GÖÇ 6. BÖLÜM

37 0 0
                                    

''Sakın bana cevabının hayır olduğunu söyleme.'' dedi Miranda oturduğu koltukta huzursuzca kıpırdanarak. Gözleri,arkadaşının ne düşündüğünü öğrenmek ister gibi kısılmış ve dudakları gerilmişti. Üzerine giydiği kabarık,pembe elbisesi içinde oldukça kadınsı duruyordu. Maryanna,tam karşısında durmuş, dudaklarını ısırıyor ve çevresine kaçamak bakışlar atıyordu. Karşısında duran eski dostuna bakıp bir müddet düşündü. Bunca zaman herkes onu ''erkek düşmanı'' olarak tanımış olsa da,ruhunun derinliklerini bilen tek kişi Miranda olmuştu. Bundan 3 gün önce en yakın arkadaşı mükemmel aile kurma yolunda ilk adımını atmıştı. Oysa Maryanna'nın şöyle durup bakıldığında evlenecek adayı bile yoktu. Bunların arasına Aaron'u katmam imkansız diye düşündü Maryanna . Çünkü olur da Aaron ile evlenirse İngiltere'de iç savaş bile çıkabilirdi.

''Maryanna!'' dedi Miranda öfkeli bir sesle. Maryanna gözlerini diktiği yerden telaşla kafasını kaldırdı.

''Özür dilerim,sadece düşünüyordum.'' Pencereden dışarı bakmaya devam ederek ve ''Sence gelmeli miyim?'' sorusuyla yarım kalan cümlesini tamamladı.

''Elbette gelmelisin,Mary. Seapfolk dükünün biricik markilerinden Aaron seni bu davete bizzat davet etmiş. Geri çevirmen büyük terbiyesizlik olmaz mı?''

''Eğer büyükannem bu teklif üzerine o davete gittiğimi öğrenirse, işte o zaman en büyük terbiyesizliği bana göstermiş olur.'' dedi ve heyecanla arkadaşının karşısındaki koltuğun önüne gelip eteklerini kaldırdı ve kendini koltuğa sertçe bıraktı. Sessizce Miranda'dan cevap beklerken olanları öğrendiğinde büyükannesinin ne tepki gösterebileceğini hayal etmeye çalıştı. Seapfolklar ile tam anlamıyla kanlı bıçaklı düşmandılar. Anlayamadığı,nasıl olurdu Aaron,ona karşı ilgi duyabilirdi?

''Bunu dert etme. Bizimle geleceksin. Hatta bizzat yarın size gelip büyükannenden ben izin alacağım. Stephan'nın gece boyunca beni yalnız bırakmasından dolayı sıkılabileceğimi bu yüzden senin bana refakat etmenin büyük bir incelik olacağını söyleyeceğim.'' dedi ve ellerini birbirine birleştirerek gözlerini tavana sevinçle dikti. Kafasını ukala bir tavırla eğdi ve ''Eh bilirsin Bayan Earline,beni biraz da olsa sever.'' dedi. Maryanna elini gerdanına koyup eliyle yavaş yavaş gergin bir tempo tutturdu. Miranda'yı kararından geri döndürmek oldukça güç hatta imkansızdı bu yüzden Mary'nin davete gitmekten başka çaresi yoktu. Artık büyükannesinin öğrenirse ne tepki verebileceğini düşünmeyi bırakıp Aaron'un onu davette görünce göstereceği tavrı merak etmeye başladı. İçini büyük bir huzursuzlukla hatırı sayılır bir öfke kapladı. Kesinlikle erkeklerden nefret ediyordu...

xxxx

Bayan Earline'ın iznini almak çok kolay olmasa da yeni Edgar Leydisi Miranda'nın yapamayacağı şey yoktu. İzni zor da olsa almış ve Maryanna'nın yanından büyük bir zafer çoşkusuyla ayrılmıştı.

Ertesi sabah Maryanna yatağında büyük bir neşeyle uyandı. Sadık hizmetkarı Sophie çoktan odayı havalandırmak amacıyla pencereleri açmış, Leydisinin uyanmasını bekliyordu.Mary uyku mahmurluğuyla yatağından doğrulur doğrulmaz tuvalet masasının önünde ayakta dikilen soluk benizli kızı görünce ''Sophie!'' diye bağırdı ve nefes nefese kalan vücudunu sakinleştirmek için derin derin nefesler aldı.

''Özür dilerim,hanımefendi. Amacım...amacım sizi korkutmak değildi.'' Genç ve güçsüz vücudu suç işlemiş olabileceğinin verdiği korkuyla daha da beyazlaşmıştı. Neredeyse iki yıldır Maryanna'nın hizmetindeydi ve asla Maryanna tarafından azarlanmamıştı. Genelde hizmetlileri azarlayan Bayan Earline olurdu.

''Sorun değil,benim hatam.'' dedi Maryanna telaşla, titreyen kızın rahatlamasını umut ederek.

 ''Kıyafetlerim hazır mı?''

GÖÇHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin