Karanlık;
Karanlıktan korkmuyordum bir çok kez kaçırılmıştım mafyalardan korkmuyordum. Beni babamın borçları için kullanıyorlardı ama babam "Neden sen hala ölmedin?" diyordu. Ellerim bağlı yamuk ve sallanan sandalyede oturuyorum.Kapının açılma sesini duydum adım sesleri yanıma ulaştı gôzümdeki siyah bağı çözüp aydınlığa ulaşmamı sağladı. Ağlayacağımı zannediyordu ama yanılıyordu.Eskiden kendimi köşeye çekip ağlardım artık onu da yasakladım kendime.Yanıma gelen adam:
-Neden kaçırıldığını sormayacak mısın,dedi
Konuşmamayı seçerek omuz silktim.Yüzünü yüzüme yaklaştırarak "korkmuyorsun" deyip gür bir kahkaha attı
Bağırarak "korkmuyorum" dedim.Adam bana bakıp sert bir şekilde tokat attı yüzüm yana savrulurken sızlayan yanağıma aldırış etmeden dönüp adama dil çıkardım.
"Bakalım patronun yanında böyle olabilecek misin?" diyip odadan çıktı.Bir süre sonra kapı açıldı gözlerim oraya çevrildi içeri giren yakışıklı adam yanıma gelerek
-"Demek Murat'ın kızı sensin"
Adama gözlerimi dikip
-"maalesef" dedim
-Babanı sevmiyor musun?
-hayır! diyerek sertçe cevap verdim. Adam arkama geçip ellerimi çözdü kolumdan tutup odadan çıkardı.okuyan herkese teşekkürler :) vote verirseniz beni çok mutlu edersiniz :*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HABERSİZ
ChickLitKanlı ellerini siyah badisine sürerek Pınar'a doğru bir adım attı. Adamın o adımları içerisinde Nefret,acı ve üzüntü vardı. Pınar hala yerinde olayın şokunu atlatamamış bir şekilde Araf'a bakıyordu. Araf, Pınar'ın yanına yavaşça eğilerek kulağına fı...