acınacak durumdaydım.
Solmuştum ve suya ihtiyaç duyuyordum. Benim suyum çoktan ölmüştü. Yakında bende dökülerek sonzuza gömülecektim. Daha sonra suyuma kavuşup yeniden dirilecektim. O zaman işte benim ölüm günüm ve anneme kavuştuğum gün...

***

Sınıf sessizliğe bürünmüş elindeki telefonlar ile uğraşıyorlardı Hira'ya dönerek
"Sıkıldım, bu hoca ne zaman gelecek?"dedim
"Bu saatten sonra gelmez, herhalde hasta" diyerek telefonuna geri döndü yine Kumsal ile yazışıyordu, bıkmıyolarmıydı her dakika dedikodu yapmaktan gerçekten anlıyamıyorum.
Sıkıntıdan etrafımı incelemeye başladım, Bora kafasını sıraya koymuş gözleri kapalı bir şekilde müzik dinliyordu. Tatlı bir görüntü sergiliyordu, gülümseyerek önüme döndüm ardından tekrar Bora'ya dönerek kafamı sıraya koydum ve gözlerimi kapadım.
Kulağıma gelen müzikle irkilerek gözlerimi açtım ve kulağımdaki kullaklığı çıkararak Boraya döndüm ve "ne yapıyorsun?"diye sordum "hiç"diyerek omuzlarını silkti ardından gülümseyerek önüne döndü.
Zilin sesiyle bütün sınıf sıraları devirerek insan dışı hareketlerle sınıftan çıktı. 
Hira Kumsalı çağırmaya gitmişti.
Onları beklerken can sıkıntısından defterime bir şeyler karalamaya başladım.
Gelen sesle irkilerek kapıya doğru baktım,o kız! beni tuvalette kıstırıp Boradan uzak durmamı isteyen kız. Karşısındaki kişiye elindeki sepeti uzatıyordu,sepetin içinde kalp şeklinde pakatlenmiş minik kurabiyeler vardı. Sepeti alan kişi bizim sınıfa girince önüme dönerek defterimi karalamaya devam ettim
"sen de istermisin?"kafamı kaldırarak sesin sahibine baktım
Bora! elindeki sepeti uzatmış bana bakıyordu,o kız sanırım Borayı seviyor!bu yüzden Boradan uzak durmamı istedi. Ama neden kötü hissediyorum?
Yutkunarak önüme döndüm ve
"Hayır teşekkür ederim" deyip önümdeki defteri karalamaya devam ettim "sen bilirsin" diyerek elindeki kurabiyeleri tek tek her sıraya dağıttı ve sepetide cam kenarına koydu.
"sınıfa küçük bir hediye"diyerek gülümsedi,bende gülümseyerek
"Ama onları sana özel yapmıştı" dedim Boranın yememesi aslında hoşuma gitmişti nedenini bilmiyorum ama sevinmiştim işte.
"Sınıfa benden küçük bir hediye işte, değerimi bilsinler" diyerek sırıtmaya başladı.
Zil çalmaya başladığında herkes sınıfa gelmeye başladı. Sıraların üzerindeki kurabiyeleri yiyen bütün sınıf Bora ya dönerek bir bir teşekkür ettiler. Hira ise kurabiyeyi çantasına koyarak
"Ders matematik değil mi?" diye sordu "evet" diyerek onayladım ardından hoca girerek sınıfı o cırtlak sesiyle susturmaya çalıştı.
Hira bana dönerek "nefret ediyorum bu dersten,kim çıkardıysa Allah belasını versin, okulu çıkaranında versin aminn" dedi kaşlarını çatarak,küçük bir kahkaha patlatarak ona döndüm
"Amin,amin" dedim ve gülmeye devam ettim, önüme döndüğümde Bora nın bakışlarını yakaladım ancak ona dönmedim, bakmaya devam edince ona dönerek "birşey mi söyliyceksin?" dedim ardından cevabını bekledim ama bakmaya devam ettiği için "Bora?" dedim sesimi biraz öncekinden biraz daha yükselterek,gözlerini büyülterek kafasını iki yana salladı ardından önüne döndü ve kafasına vurarak "ne yapıyorum ben" diye söylendi ardından kafasını sıraya koydu ve gözlerini kapatarak müzik dinlemeye devam etti.
Kafasına neden vurdu? Amacı neydi bu çocuğun gerçekten anlamıyordum...