»25

6.7K 435 180
                                    

Bana merakla bakan bakışlardan kurtulmak için, başımı eğerek ayaklarım altındaki güneş kadar sarı olan yaprakları inceledim.

Kendimce zaman kazanmaya çalışıyordum.... Ağzımdan çıkacak her sözcüğü özenle seçmeliydim ki daha az kırıcı olmalıydı.

Bir süre sonra görüş alanıma yere çömelerek, kucağına yaprak toplayan Luhan girdi. Tanrım...Cidden yaramaz bir çocuk gibiydi.

"Odamda da bunlardan olsun diye bir sürü toplamalıyım...Bir sürü!"

Diz kapağımın tekini yere koyarken, elimi diğer bacağıma yerleştirdim. Boştaki elim ile Luhan'ın çenesini kavrayıp, bana bakmasını sağlayacağım sıra küçüğün söylediği cümle duraksamama sebep oldu.

"Chanyeol ile konuştuğunu biliyorum. Şimdi uzatma ve şu yaprakları kucağıma doldur."

"Luhan..."

"Nereden biliyorsun falan filan...Chanyeol'a her şeyi anlattığımı bilerek söyledim. Beni dinlemiyordun en iyisi buydu." Alayla konuşarak, dilini çıkarttığında kaşlarımı kaldırdım.

Bu küçük bücürün oyununa mı gelmiştim? Peki ya verdiğim o kadar para boş yere mi gitmişti?

Karşımdaki çömelen bedenin kolunu nazik bir şekilde geriye doğru ittirdim. Ya boş anına denk gelmişti, ya da fazla güçsüzdü. Çünkü neredeyse sadece dokunmamla birlikte arkaya düşmüştü.

Küçüğün üzerine yavaşça konumlanarak, ellerimi başının yanına yerleştirdim. Altımda gözleri kısılana kadar gülümserken, şapkası düştüğü için saçları alnına asi bir şekilde dağılmıştı ve saçlarının arasını ufak ufak yaprak parçaları süslüyordu. Ağırlığımı tek elimin üzerine verirken, diğer elim ile saçlarını yavaşça okşayarak gözünün önüne gelen kısmı kulağının arkasına sıkıştırıyordum.

Küçük bedeni kıpırdadıkça, altındaki yapraklardan oluşan yatağından çıtırtı sesleri yükseliyordu.

Sanki tek odaklanabileceğim tek şey oymuş gibi gözlerimi bile kırpmadan karşımdaki değerli manzarayı izliyordum. Ona dikkatlice baktıkça, zamanın durmasını diliyordum. Şuan bu şekilde durmak istiyordum.

Tabi uyuşmaya başlayan elimi saymazsak...

Yüzüme atılan yapraklar yüzünden gözlerimi kapatarak derince nefes aldım. Luhan tekrar aynı girişimde bulunacağı sıra bileğini çevik bir hareketle yakalayarak, küçük elini enseme dolamasını sağladım.

"Senin yüzünden Chanyeol'a ne kadar ödedim haberin var mı?" Gözlerimi kısarak ona bakarken bu hoşuna gitmiş olacak ki kahkaha attı.

"Kazandırdıklarıma say Bay Oh."

Daha fazla konuşmaması için dudaklarımı oldukça yavaş bir şekilde kıvrılan dudak kenarlarına bastırdım. Narin parmakları ensemdeki saçlarla oynarken, ince beli tutarak hızlı bir şekilde doğrulttum.

"Luhan...Onca yaptığım şeyden sonra bir şey olmamış gibi mi davranacaksın?"

Luhan sorumu havada asılı bir şekilde bırakarak, kollarını arkasına doğru açtığı gibi koşmaya başladı.

Ellerimi cebime sokarak, başımı olumsuzca salladım ve Luhan'ın davranışları yüzünden alayla sırıttım.

Evcil hayvanımı gezmeye çıkartmış gibi hissediyordum. Bir geyiği tasmasız bir şekilde doğaya salmak tehlikeli olabilirdi.

"Luhan, fazla uzaklaşma!"

Arkasından beni duyması için seslice bağırdığımda, sesimi bastırmak için tiz bir şekilde bağırarak sekmeye başladı.

Little WhoreHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin