Çocukluk Aşkı (4.Bölüm)

258 12 1
                                    

Koridordan gelen seslerle uyandım.

"Koray Bey?"

Bey demişti. Ama saygı, resmiyet anlamında değil, resmen dalga geçiyordu!

"Ne istiyorsun Emre?"

"Sakin ol kuzen. Sadece tanışmak istiyorum."

Kuzen mi? Bunlar ailece psikopat! Kim gelirdi böyle bir eve?

"Tanışamazsın."

"O olay 3 sene önce olmuştu Koray, bence artık unutmalısın. Değil mi?"

"Kız arkadaşımı öldürdüğünü mü?"

Bu duyduğum şeyle iyice kapıdan uzaklaşmıştım. Koray rolden de olsa beni de kız arkadaşı yapmak istiyordu. Ama ben ölmek istemiyordum ki!

"Ayrılmıştınız! Ayrıca onu ben öldürmedim! Bunu sen de biliyorsun Koray! Elif'in ölümü benim suçum değildi!"

"Senin suçun değildi, öyle mi? Zaten o bıçağı onun tam kalbine saplayan da sen değildin!"

"Sen sadece geldiğinde gördüğün kadarını biliyorsun! O intihar etmişti! Mutfakta sen yoktun. Film seçmeye gitmiştin. Döndüğünde ise beni sorumlu tutmuştun!"

"Onu sen öldürdün Emre! O intihar etmezdi! Bana o kadar değer vermiyordu bile!"

"Sana ne kadar aşıktı bilmiyor muydun?"

"Emre, o bana asla aşık olmadı. Bana aşık olacak bir kalbi bile yoktu."

"Ne diyorsun oğlum?"

"Onun bir karakteri yoktu demeye çalışıyorum Emre! Ayrıldıktan sonra arkadaş kalmak-"

"Kalamadı işte! Ona her gün aşkım demeni beklerken senin ona kanka demene dayanamadı! Ve gitti..."

O sırada duyduğum sesten Koray'ın Emre'ye vurduğunu duydum. Kapı deliğinden baktığımda Koray'ın küfrederek Emre'yi dövdüğünü gördüm.

Ağzım kapalıydı. Bağıramazdım da! Nasıl ayıracaktım bu ikisini!

Aklıma gelen fikirle kapıya kafa attım ve kapı Koray Tarafından açıldı. Şu anda başım öyle ağrıyordu ki... Kavgayı ayırmaya çalışırken sanırım biraz sert vurmuştum kafamı. Ağzımdaki bandı çıkardı Koray.

"İyi misin Leyla!"

"Iyiyim. Sadece biraz başım döndü."

"Sen bana lazımsın. Yani sakın ölme, yoksa seni öldürürüm."

"Koray, kafayı çarpan benim, saçmalayan sensin. Sen de mi çarptın yoksa kafanı? Ay kıyamam. Buz fa-"

"Sus Leyla!"

"Tamam be. Susuyorum."

Kafamı kaldırdığımda şaşkınlığıma engel olamadım.

"Emre?"

"Leyla? Sen ne yapıyorsun burada?"

Gözlerimle Koray'ı işaret ettim. Koray bir bana bir Emre'ye baktı ve konuştu;

"Emre? Leyla? Siz nereden tanışıyorsunuz?"

"Koray hatırlamıyor musun? Leyla eskiden bizim yazlıktaydı. Ben de ondan hoşlanıyordum. Hatta söylediğim zaman o da benden hoşlandığını söylemişti ya 1. sınıftayken? 10 yaşındayken de yazlığı satmak zorunda kalmışlardı da gidince ne kadar çok üzülmüştük."

"Evet. Hatta Emre çok değişmişsin. Bir kaç sene sonra karşılaşsak belki tanımazdım bile seni."

Koray'ın bağırmasıyla bir an yerimde sıçradım.

"Emre! Leyla! Kendinize gelin! Bugün eskileri hatırlama günü değil! Leyla sen de iyiysen-"

"Değilim! Değilim! Lütfen ağzımı bağlama."

"Onun için sormamıştım. Iddiayı konuşmak için-"

"Hayır. Kabul etmeyeceğim!"

"O zaman buradasın. Emre'ye ben anlatırım."

Emre'yi kolundan tutup çıkarttıktan sonra kapıyı kilitledi. Tesadüfe baksana! Çocukluk aşkım ile beni kaçıran psikopat kuzen çıkıyor.

Ama benim daha büyük bir sorunum vardı. Ben anneme ne diyecektim? Beni düşünüp meraklanmasını istemiyordum.

"Koray! Koray! Kor-"

"Ne var lan! Ne var?"

Bir anda kapıyı açınca korkmuştum ama belli etmemeye çalıştım.

"Annemi aramam lazım. Merak etmesin diye."

"Sonra nerede olduğunu söyle, değil mi?"

Arkadan Emre geldi.

"Ne olacak abi? Senin de kız kardeşin gece eve gelmese merak etmez miydin?"

"Leyla, eğer herhangi bir şey söylersen senin için kötü olur. Anladın mı?"

Kafamı sallayıp elimi uzattım telefonunu almak için. O ise elime vurdu. Acıyla elimi çekip yüzümü buruşturdum.

"Numarası kaç?"

"0 5** *** ** **"

"Adı neydi?"

"Aysun."

"Alo, Aysun Teyze. Ben Leyla'nın bir arkadaşının abisiyim. Bu gece proje yetiştirmeleri gerekiyormuş da bizde kalmaları lazımmış. Projeye tam konsantre olmuşken onları rahatsız etmek istemedim de."

Annemden tamamen izin aldıktan sonra telefonu kapattı.

"Çok teşekkürler Koray. An-"

"Kısa kes Leyla."

Kapıyı çarpıp gitti. Odun!

Var Mısın Iddiaya?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin