29 Aralık 2016

33 10 12
                                    


Bölümleri okuyup, kitap hakkındaki yorumlarınızı eksik etmeyin. Yorumlarınız sayesinde köklenecek bu kitap
Keyifli Okumalar.

Medyadaki KARDELEN İPEKÇİ
❄❄❄❄❄❄❄❄❄❄

Dün geceden beri gözüme uyku girmemişti. Bu sabah O'nsuz geçen on yedi yıl olmuştu. Yine yatarken dua etmiştim. Hiç görmediğim annemin yüzünü bir kerecik rüyamda göreyim diye. Ama rüya bir kenara, bir gram uyku girmemişti gözüme. Göz kapaklarım yorgunluğun ve uykusuzluğun eline hiç esir düşmedi. Göz yaşlarım buna fırsat vermemişti. Dizlerimi iyice karnıma çektim. Annemi özlediğim bir güne daha, onsuz geçecek bir güne daha lanet ettim.

Her genç kız gibi benide okul için annem uyandırsın, benim için güzel bir kahvaltı yapsın, ben yemek istemesemde beni kırmadan zorlasın istiyordum. Ama ben annemi hiç görmemiştim. Düşüncelerimle birlikte göz yaşlarımda dokuldu yastığıma. Islanmıştı zaten dün geceden bu yana.

Kapı çalınca panikle burnumu iyice çekip, göz yaşlarımı silmiştim. Muhtemelen babam gelmişti. Evin hizmetlisi Fatoş bugün yoktu. Ağlamayacaktım. "Gir" babam elinde kahvaltı tepsisiyle odaya girdi. "Benim prensesim uyanmış demekki" yüzümü ekşitip " Baba ben artık çocuk değilim şöyle deme bana" Babam kırık bir tebessümle "Çocukkende söylememi istemezdinki." Gözlerimin nemlendiğini hissedince kafamı aşağıya eğdim. Babamın göz altları şişmişti yorgun görünüyordu. Onun içinde zordu annemi dünyalardan çok sevdiği Sevgi'sini kaybeymişti. Ama o benim gibi değildi onun çabuk toparlanması gerekiyordu. Beni teselli etmesi gerekiyordu. Bu onun göreviydi. Bir kere daha evebeyn olmadığıma şüktettim. Bu kadar güçlü olamazdım belki de. Babam tepsiyi önüme koymuştu en sevdiğim hakvaltılıklar önümdeydi. Tabikide kızartma vardı. Ama benim canım bunları değil sadece babama sarılmak istiyordu. Tepsiyi komidinin üzerine koyduktan sonra yataktan kayarak babamın kucağına yatıp dizine sarıldım. "Baba bana annemi anlatsana". Sonlara doğru sesim titremişti. Göz yaşlarım sanki bunu beklermiş gibi sıra sıra dizilmeye başladı."Gözlerini yum. Kışta açan çiçeğim" annemim ölümüyle ben babama çiçek gibi gelmişim. Onun bir mucizesi gibi. O yüzden bana Kardelen adını vermiş bana babam. Dediğini ikiletmeden hemen kapadım gözlerimi.

"Annen kahverengi saçlı, bal rengine benzeyen gözleri vardı. Ona her baktığımda gözlerinin balında kayboluyordum. Annenin kokusunu vanilyaya benzetiyordum. Etrafımda dolaşması beni kokusuyla sarhoş edebilecek kadar tatlı ve çekiciydi. Ona baktığım zaman utanır, yanakları pembeleşirdi. Bu sefer ben onun bu haline tebessüm ederdim. Annen daha çok utanır ve başını öne eğerdi. Ona bakmaya kıyamazdım. Beyaz teni sanki pamukla yarışırdı. Ona dokundunmmu inciteceğimi düşünürdüm. Dışarı çıksın istemezdim. Benim güzel sevgilime kimsenin bakmasını istemezdim. O benim her şeyim di.."

Sözünu kesmiştim babamın. Çok güzel anlatıyordu ama anlattıkça kalbini söküp koyuyordu ortaya. Kıyamadım ona, ona ve onun masum aşkına. Nasıl olurda aşkı hiç eksilmezdi onca senenin ardından. O Sevgi'sini Alparslan gibi sevmişti. Kalkıp göz yaşlarını öptüm babamın ardından sarıldı. "Canım babam benim." Sarılmama karşılık verip."Hadi bakalım şimdi kahvaltı vakti." Kendini geriçekip yataktan kalktı. Tepsiyi bıraktığım yerden kaldırıp tekrar kucağıma koydu. Kaçışım yoktu anlaşılan. Her şeyden azar azar yemeye çalıştım. Aradada bana bakan babamın ağızına lokmalar koyuyordum. Doyduğumu hissettiğim vakit babam elimden tepsiyi aldı. "Hadi şimdi hazırlan ve aşağıya gel güzelim." Kapıdan çıkmasını izledim. Üzerimdekileri çıkarıp ılık bir duş almalıydım. Saate baktığımda ise daha vakit vardı. Hemen duşa girip yıkanmalıydım. Yorgunlığumu ve uykusuzluğumu ancak böyle kamufile edebilirdim. Küveti doldurup sıcak suyun altına girdiğimde kendime biraz zaman tanıdım. Rahatlamıştım su derımın altına girip sanki masaj yapmıştı bana. Vaktım daralıyordu. Saçımı ve vicudumu yıkayıp, duranıp çıktım.

En Sıcak KışHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin