Bölümün şarkısı; ED SHEERAN - GIVE ME LOVE ve EMRE AYDIN BELKİ BİR GÜN ÖZLERSİN
Multi-Dolunay
Ha yazım hataları olabilir tatilde olduğum için telefondan yazdım. Ve bölümün sonu dışında hiç içime sinmedi. Bence bölümün sonunu seveceksiniz sjsjsj Şimdi gider bölümün sonunu okursanız olmaz, sakın.
◇◆◇Yılbaşı 15.bölüm◆◇◆
Bacağımı aşağı yukarı hareket etirirken alt dudağımı ısırdım. Hangisi daha kötüydü bilmiyorum karakolda olmak mı yoksa babamın bizi almaya gelmesi mi ?
Gece ve Rüzgar 18 yaşından büyüklerdi bu yüzden onlar için değil bizim için aranmıştı. Duman tam 18 yaşındaydı fakat doldurması gerektiği için babası aranmıştı ve bu yüzden büyük bir olay yarattı. Babasıyla sorunları vardı ve böyle olaylarda onu genelde Rüzgar alıyordu ama gel gör ki o da buradaydı.
Babamın vereceği büyük tepkiyi merak ediyordum. Tahminen bana daha çok kızacaktı çünkü polis bey amca "Kızınız Dolunayı karakoldan almanız lazım." Demişti,pardon da büyük kızı Gece burada değil miydi? Nasıl iş amık ?...
İş demişken Kerim Öztürk hapse atılmıştı ve Alp'te yardım ettiği için kefaleti ödene kadar burada kalacaktı. Duman da her zaman ki Duman olup Alp hapse girerken el hareketi çekip "Seni özleyeceğim piç yavrusu demişti. ".
Ama benim asıl merak ettiğim konu İstanbul ve Bora ne yapacaktı, ikisinin de ailesi şu an yurt dışındaydı ve 1 ocakta döneceklerdi. Yani İstanbul öyle söylemişti.Ah annem öğrenince çok sinirlenecekti. Ama bi saniye belki babama sinirlenir ve beni İzmir'e geri götürürdü. Ama nedense eskisi kadar İzmir'e dönmek istemiyordum buraya ve burada ki kişilere alışmıştım. İstanbul'a,Boraya, Rüzgara hatta Dumana bile.
Gözümü Dumana kaydırdığımda her zaman ki rahat oturuşuyla koltuğa yayılmıştı ve işaret parmağıyla kelepçesiyle oynuyordu. Evet ona kelepçe takmışlardı. Bence tasma taksalar daha doğru olurdu ama neyse.
Aslında burda ki adamlarla resmen kanka olmuştu. İlk geldiğimizde rahat tavrından ödün vermemişti ve aşırı rahat tavrıyla "Hadi bizi uğraştırmayın" falan demişti sonra bir tanesinden "Hadi bana bi bardak su getir." demişti.
Yani düşününce burdan çıkmayan biriydi ve burda ki herkes onu tanıyordu. Yani rahat davranması normaldi. Aslında normlade de çok rahat biriydi fakat bu konuyu anlatmak için fazla üşengeçtim ve Arslan Özsoy geliyordu.
Duman baygınlık iç çekip "Geciktin babalık. " diyip ayağa kalktı. Nasıl tutunmadan ayağa kalkmıştı ? Düşündüğüm şey...
Arslan bey kötü bakışlarını Dumandan ayırıp "Hemen geliyorum burda bekle"
"Gidebilseydim seni beklemezdim zaten."
İstanbul kafasını Boranın omuzundan çekip "Arslan amca." Dediğinde Arslan bey ona döndü "Şey bizim ailemiz bildiğin gibi şu an burda değil bizim de çıkmamızı sağlaya bilir misin ?"
"Tamam ben haledicem" diyip odaya girdi.
Karasoyun sahibi olan adamın böyle bir şeyle uğraşması sizce de komik değil miydi ?
İstanbul tekrar oturup kafasını yine Boranın omzuna koydu. Kıvanç ve ben neysem Bora ve İstanbul da oydu bu yüzden farklı bir anlam çıkarmıyorduk.
Bu sefer koridorda babamı gördüğümde tedirgin bir şekilde iç çektim. Kaliteli bir şekilde sıçmıştım. Hissediyordum,en içimde.
Gece hemen ayağa kalkıp babama yaklaştı "Baba..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sen ve Ben #Wattys2016-ASKIDA-
Teen FictionKüçük yaşta babası tarafından terk edilen bir kızın acılar içinde büyüdükten sonra babasının yanına taşınmasıyla başladı her şey... Dolunay yeni hayatına hazırlanmaya çalışırken, kendini tehlikeli ve karmaşık hayatı olan Dumanın hayatında bulur. Du...