Yazım hataları olabilir, üzgünüm
"Tamam... Ben yaptım ödevi, yarın alırsın benden... Önemli değil. Yarın görüşürüz Malia."diyerek telefonu kapattım ve beni dinleyen Scott ve Isaac'e döndüm.
Isaac Malia'nın ismi geçince dikkatini tam anlamıyla bana vermişti. "Malia mıydı o?" diye sorduğunda onun Malia'ya çıkma teklifi ettiği aklıma gelince kur yapmak adına cevapladım. "Evet, ortak bir ödevimiz vardı. Bir kısmı onun evinde yapmıştık, diğer kısmını ben yapacaktım. Yapıp yapmadığımı kontrol etti."diyince Isaac kafasını benden başka bir yere çekerek salladı. Malia onu kibarca red etmişti ve Isaac bu konu hakkında hâlâ düşünüyor olmalıydı.
Scott kıkırdadığında ikimiz de ona döndük. "Plan işe yarıyor desene. Başaralı olacağını hiç düşünmezdim, Stiles. Bravo."diyerek gülmeyi devam ettiğinde onun kafasını duvarlara vurmak istedim.
Isaac kaşlarını çattı ve önce bana, sonra Scott'a döndü. "Ne planı?"diye sorduğunda ben Isaac'e söyleyeceğim yalanları bulmuş ve söylemeye hazırdım ama Scott denen kaskafalı benden önce davranmıştı.
"Malia ile Lydia'yı kıskandırmaya çalışıyor."dediğinde Isaac kaşlarını ciddi misin dercesine hareket ettirdi.
Ben orada sinirden mosmor olurken Scott gülmeye ve her şeyi Isaac'e anlatıyordu. "Evet, hatta başarılı olmuş. Geçenlerdeki partide Malia'yı öpmüş ve ertesi gün Lydia beraber misiniz diye sormuş."derken Isaac'in gözlerini şaşkınlıkla kocaman açıldı.
"Sen ve Malia... Öpüştünüz mü?"
Bu neden bu kadar garipti ki? Malia ve ben öpüşemez miydik? Ayrıca takıldığı nokta cidden bu muydu?Kafamı olumlu anlamdda salladım. Isaac gözlerini bir kenara dikip düşünmeye başladı. "Malia'dan hoşlanıyor musun?"diye sorduğunda öylece kaldım.
Ben bunca zamandır onunla aramızdaki bağdan ve yaşananları düşünüyordum. Onunlayken olan içimdeki garip histen... Aramızda-sadece benim hissettiğim- bir çekim vardı. Ellerimiz ne zaman temas etse orası karıncalanıyordu ve bilmediğim bir çok his..
Tek bildiğim onunlayken Lydia'yı düşünmüyor olduğumdu- arada planlarım için onu kullandığımdan biraz tuhaf hissediyordum sadece.
Scott, yine bana söz hakkı tanımadan konuşmaya başladı. "Hayır, Lydia'yı elde edebilmek için öyleymiş gibi görünüyor ama değil."
Ilk olarak Scott'dan sonra ise Isaac'in yüzünde oluşan gülümsemeden nefret ettim.
"Bence harika bir plan yapmışsın. Bazen Lydia'yı sen ve Malia'yı izlerken buluyorum. Bakışlarından cidden kıskandığı anlaşılıyor."
Normalde olsa bu benim şuan dans etmemi sağlardı ama bu sefer beni rahatsız eden bir şey vardı. Planın Isaac'in öğrenmesi miydi bu yoksa Isaac'in Malia'ya karşı olan tavırlarından dolayı ona soyleme riski miydi ya da başka bir şey miydi bilmiyordum. Sadece Lydia'nın kıskanması beni o kadar da etkilememişti ama erkeklik gururumu okşamıştı.
"Sana yardım edeceğim." Isaac'in sesi beni düşüncelerimden çekip aldı. "Hatta planım bile var." Elini omzuma koyup sıvazladı ve yamuk bir gülüş ile devam etti. "Sen Lydia'yı elde edeceksin, ben de Malia ile bir randevu."
O an itiraz etmek istedim. Malia ile randevuya gitmeyi neden bu kadar istiyordu? Gidemezdi. Ama itiraz edersem...
Ortada itiraz etmemi gerektirecek kesin bir şeyler yoktu sonuçta. Edemezdim. Tuhaf anlaşılırdı.
*
"Ben gidip Lydia'ya lakros takımı ile
ilgili bir şeyler soracağım, sen de benim yanımda olacaksın. Biz Lydia ile konuşurken Malia yanımıza gelecek ve Lydia siz ikinizi kıskanacak."Isaac bir kez daha planın üzerinden geçiyordu. Kafamı salladım ama pek istekli olduğum söylenemezdi.
Isaac elleri cebinde, havalı bir biçimde önden Lydia'nın yanına vardığında ben de hemen yanındaydım.
Lydia dolabı sert bir hareketle kapatıp ilk önce beni süzdü ama bakışları eskisi gibi rencide eder şekilde değildi. Bu hoşuma gitmişti
Isaac ile takım hakkında konuşurlarken Lydia bana döndü. "Bu sene sahada olacakmışsın."
Beni fark etmesi ve böyle bir ayrıntıyı unutmamıs olması beni mutlu etti. O an aklımdan Malia'yı çıkarmaya çalıştım. "Evet. Koç epey gelişme kaydettiğimi söyledi."
Lydia tek elini omzuma koydu ve sıktı. "Umarim başarılı olursun."
Bana dokunduğunda heyecanlandım ama eskisi kadar değil. Ama yine de bütün vücudumda garip bir heyecan vardı. Lydia Martin bana kendi istediğiyle temas etmişti!
O an Malia'nın bana seslendiğini duydum. Hepimiz ona döndüğümüzde yavaş adımlarla, neredeyse hep yüzünde olan gülümsemesi olmadan yanımıza geldi. Isaac ve benim ortamda, Lydia'nın tam karşısında yerini aldığında, Isaac'e doğru dönüp gülümsediğinde Isaac de aynı şekilde ona gülümsedi. "Selam."
Bana döndüğünde ise gülümsemesi yerine ciddi bir ifade vardı yüzünde. "Ödevi getirdin mi?"
"Evet.. "Ödevi çıkarmak için çantamı omzumdan çıkarmak için yeltenmiştim ki, Lydia'nın elini çektiğini tekrar elini koymasıyla anladım.
Bu sefer daha yakınıma gelip gülümsedi. "Sana güveniyorum, Stiles."Yüzüme vuran sıcak nefesinden dolayı nefesim kesilmişti. Isaac'in planı için başta çok istekli değildim- hâlâ da pek değildim aslında ama yine de değmişti.
Bir sonraki bölümü bugün atarım.!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Jet Black Heart|Stalia
Fanfic"Birkaç hafta öncesine kadar Lydia Martin için yanıp tutuşurken nasıl bir anda aklımdan çıkaramadığım kişi sen oldun?" *Kapak için @iremyldray ' a teşekkürler.