BÜYÜK KEHANET

16 4 0
                                    


                                      

Kasvetli bir gecede şatonun camlarına yağmur damlaları vuruyordu . Bu gece bütün gecelerden daha farklıydı . Şatoda büyük bir sesizlik hakimdi ve Lord Valens haftalardır bu geceyi bekliyordu . Lord'un üzerinde siyah pelerini vardı ve her zaman ki gibi soğuk ve acımasız bakıyordu . Siyah saçları artık beyazlamaya yüz tutmuştu ve sakat bacağı her zamankinden daha çok ağrıyordu . Ama gözlerinde acımasızlık ve intikam duygusu vardı . Bu durum küçüklüğünden beri böyleydi . Belki de Lordun acımasızlığına şaşırmamak gerekiyordu çünkü o küçüklüğünden beri kimse tarafından sevilmemişti . Ona sadece savaşmak ve öldürmek öğretilmişti . Lord Valens her zaman büyük oynardı . Büyük savaşlara katılır büyük zaferler alırdı . Ama bu sefer ki durum hepsinden farklıydı . O yenilmemek için her şeyini feda edebilirdi . Zaten kaybedecek hiçbir şeyi kalmamıştı . Arkası dönük bir şekilde yanındaki hizmetkarına baktı ve boğuk bir sesle hizmetkarına ''Getirin onu içeriye . '' dedi . İçeriye giren kadın oldukça yaşlı ve yorgun gözüküyordu . Yüzündeki ifade Lord'u da tedirgin etti . Belki de söyleyecekleri Lord'un hoşuna gitmeyecekti ama yalan söylemesi onun hayatını da riske atabilirdi .

'' Ben Persson Krallığı'nın Hükümdarı , kuzeyin ve batının en büyük lorduyum . Yaptığım savaşlardan ve döktüğüm kanlardan sonra bitmek bilmeyen bir öfke ve merakla halen daha kendime şu soruyu soruyorum '' Neden gün geçtikçe ölüme bir adım daha yaklaşıyorum ? Neden benim sonsuz güç ve kudretim bunun önüne geçemiyor ? Şimdi sana bir kez soracağım . ''Benim yaşamam için daha kaç kişinin ölmesi gerek ? '' Kadın önce yutkundu ve ardından kekeleyerek kısık bir sesle konuşmaya başladı .

''Lordum ... Siz yedi krallığın ve bu cihanın hiç şüphesiz ki en büyük lordusunuz . Belki de bunları söylemek benim haddime değil ama bu sizin ve o çocuğun kaderi . Bu kehanet yüzyıllar önce sizin ve onun kaderine yazılmış . Ne bunu engelleyebiliriz , ne de bunun önüne geçebiliriz . Belki de bununla yüzleşmek en iyisi ama bunun önüne de geçmek için bir çare var. Belki imkansız ama bu sizin yaşayabilmeniz için son seçenek olabilir . Lordum eğer ki çocukla yüzleşecek olursanız onda ki bir güç sizi öldürecek . Bu gücün adını koyamıyorum . O kadar saf , o kadar temiz ve o kadar güçlü ki belki de sizin hiç sahip olmadığınız şeyler . Belki de bu yüzden bu kadar güçlü ve bu kadar etkili olucak . Ama bunun önüne geçebilirsiniz . Her krallıkta ki yüzyıllar önce koyulmuş değerli , kutsal taşlardan haberiniz vardır . Sizin atalarınızda bu krallığın kalbine yedi taştan birini koydu . Her krallığın kalbinde bu taşlardan bir tanesi var . Ve emin olun Lordum krallığın kalbine gömülü olan bu taşların nerede olduğunu diğer lordlar bile bilmiyor . Zor kısım şimdi başlıyor . Kehanet derki yedi taşın yedisine de sahip olan hükümdar sonsuz güç ve yaşama sahip olur . Ama unutmayın ki kaderiniz her zaman hiç ummadık bir anda karşınıza çıkar . Ve o an ölüm size fısıldar ... ''

Kahinin dedikleri Lordun bir anlığına bile olsa korkmasına sebep oldu . Ama artık Lord yaşaması için yapacağı şeyi biliyordu . Ne kadar kan dökmesi gerekirse gereksin bu şekilde yaşamamak için her şeyi göze alacaktı . Bu yola girmişti ve dönüşü yoktu . Lordun atladığı çok önemli bir ayrıntı vardı bu gece herkes için bir başlangıcın sonu olacaktı . Bunu Lord bile tahmin etmemişti.

i



Maximiliaan:BaşlangıçHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin