Tevafuklarla Dolu Bir Aşk Hikayesi

18.Bölüm Ravza ve Melih

Selamun aleyküm arkadaşlar. Yeni bölüm sizlerle. Beğeni ve yorumlarınızı bekliyoruz. Yorumlarınızı eksik etmeyin. İnşallah beğenirsiniz. Allah'a emanet olun.

İçeri girdiğimde babam ve annem şoka girmiş. Hüma ise ağlıyordu. Hemen Hüma' nın yanına gittim. Hüma hemen boynuma atladı. Ben onu teselli ederken zil çaldı. Kapıyı açmak için ayaklandığım sırada Hüma beni bırakmadı ve peşimden geldi. Kapıyı açtığımda karşımda bize masum masum bakan Selim ve Maşuk vardı. Hüma hala ağlıyordu. Bu sessiz ortamı Selim bozdu.

-Şey ben çok özür dilerim seni ağlatmak istemezdim dedi Hüma'ya

-Yok zaten ben korkmadım ki niye korkıyım. Hem ağlamıyorum dedi Hüma ağlamaklı bir sesle.

Biz o sırada bu ikiliyi izliyorduk.

-Ben Selim, arkadaş olalım mı?

-Ben de Hüma. Oluy zaten benimle burda kimse oyun oynamıyor. Çok sıkılıyoyum dedi üzgün bir sesle.

O sırada babam kapıya geldi ve elinde top vardı.

-Kim geldi kızım.

-Şey efendim topumu alabiliy miyim? Dedi Selim tüm masumluğuyla.

-Ooo küçük adam bu topun sahibi sen misin yoksa?

-Şey efendim. Biz top oynayken be..dayım yanlışlıkla attı da kusuya bakmayın dedi ve başını eğdi. Büyük ihtimal Selim attı ve Maşuğa yıktı suçu.

-Ben mi yaptım? Aa evet evet ben yaptım. Kusura bakmayın yanlışlıkla oldu. Biz top oynuyorduk. Birden hızımı alamadım vurdum gol oldu dedi son cümlesini sessiz söyledi ama ben duydum ve başımı eğip güldüm.

-Neyse önemli değil olur öyle vakalar. Hadi gelin içeri dedi babam tüm sakinliğiyle. Babam normalde de sakin bir insandır ama bu kadar sakin olması biraz tuhaf.

-Yok Hakan abi biz gidelim gerçekten. Yarın öğlen bir ara ustayı çağırır camı yaptırırım.

-Saçmalama oğlum altı üstü bir cam, ben hallederim

-Olur mu öyle şey efendim dayım halleder dedi Selim bilmiş bilmiş.

-Küçük adam öncelikle bana efendim deme Hakan amca de tamam mı? Selim kafasını salladı. Babam devam etti hem dayım niye yapıyor ben hallederim.

-Ama Hakan abi ...

-Aması maması yok ben hallederim dedim kızdırma beni dedi babam sinirli bir ifade takınarak.

-Peki, gerçekten çok özür dilerim yanlışlıkla oldu.

-Önemli değil oğlum sen sıkma canını dedi babam.

Maşuk Hüma'nın önüne eğildi.

-Hümacım senden de özür dilerim dedi ve Hümayı öptü.

-Önemli değil Maşuk abi. Hem ben korkmadım ki.

-Tamam prenses sen öyle diyorsan öyle olsun dedi ve babama dönüp "iyi akşamlar" dedi.

-İyi akşamlar oğlum dedi babam "oğlum" dedi. Babam Maşuğa hep oğlum diyor, ben mutluluğumu içimde yaşarken Maşuk ve Selim yukarı çıktılar. Bizde kapıyı kapatıp içeri geçtik.

***

Alarmın o muhteşem sesi (!) ile uyandım. Yanımda uyuyan şirineyi uyandırmamak için hemen alarmı kapattım. Hüma ne kadar korkmadım desende benimle yatmak için dil dökmesinden korktuğu anlaşılıyor. Yanımda ki güzelliğe öpücük kondurdum ve yavaşça yataktan kalktım. Hemen abdestimi aldım. Annem ve babam uyanmıştı ama Ravza hâlâ uyuyordu. Biricik öküzümü cehennem ateşinden kurtarmak için odasına gittim.