Karanlıktaki Gül

2. Bölüm Zor

Multimedia Esila

Korkunç karanlık ve sessiz olan beni ben yapan bana yalnızlığı öğreten...
Sulanmamış bir gül gibi her gün daha da solarken buna şahit olan oda...

Her gece olduğu gibi gine o odaya sürükleniyordum. Saçımdan tutarak beni o karanlık odaya götürdü. Kapıyı yavaşça kapatıp üzerimize kilitledi ve ...
"Bugün okula geç kalmışsın " dedi. Kemerini yavaşça pantolonundan çıkartıp sağ eline aldı. Kemerle yavaş yavaş üzerime gelerek gülümsedi. "Cezan ağır olacak..." dedi ve gömleğimi göstererek " Çıkar " dedi. Daha çok yaklaştı. Dediği yaparak gömleği çıkartım ve eğildim. Elindeki deri kemerin tenimle teması o kadar acımasızcaydı ki...

Canımın yanmasına rağmen sesimi çıkartamıyordum bunları hak ediyordum. Annemi ben öldürdüm cezamı çekmeliydim...
Her vuruşunda git gide sertleşen eli en sonunda durdu. Yere çömelerek yüzünü elleri arasına aldı o da çaresizdi, o da üzülüyordu,o da sevdiği kaybetmişti.
"Neden yaptın?" diye fısıldadı. "Neden yaptın?" sesi bir öncesine göre bayağı yüksek çıkmıştı...

O da korkuyordu,o da özlüyordu,o da yalnızdı. Yanına çömelerek sırtını sıvazladım"Özür dilerim"
dememle beni itmesi bir oldu. Ayağa kalkarak yerdeki kemerini aldı ve yavaş hareketlerle pantolonuna geçirerek odayı terk etti.

"Yine baş başa kaldık. Artık senden de korkmuyorum.Çok sıkıcısın,düşünemiyorum da aptal oda..." diye duvara yumruklarımı savurmaya başladım"Salak oda..."ve daha sert"Salak oda, salak salak..." gözümden akan yaşları kolumun tersiyle silerek yere uzandım. Ayaklarımı içime çekerek cenin pozisyonu aldım ve uykuya dalmak üzere gözlerimi kapattım...

"Uyan Esila uyan" diye sarsıldım. "Vedat Bey okula yetişemezsen daha çok kızacak, haydi kalk yavrum" dedi ve yüzümü okşamaya başladı.O kadar huzur ve güven vericiydi ki hiç uyanmak istemedim
"Esila haydi kalk" dedi ve biraz daha fazla dürtüklemeye başladı.Gözlerimi açarak "Tamam, sağol Ayşe abla, uyandım sen gidebilirsin." dedim ve gülümsedim " Tamam yavrum yarım saat kaldı hızlı ye olur mu? Okula geç kalmayasın" dedi ve saçlarımı okşadı başımı evet anlamında bir aşağı bir yukarı sallayarak yerdeki kıyafetlerimi aldım. Ayşe abla odadan çıkarak kapıyı kapattı. Hızlı bir şekilde kıyafetleri üzerimime geçirmeye çalıştım ancak yaralarım sızlayınca biraz zorlandım. Eteğim kısa olduğu için uzun çorap giydim. Sağolsun Ayşe abla her şeyi düşünmüş. Bazen bana verdiği değeri çok görüyorum bana böyle değer verilmemeli. Ben bana böyle değer veren birini öldürdüm ya,bir daha bana böyle değer verilmemeli.

Ayşe ablanın hazırladığı sandviçi hızla yiyerek aşağı indim. Üstüme siyah ceketimi giyerek dışarıya çıktım. Ali abi arabasına yaslanmış sigarasını içiyordu. Beni gördüğünde sigarasını yere atarak ezdi ve gülümseyerek kapımı açtı. Arabaya yavaşça yerleştiğimden emin olduktan sonra kapımı kapatıp sürücü koltuğuna geçti.

Okula vardığımda dersin başlamasına 20 dakika vardı ve Hira gelmemişti sırama yerleşip derse uygun kitabımı ve defterimi çıkardım. Kitaplarımın üzerine dirseklerimi yerleştirip yüzümü avuçlarıma aldım. Etrafı incelerken sınıfa Bora girdi ve sırasına geçti yanındaki arkadaşına gülümseyerek "Günaydın." dedi. Bana döndü ve aynı gülümsemeyle "Günaydın" dedi.

Yanaklarım ısınmaya başladığında yüzümü hemen çevirip kitabımın kapağını açtım o sırada Hira birden önüme siyah bir poşet koyup yanıma oturdu"Günaydın"dedi ve gülümsedi"Günaydın"dedim ve poşeti göstererek"Bu ne?"diye sordum,poşeti alarak içinden bir dergi çıkardı ve bana uzattı. Dergiyi alarak "Ben dergi okumam Hira" dedim ve geri uzattım"Biliyorum ama bu sayfada seni ilgilendiren bir şey var" dedi ve sayfayı gösterdi. Sayfada Vedat Bey ile ilgili yazılar ve resimler vardı. Dikkatim benim ismimin yazılı olduğu kısma kaydı ve okumaya başladım "Vedat Bey üvey kızına miras bırakmak istemiyor" başlığı okuduktan sonra dergiyi kapatarak Hira'ya geri uzattım. "Bu neden beni ilgilendirsin Hira? Zaten ben o mirası istemiyorum. Ne yaparsa yapsın umrumda değil " dedim ve çantamı alarak sınıfı terk ettim. Hızlı adımlarla lavaboya girerek musluğun önünde durdum ve suyu açtım suratıma su vurduktan sonra aynaya baktım gerçekten iğrenç görünüyordum. Tuvalete girip klozetin kapağına oturdum elimle saçlarımı çekistirip küfürler savurdum. Ben ne onu ne de onun mirasını istiyordum.