4.BÖLÜM: DOĞUM GÜNÜ

109K 4.2K 234
                                    

Bölüm Şarkısı: Melike Şahin / Deli Kan

İyi okumalar. 

İnsan hayatı boyunca acı ve tatlı günler geçirirdi. İyi günlerde iyilikleri birbirleriyle paylaşmak, kötü günlerinde ise zorluklarla savaşmak için bir dayanak isterdi. Arkadaş, herkesin hayatında gerekli olan; sınıfta, sokakta ve birçok yerde bizleri destekleyen kimi zaman yanımızda olup kimi zaman çok uzaklarda bulunan kişilerdi.

Arkadaşlık, dostluk bambaşkaydı. Her şeyden önce aileydi. Kimi zaman anne, kimi zaman baba, kimi zaman da kardeşti.

Sibel'in doğum günü için Okan abinin kafesini süslerken hepimizin heyecanı yüzlerimizden okunuyordu. Kendi aramızda bir organizasyon yaptığımız için kafenin küçük bir bölümünü işgal etmiştik. Hepimiz bugün için özenle hazırlanmıştık. İrem; beyaz, yarım kollu, önü düğme detaylı bir bluz giyerken altına kot şort giymişti ve yine o topuklu sandaletleri ayağındaydı. Sıla; beyaz, omuzları açık üst tercih ederken altına da nar çiçeği renginde çiçekli eteğini giymişti. Bende beyaz yüksek bel pantolon ve haki yeşili askılı şifon bluzumu giymiştim ve kesinlikle emin olduğum bir şey vardı ki hepimizin yüzünde bir kiloya yakın boya vardı.

 Bende beyaz yüksek bel pantolon ve haki yeşili askılı şifon bluzumu giymiştim ve kesinlikle emin olduğum bir şey vardı ki hepimizin yüzünde bir kiloya yakın boya vardı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

''Bende artık ne nefes ne de ciğer kaldı.''

İrem son balonu da şişirip bir köşeye fırlatırken bende iyi ki doğdun yazısını Sıla'yla beraber duvara yapıştırmaya çalışıyordum. Sonunda yapıştırdığımızda derin bir nefes aldık.

''Ne zaman çağıralım?''

Sıla'nın sorduğu soruyla ben saate bakarken, İrem etrafa baktı. Her şey tamamdı ve saat ikiydi. Artık Sibel'i çağırmanın vakti gelmişti.

Sıla, Sibel'i ararken yanımıza gelen Okan abiye gülümsedim. Okan abi etrafı süzüp ıslık çalarken, ''Eksik ya da yapabileceğim bir şey var mı?'' diye sordu. İrem sonunda yapıştığı sandalyeden kalkıp yanımıza geldiğinde, ''Sağ ol abi zaten bütün bu süsleri sen verdin. Her şey artık tam ve eksiksiz.'' dedi.

Okan abi gülümseyip başını sallarken, ''Yine de bir dilim pastanızdan isterim.'' dedi.

Sıla, Okan abinin yanına gelip koluna girerken, ''Size ayrı pasta yaptım abiciğim. Sizleri asla atlayamazdım.'' dedi.

Okan abi Sıla'nın saçlarını karıştırırken, bizimki elinden kaçmaya çalışıyordu.

Okan abi ve Ömer abi süt kardeşiydi ve aileleri arasında ciddi şekilde güçlü bir bağ vardı. Fakat Okan abinin son 4-5 senedir İpek abladan dolayı Ömer abiyle görüşmediğini biliyordum. Hepsinin dostluğuna büyük vurgun olmuştu bu olay.

''Geliyor mu?''

İrem'in sorusuyla Sıla ve Okan abi birbirleriyle uğraşmayı bıraktı. Sıla başını sallarken, ''10 dakikaya burada olur.'' dedi. Hepimiz yerlerimize geçerken Okan abi, ''Ben birazdan uğrarım.'' deyip ortalıktan kayboldu. Çalışanlardan biri pastayı getirdiğinde süslediğimiz masaya özenle pastayı yerleştirdik. İrem'in gözü camdayken, mumları ve maytapları pastaya yerleştirdim. Sıla pasta konusunda mükemmel bir iş çıkarmıştı. Gittiği kursun hakkını fazlasıyla vermişti. Yanına da cupcakeleri koyduğumda annelerimizin yaptığı börek ve sarmalar da masaya gelmişti.

KALBİM SENİNLE (Bir Mahalle Aşkı Serisi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin