Bugün Thomas'ın gösteri günüydü. İkisininde küçük rolleri vardı ancak Chloe atılmıştı ve başrol çocuk sürekli provalara geç kaldığından başrole Thomas geçmişti.
Sosyal medyada herkes bu gösteriye gideceğini söylüyordu, bu Thomas'ı daha çok endişelendiriyordu ama Chloe'nin de burada olacağını bilmek onu rahatlatıyordu.
Chloe gösterinin olacağı yere gelip bir patlamış mısır aldı. Tam içeri geçecekken siyahlara bürünmüş iri yarı bir adam onu durdurdu.
"Biletinizi görebilir miyim?" Diye sordu adam.
"Bilet mi? Ne bileti?" Bilet alması gerektiğini bilmiyordu.
"Biletiniz olmadan sizi içeri alamam hanımefendi." Dedi adam. "Ama şuradan bilet alabilirsiniz."
Kız, adamın gösterdiği yere ilerledi. Sıra biraz vardı ama fazla uzun değildi. Chloe sıra beklerken kasada duran kadın camın önüne kocaman yazılarla süslenmiş bir karton koydu.
Biletler tükenmiştir.
Chloe şansına bir kez daha küfür etti. Küçük çantasından telefonunu çıkarıp Thomas'tan onu içeri almasını söyleyecekti ama telefonunu evde unuttuğunu farketti. Yapacağı bir şey olmadığını anladı ve parkta öylece oturdu.
O sırada Thomas gözleriyle bütün salonu taradı. Her koltuk dolmuştu ama Chloe yoktu. Gelmemişti. Üzülmüştü ama yapabileceği bir şey yoktu. Tek başınaydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
lost souls // thomas sangster
Fanfictioniki kayıp ruh belki birlikte kendilerini bulabilirdi.