Aslında söylediklerinin bir kısmı doğruydu. Beni son zamanlarda takıntı haline getirmişti ve manyaktı! Ancak bunları nasıl anneme söylerdi?
Annem açıklama beklercesine bana baktı.
"Anne, bana öyle bakma. Sana söyleyip seni telaşlandırmak istemedim."
"Yarın ilk iş okul idaresiyle konuşuyoruz."
Koray ile aynı anda "Olmaz!" dedik. Annem de kaşını kaldırdı.
"Burada senin hayatın söz konusu Leyla! Ay-"
Durumu kurtarmam lazımdı. Gülmeye başladım.
"Anneciğim, şakadan da anlamıyorsun. Tamam pek iyi bir şaka olduğu söylenemez ama-"
"Şaka mı!"
Annem montunu alıp kapıyı açtı.
"Bu akşam beni bekleme Leyla. Arkadaşımda kalacağım. Bir daha da bana böyle şakalar yapmayacaksın!"
Kapıyı çarptı ve gitti.
*
"Koray, hadi evine git."
"Niye?"
"Saat geç oldu."
"Gitmeyeceğim."
"Koray çıkar mısın?"
"Sevgilin değil miyim Leyla? Burası benim de evim sayılır."
"Koray, gıcıklığın sırası değil. Çıkar mısın artık evimden?"
Koltuğa oturup "Çıkmıyorum." dedi.
"Çık Koray!"
"Ya evime gitmeye üşeniyor olamaz mıyım? Ne var sanki bu gece kalsam?"
"Kalamazsın dedim Koray ya! Zorlama!"
"Ben de kalacağım dedim Leyla! Asıl sen zorlama!"
Tamam... Bu iş böyle olmayacak galiba...
"Peki Koray, kal. Ancak bir şartım var; salonda yatacaksın!"
"Ben diyorum ki-"
"Koray! Şansını fazla zorluyorsun!"
"Tamam tamam. Salonda yatacağım."
*
"Leyla! Uyan!"
Gözlerime inanamıyordum. Bu sofrayı Koray mı hazırlamıştı?
"Koray, doğru söyle, kim geldi evime de bu kahvaltıyı hazırladı?"
"Ben."
"Şaka?"
"Hayır, değil."
"O zaman ellerine sağlık. Ben başlıyorum."
Kahvaltı sonrası okula gittik ve sınıflarımıza çıktık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Var Mısın Iddiaya?
RomanceVAR MISIN IDDIAYA? Hayatını insanlarla iddiaya girip onların hayatını mahvetmeye adamış bir adam olan Özgür... Kendi halinde, dersleriyle meşgul olan Leyla... Ve tek önemsediği kız kardeşi olan Koray... Ya Özgür'ün sonraki kurbanları Leyla ve Koray...