Masa ve sanadalyeleri çekmiş, gölge de oturmuş sohbet ediyorduk.
Aymira kolumdan dürtüp "Kanka kahve almaya gidelim."dedi. Kafamı onaylarcasına saladım.
Tam kalkacakken Gökalp bileğimi yakaladı gözleri ile 'bekle' diye bir bakış attı. Elini cebine atıp 10 TL çıkarıp bana uzatı. 'Bu ne diye' bir bakış attım bende ona.
Parayı iki yanından tutup gerdirdi "Tanıştırayım, Para bu benim yakın arkadaşlarımdan Smaçör Hanım Belinay ACAR; Belinay bu da Para onunla bir şeyler alabilirsin kendisi merkez bankasından gelmiştir, doğum yeri ise Lidya'dır. (Eski Anadolu'daki bir Uygarlık.) Memnun oldun mu?" dedi.
Ona 'Şakamısın sen' diye bir bakış atım. "Mavişin beni affetmesi lazım, unutunmu güzellik." dedi yanındaki Dolunay'ı işaret etti.
"Gökalp ciddi değildim biliyorsun değil mi?" dedi Dolunay mahcup bir tonla.
"Boş verin, bügün benden olsun." dedi Gökalp arkasına yaslandı.
"Peki, ver bakıyım." dedim paraya uzandım. Aymira'ya dönüp koluna girdim, labirent glbi dizilmiş masaların arasından konuşa konuşa ilerledik.
Kantin sırasına baktım, sırada 2-3 kişi vardı. Biri esmer, diğeri sarışın oldukça güzel ve alımlı iki kız elindeki kahveleri ile sıradan çıktılar. Yanımızdan gecerken bana bakıp sırıttılar, başları ile selam verip "Merhaba Belinay, Aymira." dediler. Aymira ile ikimiz başımız ile selam verip genişçe gülümsedik.
Tuhaf gelebilir ama hiçbirini tanımıyorum. Bence benim öyle popüler bir yanım yok bu tanınma işi 4 yılın aşkın bir süredir okul takımında oynamam ve en baskın hata duble baskın yanı Dolunay DEMİRKAN, Gökalp ÇELİK ve Aymira CANDEMİR ile yıllardır arkadaş olmamız bence tahminlerim bu yönde.
Aymira dirseği ile karnıma bildiğiniz geçirdi "Oksijenin kalmadı kızım çık şu daldığın derinlerden." dedi. Sıra bize gelmişti. "Zeynep Sultan bize beş tane kahve verebilirmisin?" dedim pencereye yaklaşarak.
"Veririm Belinaycım yanına bir şeyler istiyormusunuz, okuyorsunuz bakın güçlü olmalısınız demi kuzum."dedi anne edasıyla böyle insanlara bayılırım hep sıcakkanlı, insanı kendine çeken.
Gülümsedim tam ağzımı açmışken, Aymira atılıp Zeynep Sultan'nın tontiş yanaklarını sıkmaya başladı,"Yok Zeynep Sultan, gerek yok teşekkürler," dedi "Ayy ben bu kadını yerim." dedi ve Zeynep Sultan'nın yanaklarını öpmeye başladı.
Zeynep Sultan'dan uzaklaşıp kolunu omzuma attı. Zeynep Sultan yanaklarındaki gamzeleri belirleştirecek bir biçimde otuz iki diş gülümsedi. "Deli kız." dedi.
Aymira pencereye yaklaştı tabi benide beraberinde götürdü, "Zeynep Sultan," dedi dikkati üzerine çekmek ister bir tonda. Zeynep Sultan hem bardakları hazırlıyor hem de Aymira'yı dinliyordu,"Efendim kuzum." dedi merakla. "Senden bir şey isteyebilirmiyim."dedi tatlılıkla. Zeynep Sultan üçünçü bardağa sıcak su doldururken kafasını Aymira'ya çevirip, meraklı gözlerini ona dikti "İste bakalım deli kız." dedi. Aymira gülümseyerek işaret ve baş parmağını bislrbirine yaklaştırarak ölçü gösterdi "Şey küçüçük, minacık bir iyilik," dedi "bana bu sabi kula bir miktar tuz verirmisiniz." dedi.
'Ne tuzmu?' içimden şaşırırken Zeynep Sultan içimi okumuşcasına "Napıcan kuzum tuzu."dedi. Aymira dudaklarını büzdü tatlı olmaya çalıştı kızım zaten tatlısın daha ne kadar olmak istiyorsun, analamadım. "Küçüçük zararsız bir şaka o kadar." dedi.
Tabi ya, jeton yeni düştü.
"Kanka bana sakın o şaka Uras ile ilgili deme." dedim. Aymira bana bakıp sırıtı "Tamam kankacım, istemezsen söylemem üzülme sen." dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sevgili Yabancı
Ficção AdolescenteYasaklar içinde tanıdım ben o'nu... O bana yasak ben ona TUTSAK!!! "Hayâlimde elini tutuğum anlarda bile. Ne kadar yakınsa? Bir o kadar uzak aslında..."