-Bu gördüğün kız varya.. diyerek başladı konuşmaya. Elinde siyah beyazlı fotoğrafta olan kızı gösteriyordu. 16 17 yaşlarında, saçları iki yandan örülmüş, boynunda zengin olduğunu ima eden beşi bi yerde...
-Kim bu kız? Siz misiniz? Meraklanmıştım. Ne anlatacaktı ki bana. Beni ilgilendiren ne olabilirdi.
Seslice gülümsedikten sonra başını sallayarak onayladı.
-Gençliğimin baharında başıma gelenler ve benim geldiğim nokta.. kaderimin bana sunduğu o çileli yıllar. Arkasından geçirdiğim herşey..-Lütfen ballandırmadan anlatsanız..
Neyseki kibarca söylemiştim bunu. Yoksa bayılacaktım...
-15 yaşıma bastığım zaman babamın beni başka köyden bilmediğim adama vermesiyle başladı. Beni verdiğini bile evlendikten sonra öğrendim. Evlendiğim adam avcı tipli otuzunda bir adamdı. Yanında birsürü adamla birlikte evimize, babam olmadığı zaman girip beni kolumdan tutup "hadi gidiyoruz" diyerek çıkardılar evimden. Ata yükledikleri gibi hışımla beni ağalar evi gibi kocaman eve getirdiler. Kapıdan bırakıp geç dediler. Sonra arkalarını dönüp gittiler. Kapıdan beni iki üç kadın geçirdi. Oda moda gösterdiler. Şunu bunu yap dediler artık buranın gelinisin dediler. Ben de o cahil halimle cevap veremedim. Biraz vakitten sonra "beni kaçırdılar, babam evde yoktu" diyerek açıldım benim gibi genç kızlara.
Onlarda bana anlattılar. Meğer babam kendi vermiş beni. Bu iki kızda Adamın diğer karısıymışlar. Ben üçüncüleriymişim.
Ağa, akşam olur eve gelir yemeğini yer millete eser gürler kimse de ona karşı ağzını açamazdı.
Bense ; bana bağıracak olduğunda yaramaz kız çocuğu gibi hemen cevabımı verirdim. Tuhaf olan, cevap verişime kızmaz bilakis susuverirdi. Sonra ben gebe kaldım. Kızım oldu. Ayşem.. Sinirlenerek hışımla doğum yaptığım gün bebeği aldığı gibi götürdü. Bir daha haberini alamadım. Başka bir aileye verdiğini biliyorum sade. Günlerce aylarca ağladım. Zayıfladım. Canımı aldı benden. Sırf kız diye. Ondan sonra anladım ki diğer kadınlarındanda kız çocuğu oluyormuş. Erkek evlat istiyormuş. Adamdan zaten nefret ediyordum artık daha da nefret beslemiştim.Bi gece kafaya koydum kaçacaktım artık. Evlenmeden önce görüştüğüm sevdiğim biri vardı. Ağa beni bahçeden dışarı çıkarmazdı ki. Anamdan bile haber alamazken kim bilir görüştüğüm adam ne yapmıştı?
Neyse ben çıktım dışarı koştum gecenin bi yarısı çıplak ayakla. Koştum koştum. Hayvan ahırına sığındım. Sabah oluncada başımın çaresine bakacaktım. Sabah gözümü açtığımda bi kaç tane adamın beni bulduğunu gördüm. Bitmiştim ben. Adamlar haber etmişler ağaya. Oda geldi döve döve getirdi beni kendi evin ahırına. Orada Ali de varmış. Ali de benim görüştüğüm oğlan. Meğer bu benim için ağanın karşısına çıkmış. Bi güzel dayak yemiş ve günlerdir buraya bağlamışlar. Ağa onu beni hırpaladı. Sonra Ali yi uzaklara yolladı. Çok uzaklara. Benide evime geri yolladı. Aradan 9 sene, dile kolay 9 sene sonra Ali'm geldi. Beni buldu. Amerika da evi varmış beni getirmeye gelmiş. Tuttum elini vardım gittim. Sonra böyle kızım burada kendine çevre kurmuş, gücüyle nam salmış. Ün yapmış. Çocuklarımız oldu ilk oğlum öldü. Sonra Sinan oldu. Ayhan da ailesi fakirdi. Küçükken yanımıza aldık okusun diye. Okumadı oda. Büyükbabasına imrendi de mafyalıkla uğraştı. Ne kadar dediysem bu çocuklara, beni dinlemediler. Ahh..
Handan hanım kafasını bana çevirdiğinde ben kendimden geçmiş ağlıyordum. O anlatırken ben şok geçiriyordum. Nasıl bişeydir o; almak, evlenmek, ilk çocuğunu annesinden ayırmak, dövmek, anası babasından haber aldırmamak, köle gibi davranmak.. Sürekli çıkışmak, yuh demek istedim, yok artık demek istedim ama anlatmasını bölmek istemedim. Çünkü. Çünkü o anlatırken ben kendimi onun yerine koyuyordum. Bu çok ama çok fazlaydı.
-Çok çok özür diliyorum ben.. Ben çok üzüldüm. Yani kendimi koydum sizin yerinize..
-Biliyorum canım Dedi şefkatle. Burada sana vermek istediğim tek şey seni ne kadar iyi anladığımı belirtmek. Ben sana kısa bi toparlama anlattım. Yaşadığım hissettiğim tüm acıları zorlukları katlandıklarımı açmadım bile. Bu yüzden şuan kader ortağım olabilirsin az çok. Oğlum az biraz anlattığında kendisine 'bu kızla tanışmak istediğimi söyledim kızım. Biliyorum seni anlıyorum ama oğlum seni anlatırken gözünün içi gülüyor. Çok uzun zamandır bana sadece seni anlatıyor. Seni sevdiğine eminim kızım.
-Yani..?
Sanırım artık sadede geliyor bu kadın.
Gözlerimi koluma sildim.-Hem tek oğlumun mutluluğu hem de kader ortağımı bu durumdan kurtarmak istiyorum.
Araftayım..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
WHERE İS THE ADALET
Novela JuvenilMerhaba arkadaşlar epeydir istediğim şeyi yapıyorum şuan. Umarım beğenirsiniz. Lütfen düşüncelerinizi aktarmayı unutmayın. Küfür ve hertürlü kötü sözlerin kullanılmamasını rica ediyorum.