ZORAKİ EVLİLİK

ZORAKİ EVLİLK

doktor

"başını yere çok sert çarpmış beyin kanaması olabilir." dedi.

Bende ellerinden tutarak ilerliyordum ki arasın eli birden aşağıya düştü.

doktor bir den hızlandı.

ayaklarım tutmadı ve yere düstüm.

Gitme lütfen gitme Lütfen. dedim hıçkırıklar arasında.

2 Gün Sonra.

Volkan uyanmıştı ama aras uyanmamıştı elbet uyanacaktı ben buna emindim.

Yere kafasını oldukça hızlı çarpmış ve bir beyin kanaması geçirmişti hayati tehlikeyi atlatamamıştı.

Ercan 10 kişiyide yakalamaştı ne yaptığın bilmiyordum ama tek bildiğim Buğranın şuan komada olma olasılıydı.
Belkide o gün buğraya yardım etmeyip onu yemek için gelecek olan leş yiyen kuşları beklemeliydim.

Eve daha hiç gitmemiştik Ercan ben yağmur ve ece.

Uyumuyor konuşmuyor hatta birbirlerimizi umursamıyoruz sadece ercan arada kahve falan getiyordu ama artık sıkılmıştık ve Volkanın yanına gitmek için kalkışa geçtik.
kapıyı açmaya korkar gibiydik hepimiz.
Her kez bir birine bakarken daha fazla dayanamayıp kapıyı ağır ağır açtım.

içeri girmemizle volkan hemen konuştu.

"Durumu nasıl ölmedi dimi ?"
"hayır ölmedi" dedim hızlıca ercanda lafımın devamını getirdi.
"ve ölmeyecek"
"buradan çıktığım an buğra piçini sikeceğim."

"merak etme o iş tamam"
"kapıyı kitledin dimi?" diye bir soru yöneltti. Anlamamıştım ama ercan anlamış ve yapmamıştı yüzünde ki ifade görülmeye değerdi.

Volkan ona yemesi için getirilen yemeklere baktı sonra hayince sırıtı.

"Ercan gel kardeşim sen açsındır şunları ye" ercan gözlerini kapatıp

"Böyle bir piçlik yapmayacaksın dimi ben o iğrenç şeyi yemem hem yemekler bunlar değildi özel olarak şu iğrenç yemeği seçmiş olamasın"

Yemeğe baktığımda PATLICAN(YAZAR HİÇ SEVMEZ)
vardı.
Durum gerçekten kötüydü.

"Yemekleri ben değil hastahane seçiyor ercan ye şu yemeği."

"aaa şimdi hatırladım kilitliydi." dedi ercan sevinçle

Volkan gülümsedi ama hemen duruldu

"şu siktigimin dünyasında bir kere mutlu olamayacağız iste halimize baksanıza."

***

Volkanın uyumasıyla odadan çıkmış Arasın odasının önünde hepimiz yere oturmuştuk.

Benim karşımda yağmur ve ece oturuyordu.

yanımdada ercan vardı şöyle bir göz gezdirdim şu iki günde olan değişimimize.

Ercan:mutlu erspiri yeteneği oldukça kalitesis olmasına rağmen beni mimikleriyle güldüren 10 saniye bile ciddi duramayan biriyken şimdi ise solgun yüzü ciddi tavırlı birine dönüşmüştü.

Yağmur mutlu mükemmel gamzesi ,oldukça güzel parlayan gözleri ile gayet güzel olan kız şu an dönük bakışları iki gün boyunca böyleydi ama hala güzeldi hakkını yemiyelim şimdi.

ece:makyajsız bahçeye bile inmeyen kızı makyajı akmış bir şekilde buradaydı her gün kuaföre giden kız kapıya hava almaya çıkmamıştı.

Ve ben belkide ben bile bilmiyorum halimi gülmek için yer arayan ben mutsuzdum.

Bende şansın "ş" si bile yoktu.