Emre

37 12 2
                                    

Bugün günlerden pazar... Artık takı satarak para kazanamıyorum. Yurttada verilen para egitimimiz icin yetmiyor. Yeni bir iş bulmam lazım. Okul günleri haric haftasonları calisabilecegim bi iş bulmam lazım. Buketle birlikte birazdan aramaya gidicez. Bernada emre ile buluşacak. Cansu zaten yataktan çıkmıyo. Bu gunlerde hep uyuyo.

Berna: Kızlar ben çıkıyorum. Biliyosunuz emre babasinin cafesinde parti yapicak ve benide cagirdi. Geç kalmam hadi gorusuruz.

Buket: Tamam bizde güneşle iş bakmaya gidicez zaten.

Cansu: Ne işi yaa sizi işe alıcaklarınımı sanıyosunuz.

Güneş: Sanane kızım ya! Denicem bi şansımı. Sanki bizde cok merakliyiz calismaya mecburiyetten yani.

Buketle birlikte iş aramaya çıktık. Her dükkana giriyoduk. Nerdeyse hepsi yaşımızın tutmadığını söyledi. Ama ben o işi bulana kadar arıycam ve pes etmiycem.

Bernanın ağzından

Cafe kalabalıktı. Herkes kafasina gore takiliyordu. Emre ise seda, murat, cenk, ve gizem ile samimiydi en çok.

Emre: Şişe cevirmece oynucaz berna sende katılsana bize.

Berna: Tamam.

Bernanın ağzından,

6 kişilik bi masaya oturduk. Oyuna herkes katılmadı. Sadece seda, cenk ve murat katıldı.

Emre: Evet çeviriyorum.

Cenk: Hadi çevir dönsün.

Murat: Berna ile emreye geldi. Hadi emre sor.

Emre: Doğruluk mu cesaretlilikmi?

Berna: Doğruluk.

Emre: Kimi seviyosun?

Ooov evet çok zor bi soru gelmisti iste. Emreyi seviyodum hatta deli gibi aşıktım ona. Daha tanışalı bir hafta oldu ama o geçirdiğimiz vakit bana 1 yıl gibi geliyo. Sanırım o da beni seviyo yani davranışları öyle gösteriyo. Hayatimda hiç kimseyi böyle sevmemiştim. Belkide annemle babamın kaybından sonra bu hayatta tutunucak birileri arıyordum.

Berna: Ee şey hiçkimseyi sevmiyorum.

Seda: Hadi kızım ya vardır elbet birisi.

Berna: Iııı yok.

Emre: Iyi hadi bakalım çeviriyorum.

Cenk: Ooo murat sor bakalım cesaretlilik diyorum. Biraz eğlenceli olsun yaa.

Murat: Şu yan masadaki kızın yanına gidip "rujunuz çok güzel duruyo tadına bakabilir miyim prenses" diceksin.

Cenk: Yok artık. Ya dövmesin beni sonra.

Murat: Kendin kaşındın olum hadi git söyle.

Cenk yan masaya gidip kıza rujunuz çok güzel tadına bakabilir miyim dedi. Kız kufur edip cenke iyi bir tokat attı ve cantasini alıp cafeden çıktı. Tabi biz hepimiz kahkaha atmaktan nefes alamiyorduk.

Cenk: Ya olum gülmesenize!

Emre: Hahahaha nasıl yapıştırdı ama.

Seda: Iyi yaptı ama bi kıza söylencek söz değildi bu.

Murat: Kendisi kaşındı valla.

Emre: Neyse devam ceviriyorum.

Cenk: Ahaa sıra bende işte. Evet emre dogruluk mu cesaretlilikmi?

Emre: Cesaretlilik diyorum lan!

Cenk: Sedayı öpüceksin.

Berna: Öhö öhö...

Murat: Berna iyi misin bi su iç istersen?

Berna: Iyiyim ya gıcık oldu boğazım ondan.

Emre: Nerden öpücem.

Cenk: Alnından öpüceksin!

Seda: Başka bi yer olamazdı zaten.

Emre: Tamam öpüyorum.

Gercekten öpücek miydi? Gözlerimin içine bakıyordu. Buna mecburum der gibiydi. Yavaş yavaş dudağını sedanın alnına yaklaştırdı. Tam aralarında kalmıştım. Gözlerim dolmaya başladı. Tam onu alnından öptü ve gözümden bir yaş aktı.

Cenk: Berna iyi misin?

Buna dayanamazdım. Hızlıca masadan kalktım ve koşarak cafeden çıktım. Göz yaşlarımı tutamıyordum. Arkamdan emre koşuyordu. Kendimi bi parkta buldum. Emre kolumdan tutup beni kendine dogru cevirdi.

Emre: Berna noluyo? İyi misin?

Berna: Değilim emre hiç iyi değilim. O kızı öptün gözüme baka baka öptün!

Emre: Evet öptüm ama isteyerek öpmedim içtenlikle öpmedim. Sırf oyunun gereği olduğu için öptüm.

Berna: Sonuçta öptün!

Emre: Bi dakka ya! Noluyo ki sana öptüysem öptüm.

Berna: Hala anlamadın dimi ?

Emre: Ya ama neden tokat attın simdi? Tabikide anladim saka yapiyorum berna. Beni seviyosun. Bende seni seviyorum.

Berna: Ne ne bidaha söyle!

Emre: SENİ SEVİYORUM BERNA!

Evet evet evet biliyodum! Emrede beni seviyodu anlamıştım. Bu dediğine dayanamayıp birden ona sarıldım.

Emre: Sende kıskandın o öpücüğü demekki?

Berna: Yok kıskanmadım.

Emre: Hadi ordan.

Berna: Tamam deli gibi kıskandım!

Emre: Oyun geregi öptüm biliyosun ki. Ben kimseyi seni öptüğüm gibi öpmem berna.

Berna: Yanlız sen beni hiç öpmedin.

Emre: Aa evet doğru o zaman öpuyum.

Benide alnımdan öptü. Ama o kızı öptüğü gibi degil. Çok içten optu bunu hissetmistim.

Berna: Benim artik yurda donmem lazim emre.

Emre: Tamam hadi ben seni birakiyim. Tek basina yurume.

Berna: Hayır hayır sen arkadaslarinin yanına cafeye geri dön.

Emre: Boşver onları ben seni bırakıcam.

Birlikte yurda dogru yurumeye basladik. Gercekten mutluydum. Kazadan sonra ilk kez mutlu olmustum. Yurdun önüne geldik ve emre bana sarılıp kendine iyi bak deyip gitti. Biz şuanda sevgili miydik? Hala inanamiyordum her sey cok ani gelişmişti. Kızlara anlatmak için can atıyordum. Fakat güneşle buket hala gelmemişti. Cansuda uyuyordu. Uyandirmak istemedim ve oturup güneşle buketin gelmelerini bekledim.

Yetimhanedeki Yanlız KalplerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin