Bekçi

97 5 0
                                    

Artık yola koyulmanın vakti gelmişti. Demi'nin ayağı önceki günlerden çok daha iyi olduğu için tek başına yürüyebiliyordu fakat her ihtimale karşı her zaman yanında duruyordum. Dün konuştuğumuz gibi gece 12 den sonra Dexter'ın aldığı balyozla duvarı kıracak ve içeri girecektik. En zor kısmı da zaten burasıydı. Kimseye duyurmadan duvarı nasıl kıracağımızı bilmiyordum. Ama bir şekilde başaracaktık. Tanrının bizim yanımızda olduğunu biliyorum.

Ceketimi üzerime geçirdikten sonra Demi'yle beraber aşağıya inerek arabaya bindik. Dexter ve Jennifer çoktan arabaya binmiş radyoda çalan şarkıya birlikte eşlik ediyorlardı.

''Daha önceden size sesinizin ne kadar berbat olduğunu söyleyen olmadı mı ?''

Dexter küçük bir kahkaha attıktan sonra arkasını dönerek

''Dostum ya bizi dinlersin yada şuradan Justin Bieber CD'Sini takarım. Karar senin.''

''Sizi dinlemek bir şereftir.Hiç, bir ses yarışmasına katılmayı düşündünüz mü ya ?''

Kahkahalar eşliğinde yola koyulmuştuk. Aramızda yaptığımız atışmalar ortamdaki ciddi havayı biraz olsun dağıtıyor, içimizdeki korkuyu derinlere hapsediyordu. Yaklaşık yarım saat sonra Yetimhane'ye yaklaşmıştık. Buraya bir daha döneceğim aklımın ucundan bile geçmezdi. İlk geldiğim günle bugün arasındaki o uzun zamanda çok şeyler yaşamıştım. Ve hala götüm boktan kurtulamamıştı.

Arabamızı yetimhane'nin koşarak 5 dakikaya ulaşacağımız bir yere park ettikten sonra arabadan çıktık. Hava serin ve hafif rüzgarlıydı. Demi'nin ceketinin önünü iliklemesini yardım edip alnından öptükten sonra

''Demi bir kez daha söylüyorum arabada kalıp bizi beklemeni istiyorum. Bak eğer olurda çıkamazsak dışarıdan birinin yardımına ihtiyacımız olabilir.''

''Jas seninle gelmek istiyorum, lütfen.''

''Demi sana yalvarıyorum burada kal. Senin başına bir daha bir şey gelmesini istemiyorum anlaşıldı mı ? Geri döneceğiz, inan bana. Ne olursa olsun döneceğiz.''

''Söz ver.''

''Söz veriyorum Demi. Döneceğiz. Şimdi arabaya gir üşüme tamam mı ?''

''Tamam.''

Sımsıkı sarıldıktan sonra avuçlarımla yanaklarını tuttuktan sonra kocaman bir öpücük kondurdum dudaklarına. Arabanın kapısını açıp kapattıktan sonra Jennifer ve Dexter ile yola koyulduk. Arkamı dönüp Demi'ye baktığımda onun da bana baktığını fark etmiştim. İlk bakıştığımız anı tekrar yaşıyor gibiydik. Öyle güzel bakıyordu ki. Onu ilk gördüğümde yemekhane de bana baktığı gibi bakıyordu şimdi de. Ve o zaman da yaptığım gibi içten bir tebessümle cevap vermiştim.

Yetimhane duvarlarının önüne geldikten sonra Dexter elindeki balyozu Jennifer'a doğru kaldırarak

''Evet hanımefendi nereyi kırıyoruz ?''

''Diğer tarafa ilerlememiz lazım. Arkadan gidelim.''

Yetimhane duvarlarını solumuza alarak ilerlemeye başlamıştık. Bahçesinin büyüklüğünden yaklaşık 2-3 dakikamızı kıracağımız yeri bulmakla geçirdik. Ama en sonunda Jennifer'ın işaretiyle

''Bakın orası.Ağacın duvara en yakın olduğu yer.''

Adımlarımızı sıklaştırarak ağacın dibine gelmiştik. Elimi duvarda gezdirerek farkını anlamaya çalışıyordum. Jennifer'ında söylediği gibi duvarın geri kalanından daha ince gözüküyordu. Duvara vurduğunuzda ses daha ince ve tok çıkıyordu. Dexter'a doğru dönerek

Yetimhanedeki ŞeytanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin