Aşk öyle bir meyvedir ki, her mevsim yetişen kararında tüketildiğince kalp ve ruh sağlığına iyi gelir. Çoğu insan platonikte olsa bakmıştır onun tadına. Oysa ki marifet onu bir gurme gibi süzerek inceliklerini keşfedip ortaya dökmekten geçer. İnsanlara sorsanız aşkın meyvesi sizce nedir? Kimisi çilek kimisi vişne yada herhangi bir meyse. Bu birçok insanda öznel bir yargı olarak betimlenir. Halbuki aşkın esas meyvesi evli çiftlerin yuvalarına cennetten göç eden minik üyelerdir.
Evlilik aşkı öldürür diye bir söylenti var halkın dilinde bence çok saçma bir söylev. Elbette cicim ayları diye tabir ettiğimiz aylar geçtikten sonraki dönemde bu meyveden artık tat alamayan aşıklar , ilişkilerini limoniye çevirmeye alışkın oldukları bu dönemde fenomen oldu bu halk söyleşisi. Herşeyin bir kararı olduğu gibi sevgininde bir çıtası olmalıdır mutlaka. Bu çıtayı başımızı çarpacak kadar ne çok alçak tutmalıyız ne de hayatı lay lay lom yapıp uçacak kadar yüksek.
Ekmeğin ilk dilimlerine aşkın reçelini bol bol gelişi güzel sürersek sonraki dilimleri tatsız tuzsuz yemeye mahkum kalırız.Bunun sonucunda aşkın tadını kaçırmış oluruz ve evlilik aşkı öldürüyor bahanesiyle gezinir durur, evlenmek isteyen yeni gençlerin cesaretinide istemeden kırmış oluruz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Merhaba Güz
RomanceNasıl sevmiştim seni, nasıl güvenmiştim ah bir bilsen gidermiydin ki ? Binlerce hektar ormanı ateşe verecek kadar hainmiydi senin kalbin belirsiz. Yaşayarak silemiyorsam seni , yazarak öldüreceğim bitecek,sona ereceksin.
