2.6

2.2K 190 11
                                    

Chang Kyun değerlendirme saatinden bir saat önce hazırlanıp odanın önüne gitti.

Kahvaltı bile yapmadan kapının önüne bağdaş kurup oturdu. Umrunda olan tek şey Min A'nın sesini dinleyecek olmasıydı.

Başını ve sırtını oturduğu duvara yasladı ve kulaklığını takıp huzur bulduğu sesin kulaklarına dolmasını sağladı.

Bir süre sonra omzuna dokunan elle gözlerini araladı. Gözlerini yeni açtığı için bulanık görse dr kırmızı saçlarından kim olduğunu tahmin etmek zor olmadı "Hadi kalk seni küçük aşık. Sabahın köründe kalkıp gelmene gerek yoktu. Ayrıca yanlış yerde bekliyorsun"

Şaşırdı "Ne? Nasıl olur? Sabahtan beri burda bekliyorum"

Joo Heon küçüğünü kolundan tutarak kaldırdı ve doğru tarafa götürdü "Bende neden gelmedin diye seni arıyordum zaten"

Chang Kyun yavaş yavaş müzik sesini duymaya başladığında heyecanına engel olamadı.

Joo Heon "Geldik" dedi ve Chang Kyun'u bir adım daha öne iterek daha iyi görmesini sağladı.

Chang Kyun tüm hücreleriyle kızın sesine odaklandı.

Min A kendi kısmına gelmeden önce cam kapının önünü yokladığında Chang Kyun'u gördü. Ikisi de yüzlerini ele geçiren gülümsemelerine engel olamıyorlardı.

Hemen ardından Chang Kyun gözlerini kapatarak sese odaklandı Min A ise elinden geldiğince iyi söylemeye çalıştı.

Müzik sesi kesildiğinde Chang Kyun elinde hissettiği minik elle gözlerini araladı. Etrafta tek bir ses yoktu.

"Min A" dedi Chang Kyun sadece.
Kız gülümsemekle yetinirken etrafındakileri umursamadı ve arka tarafa ilerledi. Ortam gayet sessizdi fakat Min A sessizlikten çok tenhalık istiyordu.

Kimsenin olmadığı bir yere geldiklerinde Min A genç oğlanın elini bıraktı "Geldiğin için teşekkür ederim"

Chang Kyun ellerini uzun siyah ceketinin ceplerine koydu. Bugün saçlarına her zamankinden fazla özen göstermişti ve her zamankinden daha fazla göze çarpıcı duruyordu.

Omuz silkti "Çünkü sen istedin"

Min A etrafta birilerinin olup olmadığını kontrol etti ve ardından dudaklarını araladı "Şey ben aslında düşündüm de...yani kızlarla konuşuyorduk ve senin çok tatlı olduğunu söylediler" soluklandı ve devam.etti "Seni kıskandığımı hissettim. Aslında bu birkaç gündür böyle. Bende anlam veremiyorum"

Chang Kyun'un yüzündeki gülümseme artarken kız devam etti "Bende düşündüm ki-"

Genç oğlan atladı "Benden hoşlandığını mı düşündün?"

Min A yüzüne hücum eden sıcaklıkla utandığını hissetti ve kollarını göğsünde birleştirdi "Değerlendirmeler sırasında herkes bizi sadece izliyordu sen ise bir saniye bile bizi izlemedin. Sadece dinledin. Ve bilmiyorum bu hoşuma gitti. Onun öncesinde ise belime gömlek bağlaman falan, kızların biz dans ederken odaya geldiğin gün hakkında konuşmalarını falan da düşününce sanırım senden hoşlandığımı düşündüm" lafını bitirdiğinde başını kaldırıp bu boş alana geldiklerinden beri ilk defa yüzüne baktı.

Chang Kyun elerini uzatıp kızın omzuna dökülen siyah saçlarına elledi. Yumuşacıklardı.

Min A daha fazla dayanamayacağını düşünerek parmak uçlarında kalktı ve karşısındaki pürüzsüz yüze bir öpücük kondurdu. Ve hemen ardından birkaç adım geriledi.

Ikisi de heyecan ve utançtan bir çift domatese dönüşürken "Sonra görüşürüz" diyen Min A ve yine kızın gidişini izleyen Chang Kyun oldu.

***

Bu fic artık bok olma yolunda ilerliyor. Istediğim gibi birşey olmadı ama silmeyi düşünmüyorum.

Birdahaki bölüm final olur büyük ihtimalle.

Kendinize iyi bakın, sizi seviyorum

***

I.M Perfect | changkyun ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin