s e v e n

189 27 7
                                    

Multimedya: Demi<3Marissa

Bölüm şarkısı: Withouth the love - Demi Lovato



Marissa, içeri girmesiyle gözlerini Dylan'da buluşturdu. Onu görür görmez gözleri büyüdü. Şaşırmış olmalı ki, benden başka ünlü görmemişti. O yüzden tepkisini normal karşılıyorum. Ama Dylan bana sorar gözlerle bakıyordu.

Açıklama yapmaya gerek duydum. "Dylan, bu Marissa. En yakın arkadaşım. Marissa, bu da Dylan." Marissa, dediklerim umrunda değilmiş gibi duruyordu. "Aman Tanrım! Sen Dylansın!" Marissa saçmalamadan olaya dahil oldum.

"Marissa, bizi Dylanla biraz yalnız bırakır mısın?" Marissa başıyla beni onaylayıp odada bizi Dylanla yalnız bıraktı. Gittiğinden emin olduktan sonra Dylan'a açıklama yapma gereksinimi duydum.

"Marissa benim çocukluk arkadaşım. Ben Disneyde çalışmaya başladıktan sonra başka şehire taşındı. Ve uzun süredir sadece telefonlarda görüşebiliyoruz. Böyle olunca benim dışımda hiçbir ünlü ile de tanışmadı. Yani sana şaşırması çok normal. Sen ona takılma."diyerek uzun ve açıklayıcı bir konuşma yaptım. Kafasını salladı. "Sorun değil. Sadece şaşırdım." Marissa yanımıza tekrar geldikten sonra Dylan'ı inceleme ye devam etti. Ve gün boyunca Marissa yüzünden Dylan'la konuşamadık. Artık ne demek için geldiyse.

Dylan, artık üzerindeki gözlere dayanamayıp işi çıktığını uydurarak ortamdan kurtuldu. Aslında ona hak veriyorum. Marissa bazen boğabiliyor.

O gittikten sonra Marissa bana döndü. "Tanrım! Yakından daha şirin." fesat bakışlarını yüzüne yerleştirdi. "Ve tabi daha yakışıklı."dedi. Bir bu eksikti zaten.

"Marissa ciddi olamazsın. Bana ondan hoşlandığını söyleme." diyerek çıkıştım. Yüzündeki fesat bakış gittikçe derinleşirken konuştu. "Neden ondan hoşlanmamı istemiyorsun?" kollarını bağladı ve gülümsedi.

"Bilmiyorum. İstemiyorum işte. O sana göre değil." diyerek battığım durumdan çıkmaya çabaladım. "Nereden biliyorsun. Belki de tam bana göredir." dedi ve beni sinir etmeye devam etti.

"Ben hiç öyle düşünmüyorum. Hem öyle göründüğüne bakma. Aslında çok gıcık biri. Onu tanımıyorsun." diyerek ondan vazgeçirmeye çalıştım. Ama hiç işe yaramamış olmalı ki bana aynı ifadeyle bakıyordu. "Hmm.. Peki, onu kıskanıyormuşsun gibi geldi de bana. Kıskanıyor musun?"

"Hi-hiç de değil." Harika! Bir kekelemediğim kalmıştı. "Nedense hiç inanasım gelmiyor biliyor musun." diye üsteledi. "Bence inanmalısın Marissa." o pes etmiyorsa bende etmem.

"Hadi ama Dems. Bana anlatabilirsin. Küçükken hep anlatırdın. Hala bir sürü sırrını taşıyorum. Ve hiçbirini kimse bilmiyor."

"Marissa bu... Çok karmaşık bir şey ben bile bunun ne olduğunu bilmiyorken sana nasıl anlatabilirim?" başımı yere eğip yanımdaki koltuğa gömüldüm. Marissa da yanıma oturdu. Elini omzuma koyarak beni kendine çekti ve sarıldı. Bir yandan saçlarımı okşarken konuştu.

"Problem neyse, neler hissediyorsan bana anlat. Neden böyle olduğunu bulalım. Ben sana ne olduğunu az çok tahmin etsem de senin de görüşlerini öğrenmek istiyorum." Bir an için ona kendimi o kadar yakın buldum ki kendimi anlatırken buldum.

"Kafam karmakarışık. Yeni albümün için böyle bir oyun düzenledik. Sevgili rolü yapacaktık. Ama sanırım ben bu gerçek olsun istiyorum. Çok samimi sayılmayız. Hatta aramızda genelde kısa ve soğuk diyaloglar geçiyor. Ben buna rağmen kendimi ona yakın hissediyorum. Her şeyi anlatabilecek, her zaman yanında olacak kadar. Ama bir yandan da bu sadece bir oyun diyorum. O benimle sadece zorunluluktan görüşüyor. Boş hayallere kapılma diyorum kendime. Ama dinletemiyorum. Ne yapmam gerektiğini de bilmiyorum." diyerek, büyük cesaret isteyen uzun konuşmamı sonlandırdım. Bana anlamlı anlamlı bakarak yerime devam etti."Ondan hoşlanıyorsun değil mi?" düşündükten sonra cevap verdim.
"Sanırım ondan hoşlanıyorum."




Kafamı kaldırmamı sağladı. "Bence ona aşık olmuşsun."





Selam! Yine 500 kelimelik bir bölümle karşınızdayım. Şu aralar aşırı yoğunum. O yüzden pek zaman bulamıyorum yazmaya. Ama sizin o güzel yorumlarınıza da karşı koyamıyorum. Hem de moralin bir şeye bozuk olsa ilaç gibi geliyor. :) Siz yorum yazıp oy verdikçe de yazma isteğim artıyor.

Bu bölüm umarım istediğiniz gibi olmuştur. Biraz başında zorlandım açıkçası. Dylan/Marissa diyaloglarında. Ama en azından kötü bir bölüm olmadığını düşünüyorum.

Düşüncelerinizi yorumlara bırakıp oy vermeyi unutmayın :)

Hepinizi çok seviyorum. <3

Waitin For You // O'Brien&LovatoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin