Jet Black Heart|Stalia

0.5

Kısa oldu ama artık bu bölümden sonra Stiles ve Malia'nın ilişkilerini işleyeceğim. Biraz daha sıkın dişinizi.

Ve artık neredeyse hiç yorum gelmiyor, lütfen yorum atın.

Hata olabilir, kontrol edemedim.

"Derek. Bu Malia."dediğimde Derek tek kaşını Malia'nın sadece adını bilmekten fazlasını istediğini bilmek istediğini belli ederek kaldırdı.

Malia'nın bana anlattığı hikayeyi ona da anlattığımda, bu kocaman binanın üst katında olmasına rağmen bodruma benzer şeklinde olan bu odadaki tek masayan yaslandı.

"Seni hatırlıyorum..."diyerek Malia'ya baktı ve iyice baştan aşağı süzdü ve devam etti."Beni görmüş olmalısın.."

Yanımda olan Malia'nın tepkisine baktım, tam olarak bir şey hatırlamıyor gibiydi.

"Bahsettiğin kadın annemdi ve seni buraya ilk getirdiği zaman seni görmüştüm. Hatta konuşmuştuk."dediğinde Malia sıkıntıyla dudaklarını büzdü. "Ben tam olarak o zamanları hatırlayamıyorum."

"Normal. Çünkü annem sana günün sonunda bir çay içirirdi ve bu çay hafızanı bulanıklaştırıyordu."

Anlamayarak baktığımda, Malia'nın kaşları çatıldı. "Neden böyle bir şey yaptı ki? "

Derek duruşunu değiştirdi. "Kardeşlerim ve ben birçok kez aynı soruyu sorduk ama senin hakkında hep gizemli davranırdı. Hiçbirimize bir şey anlatmazdı. Hatta Peter amcam ile bir gün mahzenindeki özel bölmeye gittiğimizde telaşlanmış ve bizi hemen oradan uzaklaştırmıştı."

Malia kafasını öne eğdi, yanına gidip kolunu sıvazladım. "Iyi misin?"

"Hayır."diyerek kafasını kaldırdı. "Şimdi kafamda her zamankinden daha çok soru oluştu."

Ona yardım etmek istiyordum ve bunun için çabaladıķça kendisini daha da karmaşık bir şeylerin içinde bulmasına sebep oluyordum. Elimi Malia'nın kolundan çekmeden Derek'e döndüm.

"Annenin gizli bölmesinden bahsetmiştim, onu görebilir miyiz?"

Derek olumlu bir biçimde kafasını salladı ve mahzene girmek için yapmamız gerekeni anlattı.

Okulum bodrum katına indiğimizde Derek'e döndüm. "Neden senin de gelmen gerekiyor?"diye sordum. Pençelerine duvardaki uygun boşluklara geçirip çevirmeye başladı. "Çünkü mahzeni ancak bir Hale açabilir."

Malia gibi sessizce Derek'in işini bitirmesini bekledim, ardından mahzenin girişindeki duvarlar hareket edip açıldı.

"Bu taraftan."diyerek Derek önden ilerlemeye başladı ve bir kasanın önünde durdu. Kasayı yumruklayarak açtı ve içindekileri çıkardı.

Birkaç kavanozun içinde bulunan bitkilerle birlikte bir yığın dosya vardı. Malia, Derek'in elinden dosyaları sanki hayatı onlara bağlıymışcasına çekip aldı.

Yakınındaki, boş ve düz bir rafa koyarak dosyaları tek tek kontrol etti.

Hızla yanına gidip onun dosyaları kontrol etmesini izledim.

Tanrım, bu sefer bir şeyleri bulmuş olmayı o kadar istiyordum ki...

Malia durdu ve elinde bir dosyayla bakışmaya başladı. Dosyada gözlerini gezdiriyor ve gördüklerinden bir anlam çıkarmaya çalışıyor gibiydi.

Derek de benim gibi merakla bekliyordu, bunu gözlerini Malia'nın tuttuğu dosyalara dikmiş olmasından anlayabiliyordum.

Malia kafasını kaldırıp, beni es geçerek, direk Derek'e baktı. "Malia adında bir akraban olma ihtimali var mı?"

Bu da ne demekti şimdi?

Derek kafasını iki yana salladıktan sonra kaşlarını çattı, nedenini soruyor gibiydi.

Malia dosyayı bize çevirdi ve eliyle bir kısmı işaret etti.

"Bu dosyanın dediğine göre var."

Eliyle göstediği kısma baktığımda ne demek istediğini anladım.

Malia Hale.