Yaramaz

62 7 2
                                    

"O kız hemen buraya gelecek!Anladınız mı beni?"dedi,öfkesi gözlerinden fışkırıyordu.

"Arzu Hanım,eğer ölmek istiyorsanız onu hemen buraya getirtebilirim.Ancak ölmek istediğinizi sanmıyorum."diyen Fuat Bey,oturduğu sandalyeden kalktı.Arzu Hanım'a doğru gitti.Sinirliydi ama belli etmemeye çalışıyordu.

"O benim sevdiğim adamı öldürdü.Bende onu doğduğuna pişman etmeden hiçbir yere gitmiyorum."dedi,kendinden emindi.

"Ben sadece buranın ihtiyaçlarıyla sorumluyum.Sizin ölümünüz bana ve mevkîme bir zarar vermez.Bu yüzden onunla yapacağınız küçük bir görüşmeye hayır demeyeceğim."dedi,derin bir nefes verirken ekledi"Sizi onun odasına götüreceğim fakat,odadan çıkmak istediğiniz an bana bir işaret vermeniz yeterli."dedikten sonra odadan beraberce çıktılar.Fuat Bey önde,Arzu Hanım arkada koridorda yürümeye başladılar.

"Hadi bakalım Melisa,sen mi bana ben mi sana?"diyen Arzu Hanım'a karşılık Fuat Bey:

"Kafasız sersem."diye söylendi sessizce.Ancak Arzu bunu tam duymamış olacak:

"Ne dediniz?"

"Yok bir şey hanımefendi,kendi kendime mırıldanıyordum sadece."diye onu geçiştiren Fuat Bey,yanından geçen bir görevliye işaret çaktı.Onu götüreceği yer gizli bir yerdi nasıl olsa.Bunu ona hissettirmeden yapmalıydı.

Arzu,omzunda hissettiği acıyla çığlık attı.Bayıltıcıyı yemişti,kaba tabirle.Gözleri bulanıklaştı ve o karanlık boşluk...

*********

Her yeri ağrıyordu,en çokta başı.Gözleri bir süre daha bulanık kaldı,yavaşça kendine geliyordu.Doğruldu,inleyerek.

"Çok nazik bir kızmışsın."diyen sesin sahibini aradı gözleri.Etrafına öylece bakınan Arzu,Melisa'yı fark etmişti,dolabın yanına yaslanmış bir şekilde.Şaşkınlıkla:

"Sen?"dedi,Melisa'ya öylece bakarken.

"Evet,ben?"

"Sen bir can aldın.Hala bu kadar rahat olman garip."

"Evet,bir deliyi öldürdüm."

"Hayır,hayır.Aynı kişiden bahsetmiyoruz.Ben Burak'tan bahsediyorum."

"Eskiden kocammış,doktorumun dediğine göre."

"Siz o zaman hala evliydiniz!Ve sen,onu acımadan öldürdün!Halbuki ben onu,senin sevdiğinden daha çok sevmiştim.Onu ben hak etmiştim.Ancak,o seni tercih etti."

"Çok konuşuyorsun."

"Ben mi çok konuşuyorum?Konuşulması gereken bir konu var ve sen tek kelime etmiyorsun,ben mi çok konuşmuş oluyorum?Sana inana,-''

"Kes sesini!Ben iki kişiyi öldürdüm ve bir kişiyi yaraladım.Seni öldürmek o kadar zor olmaz."

"Seni zerre ciddiye alıyorsam,o da Burak yüzünden.O olmasa,onun intikamı beni ve içimdeki öfkemi körüklemese seninle işim olmaz!"

"Ne Burak'mış arkadaşım ya?Sen evlenseydin madem,engel mi vardı?"

"Evet,sen vardın!"

"İyi de ben hiç onunla güzel bir anımı hatırlamıyorum,demek ki onu hiç sevmemişim.O halde ben,sizin için hiç engel olmamışım.Niye hala konuşuyorsun?"derken Arzu'nun yanına gitti.

Arzu'nun içini bir korku kaplamıştı.Ayağa kalktı,otururken kendini güvende hissetmiyordu.

"Çok konuştuğumu söyleyip durma!Ben sana sormayacağım!"diye bağırdı.Melisa ani bir haraketle Arzu'yu yakasından tutup duvara çarptırdı.

Akıl OdasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin