Bismillahirrahmanirahim
Yattığım yerden rahatsızca gözlerimi ovalayarak kalktım. Sanırım yarım saat falan geçmişti. Kızlar gelmemişti daha ve aynı odada uyumamız doğru değildi.
Kızların nerde kaldığını merak etmeye başlamıştım ki kızlar geldi. Elleri kolları doluydu. Çikolata paketleri dikkatimi çekmişti ne olduğunu anlamaya çalışırken kardeşim olayı aydınlığa kavuşturdu.
-Bunları bütün hastanedeki hastalara doktorlara hemşirelere hasta yakınlarına dağıtacağız Alya abla uyandığı için.
Sessizce kocaman gülümsedim konuşmaya takatım yoktu. Ben kapının önündeki banka oturup sabah ezanını beklemeye başladım. Başıma giren ağrılar yüzünden inanılmaz bir acı hissediyordum.
Sabah ezanının sesi yankılanırken camiye gitmeye karar verdim. Mescidde kılmayacaktım. Gece karanlığında etraftaki evlerde yanan ışıkları fark edince azda olsalar mutlu olmuştum inşallah sayıları artar diye dua ettim içimden.
Camiye vardığımda hızlı bi şekilde abdest alıp saf tuttum. Namaz bitiminde uzun uzun secdeye kapanıp dua ettim. Şükür ettim. Saat 7 30 a gelirken hastaneye gitmeden önce eve gittim. Duş aldım üstümü değiştirdim. Yolumun üstündeki pastaneden pasta aldım. Pastayı kim sevmezdiki inşallah doktorlar yemesine izin verirdi.
Hastaneye vardığımda odanın kalabalık oluşu dikkatimi çekmişti. Sanırım bu insanlar babasının şirketindeki çalışanlarıydı. Çok vefalı efendi insanlara benziyorlardı. Teker teker çiçeklerini uygun yerlere koyup şifa dualarını sunup gittiler. Alyadua akşamki haline nazaran daha iyi gibiydi. Gözlerinin altındaki morluklar kolay kolay gitmeyecek gibiydi ama olsundu. Onun sağlığı iyi olsunda. Bakışlarımı fark ettiğinde kafamı hemen başka yöne çevirdim.
Pastayı açtığımda hepsinin gülümsemesi beni mutlu etmişti. Pastayı kızlar dilipleyip hepimize dağıttı. Alyadua küçücük bir lokma ya yedi ya yemedi. Ama canı çok acıyor gibi bi hali vardı. Ah benim salak kafam düşünemedim.
-Hakkını helal et ben bu haldeyken sürekli bizimle ilgilenmişsin kız kardeşime de sahip çıkmışsın Allah razı olsun ama artık burda olmanızın anlamı yok sizde gidip dinlenin.
Tam ağzımı açmış itiraz edecekken beni susturdu ve devam etti
-İtiraz etmenizi kabul etmiyorum. Artık gidin yeterince yanımızda oldunuz. Kalmanıza gerek yok teşekkür ederiz.
Biraz daha zorladı. Kelimeler zaten boğazında düğüm düğümdü canı daha fazla acımasın diye kabul ettim.
-Pekâlâ. Haklısınız. Acer sende hazırlan bekliyorum seni.
Ona doğru bakmadan hızlıca odadan çıktım. Onu beklediğimi hissettirmeden de onu izleyebilirdim. Ama günahına girmek istemiyordum. Bu işin artık gerçekten helaline uygun bir şekilde olması gerekiyordu. Doktorun odasına girip durumu hakkında bilgi aldım.
-Hemen iyileşmesini elbette bekleyemeyiz. 2 gün daha burda gözetim altında tutacağız sonrasında taburcu edeceğiz ama hiç bişi için kendini üzmemesi heyecanlanmaması gerekiyor. Tabi zorlayacak hareketlerden de kaçınması gerek.
-Peki ne kadar sürede tam olarak iyileşir.
-15 gün sonra kontrol için gelecek. 1 aya kadar normal hayatına dönebileceğini düşünüyorum ters bir durum yaşanmassa.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
☆HELAL SEVDA'M☆ (İSLAMİ)
Literatura KobiecaBir tarafta Bal rengi gözleriyle baktığı yeri yangın yerine çeviren bir genç kız. Ahlakıyla ve içindeki tertemiz kalbiyle, islamı en güzel şekilde yaşadığı sakin bir yaşam. Öteki tarafta Yakışıklılığıyla her genç kızı kendine aşık edebilen fakat a...