Waitin For You // O'Brien&Lovato

e i g h t

Multimedya: Dylan<3Tyler O'BROSEY (BROTHER)

Bölüm şarkısı: Hot Chelle Rae ft. Demi Lovato - Why Dont You Love Me

DYLAN

Kapıdan çıktıktan sonra direk arabama ilerledim. İşim çıktığı filan yoktu. Tek amacım Marissa dan kurtulmaktı. Kız bana hayranlarımdan daha çok tepki göstermişti. Bu tür ilgi, belki çoğu kişinin hayali olabilir ama, beni fazlasıyla boğuyordu. Günlük hayatımda benim için ölebilecek düzeyden insanlarla karşılaşmayı sevdiğim pek söylenemezdi. İlk zamanlarımda çok hoşuma gitse de, neredeyse tüm ünlüler benim gibi düşünüyordu. Fazla ilgiden ölebilirim.

Eve varır varmaz banyoya girdim. İşimi bitirdikten sonra elime geçen en rahat ve yumuşak pijamalarımı geçirdim. Sevdiğim ve uzun süredir takip ettiğim birkaç diziyle geçirmeyi düşünüyordum zamanımı...

.............

Ertesi sabah yine o, gözüme girmesine bayıldığım güneş ışınlarının inadına uyandım. Ne vardı on dakika daha uyutsaydınız.

Dün fazlasıyla geç yatmıştım. Gözüme bir damla uyku girmemişti. Neden olduğunu tahmin edebiliyorsunuz dur umarım. Çünkü konusunu dahi açmak istemiyorum.

Bana bir soğuk, bir samimi davranmasına dayanamıyorum. Ne olacağımıza bir karar vermesi gerekiyor. Kendimi frenlemekte zorlanıyorum.

En son Marissa olayından beri ona kızgınım. Nedenini bende bilmiyorum. Kızgınım işte. Amacım sadece beraber, gazeteciler olmadan vakit geçirmekti. Böyle bir zamana denk gelince tüm cesaretim yerle bir oldu. Siz öncesini bilmiyorsunuz tabi.

Bir saat önceden neler diyeceğimi, nasıl diyeceğimi ayarlamıştım ben. Zaten hep zamanlamam çok iyidir. Mükemmel!

Daha fazla kendime iç savaş kurmadan yataktan kalktım. Belki de Tyler'ı aramalıydım. En son , çekimlerden beri görüşmeye vaktimiz olmamıştı. Benim film çekimlerim, onunda şehir dışına çıkması yüzünden. Bugün ikimiz de müsait olduğumuza göre arayabilirim. Yani umarım gelir. Çünkü içimdeki duygu patlamasını birine boşaltmalıyım. Bu kişi genelde Tyler oluyor.

Telefondan numarasını tuşladım. Birkaç çalıştan sonra açtı.
"Dylan?"

"Sana anlatmam gerekenler var. Bir saate burada ol." Cevabını beklemeden kapattım. Geleceğini biliyordum. Hep gelirdi.

Onu beklerken ne yapacağımı bilmediğim için basit bir şekilde aklıma ilk geleni, ve uzun zamandır ihtiyacım olan şeyi yaptım. Uyku.

Yatağa yavaşca uzandım. Ve kafamı boşaltıp uykuya daldım...

.......................................

"Dylan?"  "Dylan?!?!" "Hey!"

Bilincim yavaş yavaş yerine gelirken yüzüme boşalan su ile sıçradım. Elimle, gözüme giren suyu temizledikten sonra gözümü açtım.
Tyler. Zaten bu yapmayacağı bir şey olmadığı için, onun yaptığından emindim.

"Tyler! İnsanları böyle uyandırmamalısın."

"İnsanları arayıp üç saat uyumamalısın. " diyerek lafımı ağzıma tepti.

T-shirtimin koluna yüzümü silip ayaklarımı yataktan sarkıttım. Ağzıma giren, temiz olduğunu bilmediğim suya aldırmayarak konuştum.

"Cidden üç saat mi oldu?"

"Hayır! Ben geleli üç saat oldu. Geldiğimde uyuyordun."

"İçim geçmiş olmalı."

"Kutup ayıları bile senden daha az uyuyor Dylan."

"Bunu iltifat olarak kabuk ediyorum." dediğime karşılık gözlerini devirdi. Yatağımın çaprazındaki koltuğa oturdu.

"Ah! Senin yüzünden çekimleri bıraktım." Çekimler?

"Neyin çekimleri?"

"Sana söylemeyi unutmuş olmalıyım. Ben New York dayken yeni bir film teklifi aldım. Çekimler dün başladı."

"Hmm... Ve benim daha yeni haberim oluyor öyle mi?" dedim hafifçe kaşlarımı çatarak.

Bir süre düşündükten sonra cevapladı. " Her neyse. Konumuz bu değil. Sen beni neden çağırdığını söyle." Mükemmel konu değiştirme ve beladan kurtulma teknikleriyle Tyler'ı izlediniz.

"Orasını hiç sorma."

"Anlatmayacaksan gidiyorum."

"Gitme! Yani belki anlatabilirim."

"Ah! Kız gibisin Dylan. Lafı dolandırma işte."

"Anlatacaklarım basit değil."

"Beni uğraştırma. Anlat. Meraklandırıyorsun."
Sıkıntılı bir nefes verip konuştum.

"Demi."

"Ne?"

"Evet. Platoniğim olan Lovato."

Selam! Demisiz bir bölüm. Bunu da geçiş bölümü filan olarak düşünün. Yakında olaylar birbirine girecek. O yüzden bu sakin bölümlerin tadını çıkarın derim.

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın. :)