"Ne yapıcaz. Planı uygulamaya başlayalım mı?"
".......'' cevap vermemiştim ama doğukan benim basimi omzuna yaslamamı saglamisti. Bir kolunu omzuma atmisti. Boşta kalan diğer eliyle de elimi tutmuştu.
"Bakıyormu?"
"Bakmaz mı hiç. Bence bu plan işe yardı bile seren."
"Nerden biliyorsun?"
"Caneri görmen lazım. Nasıl bakıyo."
"Nasıl bakıyo?"
"Beni öldürecek seni yiyecek gibi"
"Salak mısın? İkimizede mi ayrı ayrı bakıyor"
"Sen suus. Eminim plan işe yaradı."
"Acaba müdür ne diyor anneme"
"Bilmiyorum ama canerin babası müdürün odasına girdi."
"Caner?"
"O da kapının önünde bize bakıyor. Bir yandan da biriyle konuşuyor"
"Biriyle dediğin meltem oluyor"
"Evet. Owww"
"Noldu?"
"Kalk kalk annemler çıktı" Hemen ayağa kalktım. Annemde bana doğru geliyordu. Hayret sinirli durmuyordu. Neden acaba?
"Hadi oğlum"
"Anne"
"Hadi doğukan." bende anneme bakıyordum. Annemse bana göz kırpmıştı. İnanmıyorum.
"Ayla teyze ben sizi eve bırakırım. Hem serenin bavulu var zaten"
"Olur yavrum" dogukanla ben arkada annemlerde tam önümüzdeydi.
"Ne dedi acaba?"
"Bilmiyorum ama kızmadılar. Önemli olanda bu değil zaten." diyip elimi tuttu. Neden tuttuğunu anlıyordum. Şu an tam da canerin önünden geçiyorduk. Caner dahil herkes bize bakıyordu.
Caneri tam anlamıyla sinirlendirdik. Dogukana bakıp iç geçirdim. O ise gülüyordu. Okuldan dışarı çıkınca elini geri çektim. Bu kadar yeter bakışı atınca oda anlamış olacak ki bana göz kırpmıştı. Arabaya yaklaşınca ayrılıp yerlerimize oturmuştuk.......
Eve girince ilk işim duş almak olmuştu. Duşa girmeden önce kıyafetlerimi ayarladım. Duştan çıkınca giyinip kendimi yatağa bıraktım. Telefona gelen mesajların sesiyle yatakta oturur pozisyona geçtim. Gelen mesajlar buseden, birsenden, Neslihan ve melikedendi. Hemen okumaya başladım
Birsen.. Oha kızım nerelerdesin?
..Annen okulda
.. Oha doğukanla mi kactiniz
.. Yuh kızım el ele bune samimiyet bizim haberimiz yok vala kızdım sana. Küstüm
Buse.. Kızım çok kotu şeyler oldu. Aç şu telefonu
..tamam ya verme cevap.
Neslihan.. Seni öldürmemi mi istiyorsun. Nerdesin?
..mal kız aç şu telefonu ve hemen beni ara. Neler çeviriyorsun sen.
.. Okul doğukanla seni konuşuyor nerdesin!!!!!!
Melike..Arıyoruz seni her yerde. Bir bakıyoruz ki doğukanla el ele. Oh kızım ohh.
..Konuşma bizimle....!!!!
Şu mesajları da okudumya başka şey istemiyorum artık. Bu neydi ya böyle. Bu mesajları okurken kahkalar atıyordum. Nasıl da merak etmişler ya. Hemen birsen, buse, neslihan,melikenin bulunduğu bir grup açtım skypeden. Ayrı ayrı cevap vermek çok zor geliyordu
"Ayy siz beni merakta mı edersiniz canlarım benim."
Bu mesajı yazdiktan sonra gruba isim düşündüm ve "BEYİNDEN ERORLULAR" koymayı düşündüm. Bizim gibi delilere en çok bu yakışırdı. Ben isimi değiştirirken bir mesaj gelmişti. Tekrar skype dönüp kimden geldiğine baktım. Kim olabilir tabiki de en asabi kızımız neslihan dan
"Mal kafalı çocuk. Ne oldu? Nerdesin hayvan!!"
"Aaaa hayvan kelimesini size yakıştıramadım neslihan hanım"
"Boşver yakışmasın. Bu gün o gördüklerimiz neydi?"
"Haa o meselemi"
"Eveeeeeet!!!!!!"
"Yarın buluşalım. Hepinize anlatirim"
"İyi olur valla cicim" cevap vermeden bilgisayarı kapadım. Kendimi yumuşacık yorganıma ve yastığa bıraktim...........
Sabah herkesin yüzüne vuran güneş ışığı bir tek bana mı olmuyordu. Zaten odam güneş gören bir yerde değil. Ben karanlığı daha çok severim. Üstüme okul formalarını giyip aşağı kahvaltıya indim. Anneme dün müdürün ne dediğini sormamıştım. Sormakta istemiyordum. Bana kızmadığına göre kötü şeyler söylememiş
"Günaydın ablacım"
"Günaydın bebeğim. Sen neden erken kalktın?"
"Seni uğurlamak istedim"
"Bitanem benim sağol. Hadi git yat. Ben zaten erken kalktım Annende kahvaltıyı hazırlamasın, zaten hazırlamamış"
"Hala uyuyorlar"
"Hadi ben çıktım. Sende doğru yatağa" Yürümek bana iyi gelecekti. Bir yandan kulaklıkla da müzik dinliyordum. Bana huzur veren şeylerden biriydi müzik. Telefonuma gelen mesaj sesiyle durdum. Gelen mesaj canerdendi. Hala unutamamışım numarasını belli.
"Neden yapıyorsun?" neyi neden yapıyorum ki acaba. Neler düşünüyor kim bilir. Yine bir mesaj gelmişti.
"Dur. Etrafına bir bak" ne alaka şimdi ne diyor bu. Dediğini yaptım. Durup etrafına baktım. Sabahın erken saatleri olduğu için, İşine yetişmeye çalışan insanlar vardı.yine ve yine mesaj gelmişti.
"Baktın. Biliyorum. Beni görmedin herzaman ki gibi."
Saçma sapan mesajlar atıyordu. Kesin alkollüydü. Yürümeye devam ettim. Ama yanımda bi araba durmuştu. Bende tanımadığım için adımlarımı hızlandırdım.
"Seren!" bu ses. Caner.... Hemen geri döndüm. Bana doğru geliyordu.
"Şimdi görüyormusun beni ha?"
"Ne diyorsun sen"
"Bak bana bi bak!"
"Sarhoşsun sen!"
"Gel benimle"
"Nereye.... Bırak beni. Ya bırak.... Lütfen yaaaa!"
"Bin şu arabaya"
"Binmem"
"Bin dedim"
"Binmem dedim. Bırak kolumu. Bırakk!"
"Sana zor kullanamam biliyorsun, kullandırtma bana"
"Kullansana hadi. Kır kalbimi.. Canımı yak." beni kafamdan tutup arabanın içine binmeye zorlamıştı. Sonra da arka cebinden bir kelepçe çıkardı. Birini bileğime diğerini de kapının koluna taktı. Bende hiç ses çıkarmamıştım. Oda gelip yerini alınca eğilip benim emniyet kemerimi taktı sonra da kendininkini. Çenemi sıktım. Yol boyunca konuşmayacaktım. Ama sarhoştu. Ya arabayı düzgün kullanamazsa.
"Seviyor musun?"
"......."
"Bana cevap ver"
"......."
"İyi o zaman zor kullanırım"
"Kullan" bu dediğimden sonra arabayı son sürat kullanmaya başlamıştı.
"Ne yapıyorsun sen"
"Sen söyle
"Ne bileyim. Yavaşla "
"Başka şeyler söyle"
"Ne diyeyim ne ne ne. Ne istiyorsun ha ne istiyorsun"
"Sevdiğini söyle mesala"
"Sevmiyorum"
"Sana sevdiğini şöyle dedim. Sevmediğini değil!!"
"Sevmiyorum"
"Yaa demek bana aşıksın. Hayransın bana. Bensiz yapamıyorsun öyle mi?"
"Hayır. Tam tersi. Sana sinir oluyorum. Hayranın da değilim. Seni sevmiyorum. Sensiz çok da güzel yapabiliyorum. Sen nesin ki benim için?" bu son söylediğime bayağı kızmıştı. Direksiyonu sıkmaya başlamıştı.
"Kendine gel. Şu arabayı da düzgün kullan korkuyorum." trafik yoktu artık toprak bir yola girmiştik. Beni nereye götürdüğünü hala bilmiyordum. Ama tek bildiğim arabanın hala çok hızlı olmasıydı
"Sen kendine gel önce"
"Ben kendimdeyim zaten. Nereye gittiğin belli değil. Sarhoşsun. Tehlikelisin sen. Gözü dönmüş salağın teki. Beni zor kullanarak mı elde edeceksin. Kesin şimdi beni bir eve götüreceksin, zorla tecavüz edeceksin belki de ama beni tam anlamıyla kaybedeceksin. Sen benimle yapamazsın. Ben sana göre bayağı büyüğüm. Sen beni taşıyamazsın. Ben seninle olamam. Ben sana bakmam zaten. Sen serserinin tekisin. Oysa doğukan öyle deği-"
"Kapa çeneni!!"
"Susturamazsın beni." şu an gözlerinden ateşler fışkırıyordu. Sonumuz kötü olcaktı. Gözlerim hala ondaydı. Bi anda yoldan çıktığımızın çalılıklara doğru gittiğimizi fark ettim.
"Nereye gidiyorsun. Kendine gel kaza yapıcaz" caner kendinde değildi. Direksiyonu tutmayı bırakmıştı. Bende hıçkırarak ağlıyordum. Tek elimle direksiyonu tutmaya çalıştım ama yapamıyordum. Gaz takılı kalmıştı. Caner ise bana bakıyordu. Kendinde değildi. Yüzüne bir iki tokat vurdum. Ama kendine gelmiyordu. Gözünden bir damla yaş dökülmüştü. Bana biraz daha yaklaşıp elimi tuttu
"Feyza seni bekliyor. Seni ona götüreceğime söz vermiştim. Ama olmuyor. Yapamıyorum. Seni.... Seni çok seviyorum.". Öleceksek bile beraber ölecektik. Yüzüne bir gülümseme gelmişti. Ellerini daha da sıkı tutuyordum.Bu kelimelerden sonra ona yaklaşıp dudaklarına bir buse koydum.
"Bende seni sevi------"Arkadaşlar yorumlarınızı ve votelerinizi bekliyorum....😁😀😍😚😘😉😉😉😉
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖLÜMSÜZ KELEBEK
Teen Fictionİstem dışı gelişen bir tanışma. Bu tanışmadan doğan komik bir aşk hikayesi. Bir erkeğin kız kardeşine nasıl aşık oluşu?? Ya bu bir benzerlikse? Bu benzerlikler kötü sonuçları da beraberinde getirirse? Bir kız nasıl engel olabilir ki sevdiğine? Sus...