Thomas her zamanki gibi okula gidip geliyordu. Günlerdir Chloe ona mesaj atmıyordu. Tam kendine iyi gelecek birini bulmuşken onu da kaybediyordu.
Beden eğitimindelerdi ve Thomas derse katılmamıştı. Her zamanki gibi. Soyunma odasında öylece bekliyordu. Ayağını yere vuruyor, tırnaklarını yiyordu. Sonunda dayanamayıp telefonunu açtı.
Thomas: Chloe, tamam.
Thomas: Sana söz veriyorum bir daha kendime zarar vermeyeceğim.
Endişeyle cevap beklemeye başladı. Karnının ağrıdığını hissetti. Birkaç saniye sonra cevap geldi.
Chloe: Üzgünüm sözüne güvenemiyorum.
Thomas: Ciddiyim. 2 gündür kendime bir şey yapmıyorum.
Chloe: Yapmayacaksın da.
Thomas: Uyuşturucuyu da bıraktım.
Chloe: Hala inanamıyorum.
Thomas: Sana söz veriyorum bir daha asla onlara elimi değmeyeceğim.
Thomas: Lütfen beni bırakma.
Thomas: Tam karayı görmüşken gemiyi batırmak istemiyorum.
Thomas: Bana yardımın olmadığını düşünerek hem hata yapıyor hem de doğru düşünmüş oluyorsun.
Thomas: Evet artık kendime zarar vermiyorum fakat başkası bana zarar veriyor.
Chloe: Ne demek başkası sana zarar veriyor, kim bu?
Thomas: Sensin Chloe. Sen bana zarar veriyorsun.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
lost souls // thomas sangster
Fanfictioniki kayıp ruh belki birlikte kendilerini bulabilirdi.