Var Mısın Iddiaya?

Rüya?? (14. Bölüm)

Telefonu kapattı. Ben de hemen Yiğit'in evine girdim. Son olayları anlattım. Evinde kalabileceğimi söyledi.

*

"Koray, neler oluyor?"

"Özgür evimi bulmuş. Seninkini zaten biliyor. Annen, sen, ben ve kız kardeşim... Hepimizin bir yere gidip saklanması gerekiyor."

"Hepimiz aynı yerde olsak Özgür hepimizi rahatça bulur Koray."

"Nasıl bulacak?"

"Birimizi takip etmesi yeterli olur. Farklı yerlerde olmamız lazım. Özellikle de kardeşinin!"

"O zaman şöyle yapıyoruz, ikimiz Yiğit'te kalıyoruz, annenle kız kardeşimi de bir otele yerleştiriyoruz. Hem senin, hem de Yiğit için uygun mudur?"

"Sorayım."

Yiğit'in yanına gittim.

"Koray da bizde kalsa olur mu? Birkaç güncük?"

"Sormana bile gerek yok Leyla. Tabii ki de."

Yiğit'in yanından uzaklaşıp bana verdiği odaya döndüm.

"Tamamdır Koray. Bekliyorum o zaman seni."

"Hemen geliyorum. Bunları benim yüzümden yaşadın, kurtarıcın da ben olmalıyım."

*

Koray Pazar gecesi gelmişti. Yanımdaydı. Beraber uyumak istemişti ama Yiğit'in de yardımlarıyla odamdan atabilmiştim.

Bugün Salı günüydü ve iddia Cuma günü bitiyordu. Sadece Perşembe Gününe kadar saklansak bile yeterliydi benim için.

Koray sürekli evden çıkıyordu ve annemle kız kardeşini kontrol ediyordu.

Evde olduğumuz zamanlarda ben kitap okuyordum, Koray ise işsizce dolanıyordu. Onunla karşılaşmamaya çalışıyor, hatta bir bakıma ondan kaçıyordum. Kafamı toparlamam lazımdı. Iddia bitince ne olacağını düşünmem lazımdı.

*

Uyandım ve saate baktım: 1.45

Susamıştım, mutfağa gidip su içtim. Tam mutfaktan çıkarken Koray kapıda durup ellerini yana açarak çıkmamı engellemeye çalıştı.

"Koray, çekilir misin?"

"Öpersen çekilirim."

"Hayır, ben öpmeden çekiliyorsun."

"Sadece şaka yapmıştım."

"Yapma Koray. Sen hiçbir şey yapma."

"Leyla, benden niye kaçıyorsun?"

"Ben senden kaçmıyorum ki. Ayrıca sen de benim gibi fısıldayarak konuşursan çok iyi olur, burası bizim evimiz değil."

"Leyla, kaçıyorsun işte. Sebebini merak ediyorum."

"Kaçsaydım sebebini söylerdim. Hadi iyi geceler sana."

Tam çıkacakken gelip beni öptü. Hemen geri çekildi.

"Ne yaptığını sanıyorsun Koray?"

"Tokatsız atlattım ya, çok şanslıyım bugün."

"Ses çıkacak olmasa atardım. Git odana, bir daha da öpme beni. Iyi geceler."

"Söz veremem."

Ses çıkarmamaya dikkat ederek odama koştum. Koray beni öptü mü az önce? Yoksa rüya mı görüyorum? Inşallah rüya değildir...

*

Dün gece Koray'ın beni öptüğünü hatırlıyordum. Ancak rüya olup olmadığını hatırlamıyordum.

Acaba Koray'a sorsam yanlış anlar mıydı? Ne olursa olsun. Gerçekten öptüyse bunu bilmem lazım. Eğer rüya ise boşuna ümitlenmemiş olurum.

Mutfağa gittim. Yiğit ve Koray kahvaltı yapıyorlardı. Yanlarına oturdum.

"Yiğit annen nerede?"

"O sabahtan çıktı. Babamı zaten biliyorsun; Dubai'de."

"Tamam teşekkürler."

"Önemli değil."

Tüm kahvaltı boyunca Koray'a kaçamak bakışlar attım. Koray kalkınca ben de kalktım ve peşinden gittim.

"Koray. Beklesene."

"Efendim Leyla?"

"Direk konuya giriyorum."

Nasıl girsem ki?

"Tamam. Bekliyorum."

"Gireyim mi?"

"Girsene Leyla."

"Giriyorum o zaman."

"Leyla hadi."

"Sen dün akşam beni öptün mü?"

Birkaç saniye durdu ve güldü.

"Ne oldu Koray?"

"Neler görüyorsun rüyanda?"

"Yok görmedim de-"

Diyecek bir şey bulamayıp arkamı döndüm. Rezil olmuştum.

Tam odama girecekken arkamdan seslendiğini duydum.

"Evet."

Ona döndüm ve gözlerine bakınca utandığım için kafamı çevirdim. Odama girip kapıyı kapattıktan sonra sırtımı kapıya yaslayıp yere oturdum ve sırıtmama engel olamadım. İçimden çığlık atıp dans etmek gelse de hareket edemedim. Koray'ın beni öptüğü kesinleştiğine göre artık rahat rahat hayal kurabilirim.

*

Yarın okullar tatil oluyor, iddia konusu tamamıyla kapanıyordu. En azından şimdilik...

Seneye gireceğim üniversite sınavları için hazırlıklara yazdan başlasam iyi olacaktı. Üniversite araştırmalarına da.

Bir dakika... Üniversite! Ben hangi üniversiteye gideceğimi bilmiyorum!

Bilgisayarı açıp üniversitelere bakmaya başladım. 12. sınıf derslerine de göz atmayı ihmal etmiyordum.

Tam araştırmamı yaparken Koray mesaj attı;
"Şimdilik sorun yok gibi. Okulun oradaki kafeye gelsene."

Saat 17.06'ydı.

Yiğit'ten de izin alıp evden çıktım. Kafeye gittim.

Yanında bir kız oturuyordu. Kız ile...
Sarılıyorlardı!