GÜNLÜK

20. Gün

Sabah sabah telefonumun elimde titremesiyle uyandım Yiğit mesaj atmış ' Acil buluşmamız gerek yarım saate konum attığım yerde ol " demiş her zamanki gibi kahvalti yapmadan bi hırka bi tayt giyip gittim Yiğit'in yanina elinde telefonu vardı sinirli sinirli bi yüzüme bakıp bi telefona bakıyordu merak ettim sordum
- '' Ne oldu ?''
-" Ne mi oldu suan benimle sevgilisin ve eski sevgilinle fotograflarini paylasip simdiki hayatim degil eski hayatim daha guzeldi diye durum yaziyordun bu m yani bu kadar mi degersizim ben sende he ? Daha dun mutluyduk 24 saat bile gecmedi aradan ne oldu da nefret etmeye basladin benden ben bunları mı hakettim?" gibi laflar saydirdi Yigit ben o ara zaten hıçkıra hıçkıra agliyordum cevap veremedim ama ben yapmamıştım Yiğit'e sakinlesmek icin sarılacakken beni geri itti düştüm ve bana şunları soyledi
-" Sarılma bana istemiyorum senin gibi biri yok hayatımda " dedi ve çekip gitti aklıma ilk olarak Selin geldi bu fotograflar bi tek onda vardı telefonumdan araklamisti direkt koşa koşa Selinlerin evinin onune gittim kapıyi caldim abisi cikti Selini cagirdi abisi Selin geldi;
"- Oo hoşgeldin sen bilir miydin buraları ya ? Gormussun herhalde durumlari ?
-" Gordum gordum de emin olamadim ya soylesene bu kadar küçük nasıl düşüyorsun acaba ?
-" Laf sokmaua çalıştın herhalde hissetmedim de !..
-" Pardon da senin amacın ne şifremi calip o fotograflari paylasip sevgilimle aramızın bozulacağını mı sandın ?"
-" Ağır mı geldi yaptıklarım ha kaldıramadın mı ? Yiğit benim anla bunu !"
-" Al senin olsun "
Aramızda boyle bir diyalog gerceklesti ben son sozumu soyleyip Yiğitin yanina gittim her zaman ki parktaydi o sırada Selin ile konuşurken ses kayıdına alıyordum bunu Yiğit'e dinlettim ve ;
-" Artık Selin'in ol umrumda değil çünkü sen daha savunmamı bile yapmadan yere yığdın gerçek aşk bu degil sadece belki bir derece inanırsın diye yaptım bunları hoş ister inan ister inanma bundan sonra hayatımda YİĞİT SOLMAZ diye birisi yok dün kurduğumuz hayaller artık yalan oldu.. " dedim ve arkamı dönüm gittim.
Ben ağlayarak uzaklaşırken arkadan Yiğit elimi tuttu ve sımsıkı sarıldı bana onun nefesini omuzumda hissettim kulağıma ' Benim hayatımda sen varsın benim kurduğum hayaller yalan olmadı ' diye seyler fısıldadı gözyaşlarım çenemde son buldu.
Ve ben ardından dayanamayıp :
'' sen benim sana olan güvenimi sarstın '' deyip hıçkıra hıçkıra ağlayarak oradan uzaklaştım. Yiğit arkamdan '' Dur gitme lütfen Çok pişmanım çok özür dilerim '' diyerek bağırmakla yetindi. Moralim çok bozuktu hemen Çağlalara gittim. Çağla kapıyı açtığında ona sımsıkı sarıldım. Çağla olan biteni sordu. Ben Çağlaya biraz dinlenmek istediğimi söyledim ve Çağla'nın yatağına uzandım gözlerimi kapattım, dinlenmeye çalışıyordumki uyuya kalmışım. O sırada Çağla Bahar ve Melis'i çağırmış. Uyandığımda hepsini teker teker karşımda gördüm. Uyandığım sırada bana sarıldılar ve Melis ve Çağla neler olduğunu sordu. Bahar ise :
'' Kızlar durun kız bi soluklansın elini yüzünü yıkasın '' dedi. Elimi yüzümü yıkamaya gittim. Geldiğimde teker teker olanları anlattım. Hepsi '' ÖKÜZ (!) '' '' Bir dinleseymiş de öyle esip gürleseymiş '' '' Allah Allah çocuğa bak ya senin böyle birşey yapmayacağını bilirdi eğer seni gerçekten tanısaydı '' gibi düşüncelerini dile getirdi. Bende onlara hak verdim. Bizim grubun delisi Melis :
'' Kızlar siz durun ben şu Selinin ifadesini alıcam ya '' diyerek evden çıkmaya hazırlanıyorduki; Bahar :
'' Saçmalama otur oturduğun yerde yapılırmı öyle şey...'' dedi ve devam etti : '' Bunu bensiz yapamazsın ''
'' Valla siz adam olmazsınız '' dedim gülerek keyfimiz yerine gelmeye başlamıştı ama hala içimde bir hüzün vardı. Çağla hepimize birer sıcak çikolata yaptı ve geldi. Eee dedim Çağla'ya Alp'le nasıl gidiyo bakalım. Çağla :
'' Canım arkadaşım bizi düşünmen çok güzel ama istersen seninle ilgenelim ha ? Çok üzüldün bak sen üzülünce biz de üzülüyoruz '' dedi. Ben ise :
'' Oooo saçmalama boşver sen bizi hadi anlat kanka'' dedim. O da çok naz yapmadan anlattı :
'' Kanka son anlattıklarımdan sonra olaylar baya gelişti. Alp beni ailesiyle tanıştırmak istiyomuş '' dedi
'' Oha kızım bu sana cidden aşıkmış demekki ''
''Elbette bende senin ailenle tanışmak isterim bu benim için büyük bi onur '' demiş. Alp ise :
'' Aşkım eminim ailem seni çok sevicektir '' demiş.
'' Ohoo Çağla seni ailesiyle tanıştırıcaksa ciddi düşünüyo demekki '' dedi Melis. Ben ve Bahar da buna katıldık. Bir anda mesaj geldi Çağla'ya Alp'ten :
'' Aşkım yarın akşam yemeğine çıkalımmı sen ben ve ailem ile ? '' yazıyordu. İnanmıyorum ya benimki bir özür mesajı bile atmadı. Neyse. Çağla bir anda havalara uçtu ve yazdı :
'' Tabiki canım benim için uygun sen saati bildirirsin bana '' yazdı ve anında cevap geldi :
'' Tamam canım ben yarın saat 8 de alırım seni ''
'' Peki birtanem öpüyorum ''
Ahh ahh ne kadar da mutlu aşıklar.
'' Düşündüm de Çağla tam 2 yıldır berabersiniz daha ciddili bir tartışma bile yapmadınız. Yani birbirinizi o kadar çok seviyorsunuzki yanlış anlaşılma bile olmadı aranızda hep huzurluydunuz ama bak bize daha yeni 1 yıl olacak başladık hemen '' dedim üzülerek. Çağla atıldı :
'' Aaa üzme canım kendini ilişkilerde olur böyle şeyler. Tamam bizimkinde belki çok fazla olmadı ama ben hep sorunları alttan aldığımdan senin yapın gereği haksızlığa gelemiyorsun bu nedenle tartışmalarda sen de söz söylüyorsun seni eleştirmek gibi oldu evet canım ama sakın ha alınma (!) Ben ise suçu kabulleniyorum olay daha büyümesin diye benim yaptığımda çok iyi değil ama onu o kadar çok seviyorumki aramız bozulmasın diye katlanıyorum işte sen takılma hem siz hemen barışıyorsunuz biliyosun '' dedi. O gün eve geldiğimde Çağla'nın dediklerini düşündüm ve bir karar verdim artık bende olduğu kadar sorunları alttan almaya çalışacağım ama bu sorunda olmaz. Çünkü haklıyım biraz trip atmam gerekli yani. Neyse geç oldu ben uyuyorum