4.Bölüm- Mayıs

332K 13K 1.9K
                                    

Medya: Meriç

Her tesadüf bir başlangıç !

Sabah gözlerimi açtığım gibi komidinin üstündeki saate baktım. Ahh hadi ama yine mi! Oysa erken yatmıştım. Hızla yataktan kalktım. Lavaboya gidip, yine her zaman ki gibi rutin işlerimi yaptım. Dolabıma ilerleyip, kapağını kaydırdım. İçinden dar paça siyah pantolonumu alıp üstüne de göbegi açık beyaz bir t-shirt giydim. Göbeğimi deldirdiğim içinde deliğine siyah piercing taktım. Saçlarımı düzleştirip makyajımı tamamladım. Ayakkabı olarakta siyah vanslarımı giydim. Hazır olduğumu anladığımda ise aşağıya indim.

Muftağa girip, bir poğaça aldım hemen ve yemeye başladım. Geç uyandığım için Ailemin işe gittiğini görememiştim. İnsan bir uyandırırdı ama. Bizimle çalışan insanlarda yoktu. Garip hissettiğim gibi anında evden dışarı çıktım. Arabama ilerleyip, bindim ve okula sürmeye başladım. Şu kaykay saçmalığı sadece ilk gün geçerliydi sonuçta.

Okulun garajına arabayı park ettim. Arabamdan çıkıp, okula doğru yürümeye başladım. 2. Günümdü. Şu Kalbim Meriçi her gördüğü gibi tepki vermezse bence gayet iyi gidiyordum. Okulun içine girmek için tam basamakları tekrar çıkacakken Edizin sesini duydum.

"Mayıs!" Diye bağırdı. Kafamı çevirip, Edize baktım. Selin, Eda, Meriç, Ediz, ve Burak vardı yanlarında. Burak'ın adınu sınıftan duymuştum. Ediz ise şu an bana bakıyordu. Ve Edizin bana seslenmesiyle, yanındakiler Edize gördüğüm kadarıyla kızgınca bakıyorlardı.

"Evet!?" Diye tepki koydum ortaya. Ediz gülüp eliyle yanlarına işaret etti. Meriçe bakıp sonra tekrar Edize baktım.

"Ne söylemek istiyorsan yanıma gelip söyle!" Diye sesimi yükselttim. Aramız ne uzaktı ne de yakın. Birbirimizi bağırmadan da duyabilirdik, ama ben sesimi yükseltmekten yana kullandım. Ediz gülerek yerinden kalktı. Ve bana doğru gelmeye başladı.

"Dün için konuşmak istemiştim." Deyip ensesini kaşıdı. "Eda böyledir, yani tüm okuldakiler onu böyle tanıyor. Ona dikkat et boş duracağını sanmıyorum. Sana özel bir şey değil. Her neyse sen iyi misin?" Dedi açıkçası şaşırdım. Edizin kızlarla arasının iyi olduğunu biliyordum ama benimle böyle sıcakkanlı bir şekilde konuşmasını beklemezdim. Çünkü Ediz yeni kızlardan hoşlanmazdı.

"Seni ilgilendiren kısıma geçelim" Dedim dik duruşumu sergileyerek.

"Buraya gelip sana açıklama yapıyor ve hatta seni düşünüyor. Senin dediğin şey bu mu yani?" Meriç'in sesini duymamla heyecan duygusu beni sıkıştırdı. Kalbim anında tepki verirken, sinir duygum beni kurtardı heyecan duygumun elinden. Hangi ara kalkıp buraya geldiğini bile bilmiyordum. Çevreme göz gezdirince çoğu kişi bize bakıyordu. Hala Meriçe karşı olan hayran bakışlar devam ediyordu. Şaşıralacak bir durum değildi gerçi. İğrenç insan topluluğuna gözlerimi devirerek onların yanında ayrıl- diyemeden bir el durmamı engelledi. Tek kaşımı kaldırıp, kolumu tutan ele baktım. Daha sonra arkama baktım. Meriçin bana dokunmasıyla kalbim yerinden çıkacakmış gibi olsa da Hemen kolumu ondan kurtarıp, ona bir karşı bir adım attım.

"Koluna ve hareketlerine dikkat et." Dedim. Sinirli halim onu mutlu etmiş gibi sırıttı. Veya 'mutlu etmiş' kısmında yanılıyorumdur.

"Sende sorumuza cevap ver" Dedi Meriç. 'Sorumuza' bu ayrıntı beynimde yankılanırken, diğer yandan dalga kırıntılarıyla konuşmasına güldüm. Bir adım atım. Burdaki çoğu kızı etkisi altına alabilirdi. Ama ben bu sahneleri ezbere biliyordum. Bomboş bir sahneneye her gün bakmak gibi. Boşa zaman kaybıydı yani!

GRİ: DEĞİŞİM(RAFLARDA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin