BÖLÜM-3

26 6 3
                                    

Kantinden çıktığımda Doo Min Joon'un önümde olduğunu gördüm . Hızlıca önüne geçtim ve 90° açıyla önünde eğildim. Utanıyordum bu yüzden hızlıca eğildim ve koşarak sınıfa geçtim .

 Bugün matematik sınavı vardı. Dün biyoloji sınavımda vardı ama olaylar yüzünden girmemiştim. Yani iki sınavım vardı. İlk iki ders beden olduğu için matematik kitaplarımı yanıma aldım. Biyoloji'yi hafta sonu çalışmıştım bu yüzden çalışmama gerek yoktu. Yoklama alındıktan sonra spor salonunun bir köşesine oturdum ve kitaplarımı açtım. Erkekler basketbol oynuyorlardı kızlarda onları izliyor ve tezahürat yapıyorlardı. Ortam gürültülüydü ama başka seçeneğim de yoktu. Toplam beş konu vardı. Konular çok zor değildi bu yüzden iki konuyu yarım saatte bitirmiştim. Diğer konuya geçtiğimde öğrencilerden biri matematik sınavının üçüncü ders olacağını ve biyoloji sınavına girmeyenlerin ikinci ders sınav olacağını söyledi. Matematik bitmemişti teneffüste on dakika kalmıştı birde biyoloji sınavından çıktıktan sonrada bir teneffüs daha vardı yani tam yirmi dakikam vardı. Yeni konuya hızlıca geçtim. Zaman çok hızlı geçti teneffüsün beş dakikasını da bu konuyu bitirmekle harcadım. Konu bittiğinde koşarak sınıfa çıktım. Kitaplarımı sınıfa bıraktım ve tekrar koştum rehberlik odasında yapılacaktı sınav iki kat yukarı çıktım ve kapıyı çaldım. Nefes nefese kalmıştım. Hemen oturdum odada kimse yoktu daha zil çalmamıştı. Kalp atışlarımın düzelmesi için derin bir nefes aldım ve uzun süre tuttum ve yavaşça geri verdim bunu bir kaç kere yapmıştım. Kapı açıldığında Doo Min Joon ve biyoloji hocası içeri girdi.

Doo Min Joon'a bakıp gözlerimi biraz  küçültüp sessizce ;
" Sen sınava girmedin mi? "
Kafasını olumsuz yönde salladı.
Ona gitmesini söylemiştim. Sınava girecektim çalıştığım halde ayağım titriyordu. Sınav kağıtlarını önümüze koydu . Kağıdımı inceliyordum. Ayağımın titremesi devam ediyordu durduramıyordum , bacağımın üstüne elini koymuştu elinin sıcaklığını hissedebiliyordum. Titreme geçmişti ama kalbimin sesini duyabilecek kadar hızlı atıyordu ,yüzüm kızardığını hissediyordum .Hocanın sesiyle irkildim.

"Size güveniyorum. Başarılar." dediğinde Doo Min Joon elini bacağımdan çekmişti.

Kendimi toparladım ve sınava başladım . İlk önce klasikleri daha sonra boşluk doldurmalarla D-Y bitirdim. Geriye beş tane çoktan seçmeli sorularım kalmıştı. İlk soruyu kolaylıkla yaptım. İkinci soruyu iki kere okuduğum halde anlamamıştım. Bıraktım ve diğer üç soruyu hızlıca çözdüm. Geri döndüğümde iki şık arasında kalmıştım bu yüzden A şıkkını işaretledim ama emin değildim A şıkkını silip C 'yi işaretledim. Kafam karışmıştı tekrar silgiyi elimle aradığımda Doo Min Joon silginin üstüne bir şey yazıyordu. Hoca bize bakmıyordu telefonunda ilgileniyordu. Silgiyle işi bittiğinde yazdığı tarafı kapatıp masaya koydu ve eliyle bana doğru iteledi. Silgiyi elime aldığımda ne yazdığına bakmak için çevirdiğimde " ( C ) "yazdığını gördüm. Ona baktığımda bana bakıyordu. Galiba bitirmişti o sınavını , kendinden çok emin bir şekilde gözlerini kırptı. Zaten C 'yi işaretlediğim için silgiyi ters bir şekilde geri koydum. Bana bakıyordu. Ayağa kalktı ve sınav kağıdını verip çıktı. Saate baktığımda on beş dakika daha olduğunu gördüm. Tek kalmak beni korkutmuştu bu yüzden arkasından kağıdı verdim ve ayağı kalktım.

"İyi günler " dedikten sonra dışarı çıktım.
Kapıda bekliyordu .Yüzüne baktım ama bir şey demedim. On beş dakikam vardı merdivenlerden aşağı iniyordum. Arkadan kalın ama seksi bir sesin adımı söylediğini duydum.

"Haru."

Arkamı döndüm .

"Dersi bölmesek daha iyi olur ."

Kaşımı hafif yukarı kaldırdım söylediği şey yüzünden.

"Üzgünüm ama matematik sınavına çalışamadığım için çalışmam gerekiyor ve kitaplarım sınıfta ."

"Ben seni çalıştırırım benim kitaplarım kütüphanede sessizce aşağı inelim olur mu ?"

"Peki." Dedim ve yanıma gelmesini bekledim. Müdüre yakalanmamak için sessizce aşağı indik . Hemen derse başlamak için konuyu söyledim onu gördüğüm zaman kafam karışıyor ona karşı en ufak şey bile hissetmiyordum ama bunu kalbim değil beynim söylüyordu .Kalbimi dinlememeliyim yoksa canımın yanacağını biliyorum bu yüzden hızlıca konuyu söyledim.

"Trigonometri " 

 Yüzüme bakıyordu yüzünde hafif bir gülümseme oluştu bu yüzdende gözleri küçülmüştü. Masaya oturdum ve kitaplarını açmasını bekledim.Zil çaldığında son konuyu anlatıyordu. Tabi boşuna okul birincisi değildi anlattıklarını hemen anlıyordum . Konular bittiğinde ayağı kalktı bende son konuda anlattığı soruyu çözüyordum ben soruyu çözene kadar önüme kutu kahve koymuştu. Soruyu cevapladım tam ona gösterecektim ki nefesini boynumda hissetmiştim arkamdaydı kollarını masaya koymuştu. Ona değmemek için kollarımı kendime doğru çekip masaya yaslandım ve kafamı aşağı eğdim. Galiba soruya bakıyordu geri çekildi ve elini kafamın üstünde gezdirdi .

"Artık hazırsın. İçte sınıfa gidelim "

Elini kafamın üstünden çektiğinde eşyalarını topladım ve eline verdim. 

"Teşekkür ederim istersen ilk ben gideyim birlikte gidersek yanlış anlaya bilirler. " Arkamı döndüm ve yürümeye başladım. 

"Haru" 

Bana mı seslenmişti durdum ama arkamı dönmemiştim . Ayak seslerini duyuyordum birden önüme geçti .

"Yanlış anlamaları umurumda bile değil ama sen kaygılanıyorsan önden git . Ayrıca kahveni unuttun "

"Teşekkürler . Sınıfta görüşürüz" .Dedikten sonra hızlı adımlarla sınıfa çıktım. Yerime oturdum ve kitaplarımı topladım. Zil çalmıştı Doo Min Joon sınıfa birkaç arkadaşıyla beraber girdi . Ondan hemen sonra hocada sınıfa geldi. Sınav kağıtlarını dağıttı. On soru vardı hepsini çözmüştüm ama bu işte bir gariplik vardı sanki bu soruları daha önceden de çözdüğümü hatırladım. Aklıma değişik sorular geliyordu. Doo Min Joon sorularımı çalmıştı .Sınavın son on dakikasında müdür kapıyı çalmadan birkaç öğretmenle içeri girmişti herkes müdüre hanıma bakıyordu. 

"Sınav kağıtları çalınmış herkes kağıtlarını masaya koysun ve hiç bir yere dokunmadan sınıftan çıksın ."  Delirmiş gibiydi çalan kişinin Doo Min Joon olmasını istemiyordum. 

              ~ BÖLÜM SONU~

Heart ThornHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin