---SHİ-ZAYAAA---(askıya Alındı)

Ben hasta değilim!

Flaşback'tan devam~~

Shizuo kapatmayı unuttuğu kapıdan içeri girdi, ara sıra izaya inliyor ve yüzünüde  buruşturuyordu. Shizuo nedense suçluluk duyuyordu. O rüyayı da görmese çok daha kötü olabilirdi. Hatta tecavüzden sonra onu öldürüp kimsenin bulamayacağı bir yere atabilirler ve onu çürümeye bırakabilirdi yada onu benzin ile canlı canlı yakabilirlerdi. Her ihtimal vardı ve aralarında en iyi seçenek izayanın hayattan soğuması olabilirdi sanırım...

Yol botunca karnına bulaşan kan onun fena halde ürpermesine neden oluyordu ve izayanın kanlı ve salyalı kalmasını istemedi o adamın emdiği öptüğü ve yaladığı o 'benimsin'diyen kızarıkları... Aişşhh!! Çok sinir oluyordu shizuo kapıyı ayağı ile kapatıp banyonun yolunu tuttu. Banyoda izayaya daha da sıkı sarılarak küvete suyu ve gerekli malzemeleri hazırladı. Izaya hafifçe inlediğinde ona gereğinden fazla sıkı sarıldığını görmüştü. Kollarını gevşeterek ılık suya izayayı yatırdı, yanı başındaki (adını bilmiyorum ani vucuduna sürtüğün sey varya böyle tül gibi o işte) şeyi alarak duş jeli sıktı az köpürttürerek izayanın boynunda bulunan kızarıkları yıkamaya başladı. Bütün vücüdünü keseledikten sonra kanlı ve yaralı deliğini nasıl yıkayacağını düşünmeye başladı. Yapamıyordu ama yapmak zorundaydı.. Napmalıydı?! Eli çok ama çok temkinlice uzattı fakat uzattığı gibi çekti. Izayayı uyandırabilir miydi? Şuan o kadar baskı vardı ki!! Yavaşça yaklaştı.. yaklaştı.. tam yapacaktı ki.. izaya gözlerini araladı."shizuo..."shizuo ışık hızı ile elini geri çekti. "Izaya?" Shizuo büyükçe iç çekti." Izaya sonra.. tamam mı? şimdi kolunu kıpırdatabilir misin?" Izaya hafifçe başını salladı. Ne çıplaklığını nede shizuo'nun ona banyo yaptırdığını umursuyordu. "Pekala bunu alarak acıyan bölgeni temizliyeceksin tamam mı?" Izaya elini cansızca kaldırınca shizuo yardım etti. Eline tutuşturup elini o tarafa koydu, izaya gözleri kapalı bir şekilde kanları temizledi ara sıra yüzünü buruşturup acıyla da inliyordu. Shizuo kalbinin acıdığını hissetti sonrada kafasını sağa sola sallayarak 'sadece baskıdan'diye içinden geçirdi. Izayanın gücü kalmadığı elinden düşünce shizuo şampuana yöneldi. Güzelce izayayı yıkadıktan sonra suyu boşaltıp onu havluya sardı, kucağa tekrar alınarak yatak odasına yöneldi. Izayayı yatağa yatırarak saçlarını ve vücudunu kurulayıp ona kendisine küçük gelen baxsırını giydirdi azcık bol gelmişti ama idare ederdi. Kısa kollu koyu kahverengi bir tşort ve siyah şort giydirdikten sonra yatağa güzece yerleştirdi.

Banyoya doğru gidip üzerindeki kandan kurtulmak için suyun altına attı kendini..
Koridorda saçlarını iyice kuruttuktan sonra yatmak için salona gidecekti ki izayanın sesi ile panikleyerek odaya girmişti. Izaya uyuyordu. Canı çok yanıyor olmalıydı, bu kalbine öyle bir battı ki.. gidip izyanın boş tarafına yattı. Aklına sabah ne olacak diye düşünmek geçmemişti. Izayaya bakarak gülümsedi. Nasıl bir gecede böylesine değişti anlamamıştı. Rüyadan mı? Gerçeklikten mi? Bilemiyordu.  Elini uzatıp nemi neredeyse kalmamış saçlarını okşadı. 'Seni koruyacağım baş düşmanım' diyerek içinden geçirdi sonrasında da rahatça uykuya daldı.
..

........
Izaya sabah gözlerini açtığında nerede olduğunu anlamamıştı.. sima tanıdıktı?  Yavaşça doğrulmaya çalıştığında arkasına giren dehşet acıyla çığlık atmıştı. Shizuo yine korktuğu sesi duyunca resmen yatakta fırlamıştı. Izaya yanındaki shizuo'yu görünce tekrar çığlık attı!...

Izaya biraz olsun kendine gelebilmişti ve bilin bakalım bunu kim yapmıştı.. tabiki shizuo! Shizuo da çok paniklemişti.. ayrıca izayayı kolları arasına alarak göğüsüne bastırmış izaya kendine gelene kadar da bırakmamış saçlarını okşamıştı. Izaya ise kendini başka bir hayatta gibi hissediyordu. Shizuo'nun onu öldürmek yerine sarılması yada ona tecavüz ederlerken onu kurtarması...Tabi birde bakirliğini kaybetmesi..
Derince iç çekti, gözyaşları shizuo'nun göğüsünü ıslatıyordu. Shizuo ise izayanın kendine geldiğini anlamış ve ona daha sıkı sarılmıştı. Izaya kollarını shizuonun beline dolayarak destek istercesine sarıldı. Aslında bu sarılma aynıydı...rüyasındaki izaya..

Izaya ayağa kalkamadığından shizuo onu kucaklayarak ilk banyoya sonrada mutfağa taşıdı. Izaya ise transta gibiydi. Shizuo kahvaltı hazırlarken izayada boş gözlerle ona bakıyordu. "Nasıl buldun beni?" Shizuo ani soruyla afallamıştı." Tanrının sevgili kullarındanmıssın diyelim.." bu sözler izayayı gülümsetmişti."yalnız shizuo ben tanrıya inanmam."shizuo izayanın aynı olmasıyla rahatlamıştı." Sen inanmasanda o sana bakıyor izaya.." izaya biraz düşündü. "Olabilir....." bundan sonra kahvaltı hazırlanmış ve karşılıklı oturup yemeği yiyordular.

Izaya aslında rahatsızdı. Shizuo'nun böyle davranması ve kendisini pislik gibi hissetmesi.. o kadar berbat hissetiriyordu ki!!

Shizuo izaya'nın rahatsız olduğunu anlamıştı. Nasıl ona yardım edeceğini de bilmiyordu, onlar hala düşmandı." Izaya?"  Izaya daldığı yerden kafasını silkerek ayrıldı ve shizuo'ya baktı. "Şey acaba.. shinra'ya falan görünsen mi?" shizuo garip bir öneri atsada izaya kabul etmişe benzemiyordu. 'Shizuo ben hasta değilim anca piskiyatrise giderim.'diye içinden geçirdi. Yemeğine neredeyse dokunmamıştı. Acıya rahmen ayağa kalktı ve shizuo'ya baktı. Shizuo ise merakla bakıyordu. "Saol ama ben böyle iyiyim!!"bağırmasıyla shizuo irkilmişti, izaya ise ona hastalıklı gibi davranmasına sinirlenmişti. Ve bu sinirlenme onun sınırını zorlamıştı." Biliyor musun? Boşver! Ben bunca zamandır yalnız ve tektim.Hiç dostum veya ona sevgi duyabileceğim biri olmadı. Ama işin garibi ne biliyor musun?!!" izaya shizuo'nun gözlerine delercesine baktı ve devam etti." Kimsenin sevgisini haketmediğimi düşündüm. Ben bu kadar kötüyken kimse beni istemez, yaklaşmaz dedim."izaya istemsizce ağlamaya başlamıştı. Gözyaşları sicim gibi akıyor ve çenesinden damlıyordu yinede sesi buz gibiydi. "Aslında kötü olan ben değildim... hiç olmadım. Ama boşver ben hep acımasısız olarak kalayım. Yardımın için minnettarım. Teşekkür ederim. Ayrıca artık seninle uğraşmayarak borcumu ödeyeceğim."

Shizuo ne oldu anlamamıştı ki kapı sesi ile irkilmişti. Izaya gitmişti....
Onları izleyen gece gözlerden habersizlerdi. Tilki gülümseyerek onları izliyordu. Belki buradan bunları seçebilirdi. Birbirine zıt iki kişi.. dışarı çıkan ve acısına inat ayrıca içinden durmadan'neden?'diye tekrarlayarak koşan gence baktı. Ona şu an yardım edebilirdi. Ama istemiyordu, belki bir işaret bekliyordu. Tekrar bakışlarını evdeki başını elleri arasına almış, herşeyi kavramış'salak shizuo' diye tekrarlayana çevirdi. Kıkırdadı." Bu kadar çabuk kanmana inanamıyorum Heijiwa shizuo."dedi mırıldanırcasına "çok inan shizuo onu sevdiğini kabullen o senden şimdiden nefret etsede aşk herşeye kadildir. Dur.. şöyle de deniyordu. Sen sevgine inanırsan, herkezi inandırırsın."tilki tekrar kıkırdadı ve karadelik yaparak içine girdi. Bunları tutmuştu. Bakalım ne olacaktı. Geleceği bilse de kendini akai olarak tanıtsada geleceği bozamazdı. Hatta bu gücüne mal olsa bile..

Selam bölüm az oldu ama yoğunum ve beynim bomboş...
Neyse umarım beyenirsiniz vr bu arada yorum atanlara ayretten teşşekkür ederim. Yorumu unutmayin plasee..^°^