Merhaba arkadaşlar, okuyanlardan oy konusunda hassasiyet bekliyorum, emeğe saygımız olsun değil mi? Tek yapacağınız oy vermek! Yorum yapılmıyor, birkaç kişi dışında -ki onlara çok teşekkür ederim, bari oy verin. Özelden yazdığınız güzel mesajlar elbette moral verici ama sözlerinizi hikayenin altında yorum olarak görmek beni daha mutlu ederdi :))) Keyifli okumalar dilerim.
Babasının cinayetini düşündüğünde eskisi gibi içini nefret kaplamıyordu artık. Geçen zaman içinde acısının ateşi küllenmiş, için için yanmaktaydı, daha soğukkanlı bakabiliyordu. Olayın ardından ilk düşüncesi bunu yapanlara hesap sormak hatta onlara babasıyla aynı akibeti yaşatmak olmuştu. Adına kan davası, intikam alma veya hesaplaşma denilsin fark etmezdi onun için, sadece onlara bu yapanların yanına kalmasını istemiyordu.
Mehmet beyin ölmeden önce korumalığını yapan Kadir' in adamlarına yaptırdığı araştırma neticesinde, cinayette Kenan' ın parmağı olduğu belli olmuştu. Gökalp cinayetin emrini veren kişinin Kenan olduğunu öğrendiği sıralarda; adam, cenazeden sonra evlerine gelerek annesi ve ablasına taziyelerini sunacak kadar yüzsüzdü. Sonrasında sırra kadem basan adam, işlerini tamamen görünmez bir şekilde yürütmeye başlamıştı.
Ellerini sıkıca yumruk yaptığını, avcuna baskı yapan tırnaklarının acısı ile anladı Gökalp, zorlanarak yumruğunu gevşetti. Kötü anılar su yüzüne çıktıkça kalbindeki karanlık ruhuna taşıyor, bu kadar zaman hala babasının katiline yaklaşamamış olduğu gerçeğini içine sindiremiyordu.
Babalarının ölümü üzerine Gökalp babasının işlerinin karanlık tarafı hakkında üstünkörü de olsa biraz bilgi vermişti ablasına, bir şekilde kulağına gideceğine ondan öğrenmesi daha iyiydi. Kız duyduklarından memnun olmamış ama babasının acısı nedeniyle fazla da sorgulamamıştı. Sonrasında da olaya aklıselim bir şekilde yaklaşan Gökçe, Gökalp ile konuşmuş; yapmaları gereken şeyler hakkında net bir sonuca varamamışlardı. Ablası taşımacılık işini bırakma konusuna kesin olmasa da olumsuz yanıt vermişti. Ablası, işlerin Mehmet beyin bağlantıları nedeniyle bu hale geldiğini, ikisi de kararlı olursa kaçakçılık işine bulaşmadan şirketin devam edebileceğine inanıyordu. Ailesinin tam desteği olmadan kendi başına böyle bir değişim yapmayı düşünmeyen genç adam bir süre işlerin seyrini yavaşlattı. Mehmet beyin ölümünün üzerine zaten polis aileyi izlemeye almıştı, bu nedenle kimse onlarla illegal işler yapmak için bir girişimde bulunmuyordu.
Kenan' a ulaşma çabaları sonuçsuz kaldıkça Gökalp farklı bir yol denemesi gerektiğini düşünmeye başladı. Babasının ölümü ile şirketin iş sahasını değiştirmesinin Kenan'ın dikkatini çekeceğini; hatta adama, ölüm emrini onun verdiğinin farkına olduğunu ifşa edeceğini düşünüyordu. İntikam için bu işe bir süre daha devam etmeye karar verdi, eskisi gibi illegal sevkiyat yapmıyorlar ama bağlantılarını tamamen koparmıyorlardı.
Araba eve yaklaşmıştı ama genç adamın ruh hali içler acısıydı, bu halde annesiyle yüzleşmek istemiyordu. Kadına karşı Eda' yı savunmaktan yorulmuştu zaten, birde kendi pişmanlıklarını onun gözlerinde görmeyi istemiyordu. Yan gözle Gökçe' ye baktı, o da kaşlarını çatmış yola bakıyordu. Aklından benzer düşünceler geçtiği belliydi.
Eve geldiklerinde anneleri salonda bekliyordu onları, kadın biraz daha sakin görünüyordu. Kavga etmek istemediği onun da her halinden belliydi, oğluna Eda konusu ile ilgili sadece "Babanın hatalarını tekrarlama, hırsların için hem kendini hem de bizi mahvetme" demekle yetindi. Genç adam ona itiraz etmeyi 'kendisinde babasının para hırsının olmadığını' söylemek istiyordu ama tartışmaya başlamamak adına sessiz kaldı.
Akşamın ilerleyen saatlerinde Gökalp izin isteyerek odasına geçti. Odaya girdiğinde telefonunun hala sessizde olduğu aklına geldi ve kontrol etti. Eda' den gelen iki çağrı vardı. Saate baktı, on biri biraz geçiyordu, kız arayalı fazla olmamıştı. Eda eve gitmiş, pembe pijamalarını giymiş ve gece kulübünde yaptıklarını anlatmak için onu aramış olmalıydı. Kızın gevezeliğini çekecek halde olmadığından kızı aramak yerine 'İyi geceler canım' diye mesaj gönderdikten sonra duş almaya banyoya gitti. Odaya döndüğünde onu çalan telefon zili karşıladı, ekranda Eda' nın adı yanıp sönüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yanlış Hesap
General FictionKalpte taşınan nefret bir gün sevgiye dönüşürse... İhtiyacı olan mutluluğu, en büyük düşmanı sayesinde elde edebilecekse... Kimin kime ihanetidir bu? Ya da en çok sevilen, bir gün düşmana dönüşürse... Ve sevmekten de vaz geçmemişse... Yine de... Aff...