BÖLÜM 12

40 5 1
                                    

***

-Sanem çok uzaklaşmayalım.
-Birşey olmaz, köy yerinde ne olacak.

Huzursuzdu Esma. Sanem ısrarla dışarıya çıkarmıştı. Biraz dolaşıp geliriz demişti Esma'ya. Esma hiç istemese de en yakın arkadaşını kırmak istemiyordu.

Köyden epey uzaklaşmışlardı.

-Dönüyorum ben. Köyden daha fzla uzaklaşmamız doğru değil.
-Off Esma mızıkcılık yapma. En azından şu derenin kenarına gidelim.

Esma istemeyerekte olsa , Sanemi kırmamak için kabul etmişti.

Derenin kenarına gelip bir taşın üstüne oturdular. Esma uzun uzun baktı dereye. Sevdiği adam bu derede can verecekti. Zalim eller acımasızca atmıştı azgın sulara.

-Demek nişanlandınız Talhayla.

Sanem'in bu sorusu. Esma'yı daldığı düşüncelerden çekip almıştı.

-Evet dedi ve yüzünde tebessüm belirdi.

Sanem biraz asabileşti.
-Demek o kadar zaman sonra geldin ve aldın onu.

Esma Sanemin değişen ses tonu ve yüzünün gerilmesine bir anlam verememişti. Bozuntuya vermeden:

-Kaderimiz birmis demek.

Sanem biraz daha gerildi. Sinirini artık açık açık belli ediyordu.

-Ben onca zaman uğraşıp didineyim. Sen gel Talha'yı al. Öyle mi?!
-Sanem sen ne diyorsun?Anlamıyorum seni.
-Ben onun gönlüne girebilmek için yıllarca uğraştım bir kere dönüp bana bakmadı. Ama sen bir kaç ayda onu benden aldın.
-Sanem sen..
-Evet onu seviyorum. Hemde senden çok seviyorum.
-O benim nişanlim. En yakın arkadaşına nasıl böyle birşey dersin. Ben gidiyorum!

Esma öfkeyle oturduğ yerden kalktı. Tam gidiyorduki Sanem Esma'nın kolundan tuttu.

-O benim olacak!

-Sen... Sen delirmişsin! Bırak kolumu ve bir daha karşıma çıkma!

-Merak etme. Sadece benim değil bir daha kimsenin yüzünü göremeyeceksin!

-Ne?

Esma sözünü daha bitirmeden İzzet ve iki adamı saklandığı yerlerden çıktılar

***

İki gün önce

Sanem Talha ve Esma'nın nişanlandığını duyunca öfkesinden deliye dönmüştü. Soluğu ise İzzetin yanında aldı. İzzetin de yüzü asık ve öfkeliydi.

-Demek sende haberi aldın İzzet.

İzzet ters ters Sanem'e baktı.

-Ne yapacağız şimdi diye söze devam etti.

İzzet yine cevap vermedi. Sadece bakıyordu.
Sanem sustu izzete baktı anlamaya çalışıyordu. Biraz daha vakit geçmişti Saniye ise bir evin köşesinden koşar adımlarla geldi. Saniye gelince İzzet de hareketlendi.

-Beni çağırmışsın İzzet.
-Bir iş yapacağız sana vereceğim görevler var.

Saniye paranın kokusunu almıştı. Pis bir gülümseme oluştu yüzünde.

-Neymiş bu iş.
-Esmayi kaçıracağım. Şehire götürüp nikah kıyacağım. Sende benimle severek kaçtığını, Talha'yla evlenmek istemediğini köye yayacaksın.

-Olur ama bu iş öyle bir kaç kuruşla olmaz.
-Sen merak etme bu iş olsun seni paraya boğacağım!
Dedi ve cebinden bir tomar para çıkardı. "Şimdilik bununla idare et. Nikah kıyıp geldiğimde bundan daha fazlasını alacaksın.

YANGINHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin