Bugün okul yoktu. Esila dünü merak edip yanıma gelmişti. Ona olanları anlattım. Sonra bana endişelenmemi söyledi. Çünkü onu aramış. Sesi çok kötü gelmiyormuş. Ama bunu duymak beni hala mutlu etmiyordu.
"İris tekrar arayalım mı? Hem sende duymuş olursun sesini."
"Bilmiyorum. Sen konuşacaksan belki olabilir."
"Tamam arıyorum o zaman."
"Tamam."
Esila telefonun sesini açmış ikimizin ortasına koymuştu.
*telefon çalıyor*
"Alo Can."
"Selam Esila."
"Selam. Nasılsın?"
"İyi işte sen?"
"İyi bende."
Esila biraz susmuştu.
"Can..."
"Esila ben iyiyim tamam mı niçin aradağını biliyorum. Ben iyiyim tamam mı tatlım."
"Tamam."
"Ben şimdi kapatacağım. Sonra konuşuruz tatlım bay bay."
"Tamam. Görüşürüz."
*
"Duydun mu Esila sesi güzel geliyor. Artık şu moralini düzelt."
"Tamam."
Hafif gülümsedim.
"Ha şöyle."
"İris ben Kerim'in yanına gideceğim. Sen de benle gelsene?"
"Yok ya siz takılın."
"Emin misin?"
"Bak şimdi ben gideceğim. Ama akşam arkadaşlarla oturacağız. Okey?"
"He tamam."
"Baybay."
Esila beni öpüp çıktı. Bende akşam gitmemek için ne bahane bulabilirim diye düşünüyordüm. Esila'nın arkadaşları çok değişikler. Züppe gibi. Şımartılmışlar işte. Benim ailemde zengin ama ben öyle değilim. Çok itici geliyorlar. Esila da öyle değil. Ama hala neden onlarla takıldığı hakkında bir fikrim yok.
**
Telefona bakarak Kerim'i bekliyordum.15 dakika sonra Kerim cafeye geldi.
Yanağımdan öptü sonra karşıma oturdu. Kahvelerimizi içerken baya konuştuk. Sonra ona bir şey sormak istedim. Ama izinsiz sorduğum bir şey olacaktı.
"Kerim."
"Efendim."
"Ben bir şey sorcam şimdi."
"Sor tatlım."
"Sorayım mı?"
"Sorsana aşkım."
"Tamam. İris'in sevgilisi yok biliyorsun dimi?"
"Evet. Ne olmuş."
"Ha işte ben şey diye düşündüm."
"Ne düşündün Esila canım düzgün anlatsana."
"Tamam ya beklesene azıcık."
"Tamam hadi."
"Tamam. İris'le Karan..."
"Has.."
Gözlerimi açarak Kerim'e baktım.