Okula gitmek için taksi beklerken sanki Emre'nin değil benim kardeşim Lösemi olmuş gibi üzülüyordum. İçim yanıyordu. Emre'nin dağılmış hali gözlerimin önüne geliyor ve bu durum gözlerimin yanmasına sebep oluyordu. Kaşlarım çatık, gözlerim buğulu başımı yere eğmiş bekliyordum taksiyi. Aradığım taksi geldiğinde hareketlenince bitkin düşmüş olduğumu farkettim.
"Kızım bir derdin mi var?"
Taksicinin sorusuyla gözlerimden akan yaşı kontrol edemediğimi farkettim.
"Hayır amca" dedim bana baktığı aynadan amcaya bakarak.
"Allah şifa versin"
Beni hastanenin önünden aldığından dolayı bir hastadan dolayı üzgün olduğumu anlamıştı belliki.
"Amin. Teşekkür ederim amca"
Okula geldiğimizde parayı amcaya uzattım. Kapıyı açıp inerken
"Kızım dua et. Allah'a inanıyorsan ona dayan. Allah'a emanet ol" diyen amcanın sözleri tebessümüme neden olmuştu.
"Peki. Allah'a dayanacağız inşallah. Teşekkür ederim. Sende Allah'a emanetsin amca" diyerek amcaya el salladım.
Okula yürürken bir yandan gözlerimi siliyordum bir yandan amcanın sözlerini düşünüyordum. Gerçekten de Fatih için en etkili ilaç duaydı ve ben bunu yapabilirdim onun için.
---------
Sınıfın kapısının yanında yere çökmüş Emre ve ailesinin saadeti için dua ederken bir yandan da dersin bitmesini bekliyordum.
Karşımda duran bir çift ayağı farkettiğimde yavaşça kafamı kaldırdım.
Ali "Ne oldu sana?" derken yanıma çöktü.
"Sanane" dedim net bir şekilde.
"Bir yararım olabilecek bir şey mi?"
"Hayır"
"Peki öyleyse. Resim hocası bu kağıdı sana gönderdi" diyerek elindeki kağıdı bana uzattı.
Alıp baktığımda resim konuları olduğunu anladım.
-Merhamet
-Hüzün
-Umut
Üç konu da benim ruh halimde barındırdığım duygulardı. Ama ben bu konularda nasıl resim çizecektim?
"Görüşürüz Eda" deyip ayağa kalkan Ali'ye döndüm.
Bir şey dememeye karar vererek başımı yere eğdim. İçimden dua etmeye devam etmek istiyordum.
"Elimden bir şey gelmeyeceğine emin misin?"
Aklıma gelen fikirle başımı tekrar kaldırarak
"Dua eder misin?" dedim.
"Ne diyeyim?" diyerek kaşlarını kaldırdı Ali.
Ne diyecekti cidden?
"Allah Fatih'e şifa versin. Bunun için dua et"
"Peekii" dedi başını aşağı yukarı sallarken.
"Teşekkürler"
"Rica ederim"
Sınıfın kapısı açılıp hocanın çıktığını görünce sınıfa girip çantamı aldım.
Didem ve Şeyma ile göz göze geldim.
"Senin neyin var?" diyen Şeyma'ya
"Sonra konuşalım lütfen" diyerek elimi sallayıp sınıftan hızlıca çıktım.