Arkadaşının adı Uğurdu. Arkadaşıyla görüşmek için hazırlanıp çıktım evden.
Görüşeceğimiz cafeye geldim. Öncelikle bir göz gezdirdim cafenin içinde en sakın köşesini kestirdim gözüme. Henüz Uğur gelmemişti oturup beklemeye başladım. Bekletmeyi her ne kadar çok sevsemde beklemeyi sevmiyorum. 5 dakika kadar bekledikten sonra Uğur aradı ve geldiğini söyledi telefonu kapatmamıştık cafeden içeri girip beni görünce telefonu kapattık ikimizde. Ayağa kalktım el sıkıştık,
-Merhaba Sedef,
-Merhaba ( deyip bir tebessüm ettim ) tekrar oturdum yerime.Gorson masaya gelip menüyü bıraktı. Biraz bakındım menüye bir kahve istedim. Uğur ise bir fanta istedi.
-Nasılsın
- iyiyim sen
- Çok şükür iyiyim bende.
- Poyrazla aranızda neler geçti tam olarak bilmiyorum ama eğer onu seviyorsan bence ona mektup yazmalısın. Çünkü o oradayken onun yanında olman lazım. Hem bu senin için büyük bir fırsat kendini daha iyi ifâde edebilirsin. Belki değerini varlığını daha çok hisseder.
- Haklısında....
-eee
- Ben sana Poyrazla aramızda geçen herşeyi anlattım demiştim ya aslında biraz eksik anlattım.
- Nasıl yani
- Biz onunla en son görüştüğümüz de bir şeyler ters gitti. Ona oyun oynadığımı düşünüyor. Bu yüzden ona mektup yazarsam tepkisi ne olur bilmiyorum.
- Sedef!
Nasıl terslikler geçti nasil oyun oynadığını düşünüyor anlamadım sen bunu ayrıntılı ve düzgün bir şekilde anlatır mısın ?
-Peki tamam...Ona o gece yaşadığımız herşeyi ayrıntısına kadar anlattım. Merak ve şaşkınlıkla dinledi.
- Sedef, Poyraz nasıl bu kadar ileri gitti bilmiyorum ama bence Poyraz size oyun oynamış. Eğer anlattığın gibi ise, çünkü orta da büyütüp bu noktaya getirecek kadar büyük bir sorun yok
- Bence yanılıyorsun... Neden oyun oynasın ki bana ?
- Belki ondan uzak durman, nefret etmen vazgeçmen için yapmış olabilir. Söylediğim gibi bence o size büyük bir oyun oynamış.
- Bu açıdan hiç düşünmedim. Eğer öyle ise onu asla affetmem!
- Orasını sen bilirsin. Ben sadece fikrimi söyledim.
- Yok yok bence öyle yanlış düşünmesi bana oyun oynamasından daha iyidir. Ne demek ya oyun oynamış ben neler yaşadım onun yüzünden kendimi inandırmaya çalışırken neler çektim. Bunu ona ödetirim.Bunun düşüncesi bile beni sinirlendirmeye yetmişti. Gerçekten bana oyun oynamış olabilir mi ? Eğer oynamışsa bile onu tebrik etmeliyim en kral oyuncu bile gelse bu kadar iyi rolünü oynayamaz. Bu ihtimali bana hiç düşündürmedi bile.
- Karar verdin mi Sedef, mektup yazacak mısın ? Yazmayı düşünüyorsan yardımcı olurum sana.
- Bilmiyorum... Hem ne yazacağım ki üstelik nasıl göndereceğimi ve ya yattığı koğuşu bilmiyorum.
- Söyledim ya ben yardımcı olacağım öğreneceğim herşeyi. Sen yeterki sadece karar ver gerisini bana bırak.
-Gerçekten bilmiyorum. Bunu biraz düşünmeliyim. Sonra kararımı söylerim sana olur mu ?
- Olur nasıl istersen.
- Peki... Kalkalım mı artık ?
- Kalkalım.Hesabı ödedikten sonra çıktık cafeden.
- Gerçekten Uğur, herşey için teşekkür ederim.
-Rica ederim. Biraz faydam yardımım olduysa ne mutlu bana.
- Oldu bence. Tanıştığımıza gerçekten memnun oldum.
- Aynen bende.El sıkışıp vedalaştık. Eve doğru yürümeye başladım.
Eve gelince kafamdaki tek soru acaba gerçekten bana oyun oynadı mı yoksa oynamadı mı ?
Karar veremedim. Üstümü değiştirip odama geçtim. Telefonu aldım elime Demeti aradım hemen. Ona anlattım Uğurla aramızda geçen konuşmaları. Ona sormak istedim bu kafama takılan soruyu çünkü beraber yaşadık. O da Uğurla aynı fikirdeydi
" bencede oyun oynamış olabilir "
Dedi. Mektup yazayım mı diye sordum bunun cevabını bana bıraktı. Ya zaten kendim kararı verebilsem sana niye sorayım. Bazen arkadaşlar da birbirini anlamıyor galiba. En iyisi kafamı bunlarla şimdi yormayayım.
Gidip kendime bir kahve yapayım. Kulaklığı takayım kulağima açayım müziği kitabımı alayım elime sonra düşünürüm bunları. En iyi bu gelir şimdi bana...Peki sizce Poyraz bana oyun oynamış olabilir mi ? Eğer hikâyeyi okuduysanız yorum yapıp bana fikrinizi söyleyebilirsiniz.