(MULTİMEDİA TAYLOR)
Hastaneden taburcu oldum ve Takumiyi alıp New York sokaklarında dolaşmaya başladık bir yürüyüş parkına gittik ve Takumiyle frizbi oynamaya başladık. Haydi yakala oğlum , hayırr getir onu banaa. Takumii nerdesin . Çalılıkların arasında bir süre onu aramakla geçti. Sonunda seni buldum oğlum hadi gidelim. Tasmasını taktım ve yürüyüşümüze devam ettik. Aniden önümüzde yüzünde maske olan biri bizi durdurdu ve şöyle dedi
''Hastaneden yeni taburcu olan birinin bütün gün gezmemesi gerekir. Hele böyle tatlı bir kızsa hiç yakıştıramıyorum''
Maskesini çıkarttım ve............ TAYLOR???!?!??!?!?!?!?!? VAY CANINA SEN NEREDEN ÇIKTIN En son olan olaydan sonra Taylor bana yaklaşık 12348328038 tane özür mesajı attı o gün çok sarhoş olduğunu söyledi ve biz de her şeyi unutup arkadaş olmaya karar verdik.
Tay: Seni izliyordum *-*
Ben : Böyle korkutucu şeyler söyleme *gülüştük*
Tay: Bilmediğin bir yerin sokaklarında tek başına kaybolmaktan korkmaz mısın sen ?
Ben: I am not afraid *-*
Tay: Haydi bir kafede bir şeyler içmeye gidelim.
Kafamı salladım ve parktan çıkıp New York sokaklarında yürümeye devam ettik. Hava hafif esiyordu artık mevsimler değişmeye başlamıştı. Starbucks a girdik ve kahvelerimizi yudumlarken sohbet ettik. Bu sırada Takumi uyuyordu. Bu Hastane meseleleri yüzünden New York ta birkaç gün daha kalmak zorundaydım , Tristan bana büyük bir Hotelde bir oda ayarlamıştı.
Ben: Hey Tay , Gel sana yeni odamı göstereyim.
Taylor: Vayy hanımefendiye odalar da ayarlanmış , Kraliçe gibi yaşıyormuş New York ' ta da haberimiz yokmuş .
Ben: Ben Kraliçe falan değilim hele Küçük Kraliçe asla değilim !!
Tay: Sakin ol , ne dediğini anlayamadım fakat yanlış bir şey söylediysem özür dilerim.
Ben : Ahahahdjknskajsnff yok yanlış bir şey söylemedin , Brad bana böyle diyordu , çok sinir oluyorum.
Hotele doğru yyürümeye başladık , yürürken sohbet ettik ve gülüştük , Taylor yanında gitarını da getirmişti , gitar çalabildiğini bilmiyordum. Hotele vardığımızda Odamı buldum ve içeri girdik .
Tay : Sesin güzel midir Ichi ?
Ben : Bilmiyorum Tay , daha önce hiç başkasının önünde şarkı söylememiştim.
Taylor : Peki bugün benim için bir şarkı söylemeye ne dersin ?
Ben : Denerim , hangi şarkıyı istiyorsun peki ?
Taylor : World is mine ya da Owata olabilir
Ben: World is mine ı söyleyebilirim.
Taylor : Tamam bende arpejle eşlik edeyim
Bateriste ihtiyacınız var mııı ??(Arkadan bir ses daha : Ya da vokaliste ?)
Ben: *Hızlıca arkamı döndüm , bunlar Tristan ve Brad di* Ah hoşgeldiniz çocuklar , fakat içeri nasıl girdiniz ??
Tristan : Kapıyı açık unutursan biz de kolaylıkla girebiliriz tabiki , ve yedek anahtarın bende.
Taylor : Bir kızın özel odasının yedek anahtarı sende ne arıyor ?? Bu çok ahlaksızca.
Brad : Hey sen kıvırcık , sorun yaratma , bu odayı Tristan kiraladı yedek anahtarı olması normal
Ben : Diyene bak sen :3 * Brad in saçlarıyla oynadım*
Tristan : *Kıskandı* Herneyse , başlayalım mı ? Hangi şarkı
Ben : Madem bir erkek vokalistimiz ve bateristimiz var , Neden Brokenhearted i çalmıyoruz ?
Taylor ters ters baktı.
Ben: Ehm... tabiiki birde çok şirin bir gitaristimiz :3
Stüdyoya geçtik ve çalışmaya başladık , birkaç denemeden sonra mükemmel çalabildik , Brad ile sesimiz çok uyumluydu.
(ŞARKI MULTİMEDİA DA BİLMEYENLER İÇİN MULTİMEDİADAKİ ŞARKIDA ŞARKIYI SÖYLEYEN BRAD RİTMİ VEREN DE TRİSTAN)
Tristan : Sesinin bu kadar güzel olduğunu bilmiyordum.
Taylor:Bende
Brad: Bende
Ben: *Güldüm ve teşekkür ettim* Hey çocular bu gece burada kalsanıza ?
Brad : Ben kalamam Stüdyoda işlerim var Erken biterse yetişirim size
Ben: *İçimden: Yalancı*
Tristan: Ben kalırım
Taylor: Benim kalacak biryerim olmadığından
Ben: Peki o zaman anlaştık bu gece eğlencenin dibine vuruyoruuuz !! :3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Where have you been ?
Dla nastolatkówİchinose Chibo adındaki kız yalnızdır ve Köpeği Takumi ve ailesinden başka hiç kimsesi yoktur . Babası Japon , Annesi İngilizdir ve İchi nin babası yurtdışında yaşar. Acaba Ichinose yeni insanlarla tanışıp arkadaş olabilecek ve belkide gerçek aşkı b...