14 .Bölüm

49 10 0
                                    

Bu sözden ne anlamalıydım. Kuzey birden gaza bastı . " Kuzey nereye gidiyoruz?"  " Seni ilgilendirir mi?"  " Beni de götürdüğüne göre evet ilgilendirir." " Gidince görürsün." kuzey'in evine gelmiştik. Beni kolumdan tutarak odasına getirdi. '' burada duracaksın ve asla çıkmaya çalışmayacaksın şimdi ne yapıyorsan yap  .'' dedi ve kapıyı kırarcasına kapatarak çekti gitti. Çok sinirli gözüküyordu. Ben neden buradaydım neden bu haldeydim anlayamıyordum .Beynim bedenime meydan okurken gözümden yaşlar akıyordu. ''seni sevmiyorum hatta senden nefret ediyorum sadist pislik!'' Bunu bağırarak söylemiştim. Ve sanırım Kuzey hayla kapıdaydı . Kapıyı bir hışımla açtı ve '' yeter artık ben sadist değilim!'' diyerek beni duvara itti. sırtımın morardığını hissedebiliyordum. Hatta sanırım omuriliğim kırılmıştı .Daha sonra üstüme üstüme  gelmeye başladı .Vücudum adrenalin salgılamaya başladı . Ama bana vurmayacğını yada zarar vermeyeceğini biliyordum. '' Hadi vur '' dememle kendimi yerde bulmam bir oldu . Yanağım sızlıyordu galiba bana tokat atmıştı. Galiba değil bana tokat atmıştı BANA. Yerden kalktım ve '' Bu yetmez devam et HADİ DEVAM ET!'' diye bağırdım .Sanırım çok fazla bağırdım ama hak etti ve bu sefer de boğazımı sıkmaya başlamıştı. Nefes alamıyordum . Kendimi savunmak için özel yerine bütün gücümle  tekme attım. Boğazımı bırakmış  acı içinde inliyordu. ''Sana güvenmiştim o yüzden öyle söyledim gerizekalı!!!!!!!'' Yüzüne güzel bir tokat attıktan sonra '' bir de sadist değilim diyorsun.'' deyip omzuna çarparak dışarı çıktım. Temiz havaya ihtiyacım vardı. Allah'ın cezası  ya SADİST! Aslında hata bende o mala güven olur mu? Çantamdan aynamı çıkardım ve boğazıma baktım. Tabi ki parmak  izleri çıkmış ve kıpkırmızı olmuştu. Telefonumu çıkardım ve Çağlayı  aradım. ''Çağla sana ihtiyacım var her zaman ki kafede buluşalım .'' ''Tamam.'' Çağla daha gelmemişti. Ben bir masa seçip oturdum ve kendime soğuk kahve söyleyip Çağlayı beklemeye başladım. Çağla ve Tansu el ele geliance yanlışlıkla kahveyi ağzımdan püskürttüm. YUH!! Çağla yanıma gelip '' Kanka Tansuyla geldik sıkıntı olur mu?'' '' Bilmiyorum yok sorun olmaz ama yanımızda durmazsa sevinirim.'' Çağla bu sözümün üstüne Tansuyu yanağından öpüp başka masaya yolladı. Bunlar ne ara bu kadar samimi oldu ki. Ve en önemlisi Çağl bana bunu neden söylememişti??  Uff şimdi Bulut da boşuna bekliyor.  Diye düşünürken Çağlanın bağırmasıyla irkildim. ''Ne oldu!''  '' Arkana bak Hira!!''  ''KUZEY!! ne işin var burada hala utanmıyor musun yanıma gelmeye ? ''  "Sana geldiğimi nereden çıkardın? Ben Tansu'ya geldim." diyerek Tansu'nun yanına oturdu. Yüzünde acayip bir karanlık vardı. Çağlayla konuşmaya başladı. "Ne oldu kızım ne bu hal." "Ne var halimde Çağla?" Bu kız bazen sinirlerimi bozuyor. Neden mi? Çok gereksiz sorular soruyor. "Hira sen iyi misin?" "Sence Çağla boğazımın haline bak. Benim hayatım çok zor ben senin gibi her gün sevgilimle nereye gideceğimi planlamakla  geçirmiyorum. Çünkü her sevgilim yok, hem de bundan büyük dertlerim var, her gün yüzünü görmem gereken bir sadisleyim. Allah kahretsin deyip masayı yıkıp kafeden bir hışımla çıktım. Hemen bir taksi durdurdum ve elektronik mağazasına gitmeye karar verdim. Mağazaya geldiğimde en pahalı telefonu almak için bakınmaya başladım. Neden en pahalı telefonu almak istediğimi merak etmişsinizdir. Ablamı kıskandıracağım. :) Telefonu buldum ve kasanın yolunu tuttum. Parayı ödedim ve eve doğru yola koyuldum. Allahtan telefonu kırdığımda sim kartını almıştım. Telefonu açıp sim kartını taktım. 90 cevapsız arama evet babam, annem ve Çağla aramıştı. Kuzey yetmiyormuş gibi bir de bunca dertle mi uğraşacaktım. Lanet olsun.!!!!!!! Taksici geldiğimizi haber verince taksiden indim ve kapıyı çaldım. Kapıyı açan olmadı. Çok telaşlandım ve annemi aradım. "Anne neredesin?" "Kızım baban o kadar aradı niye açmıyorsun? Neyse bunun bir önemi yok biz babanla tatile çıktık, ablan da arkadaşında kalacakmış." " Ben ne yapacağım anne?" "Evde yalnız kalamıyorsan bir arkadaşında kal bebeğim, neyse benim kapatmam lazım uçak kalkacak hayatın by." İçimden anneme kızmak geldi ama onaların da tatile ihtiyacı var, kimde kalacağım ben ya. Çağlaya sinirliyim ona gitmem, Kuzeye zaten gitmem, buldum derken telefonun sesiyle irkildim. İyi insan lafının üstüne ararmış. "Efendim Bulut?" "Hemen buraya gelmen lazım!" " Ne oldu?"  "Tansuyla Çağla   gözümün önünde öpüşüyor." " OHA!! geliyorum kafedemisin?" "Evet " Telefonu kapattıktn sonra Çağlanın neden hyla bunu bana söylemediğini düşünürken evden çıktım. Taksiyi  aradım ve 5 dk içinde burada oldu. Gideceğimiz yeri tarif ettim. Vardığımızda parayı ödeyip koşarak taksiden indim. Çağla ona doğru geldiğimi sanacak ki ayağa kalktı bende onun yanından hızla geçip Bulutun yanına oturdum. Yakalaşık 1 dakik sessiz kaldıktan sonra konuşmaya başladım. "Bak sakın üzülme sen daha iyilerini hak ediyorsun."  " Senin gibileri mi ? dedi gülerek. Önce gözlerimi pörtleterek baksam da sonradan bende gülmeye başladım. Bu çocuğun enerjisi beni tazeliyordu. O anın büyüsüne kapılarak " Annemler tatilde ablam arkadaşında kalıyor bende evde tekim." "Olmaz küçük hanım benim sevdiğim bir kız var ."  ellerini teslim oluyormuş gibi açıp bana gülerek bunları söylemişti. Hemen fesata bağlayıp bende gülerek karşılık verdim. "Ya salak ben sadece evde tek kalmak istemiyorum . Şu çifte kumruların yanına da gitmem zaten. " Yüzüme hala pis bir sırıtışla bakarken " Hem dertleşiriz....." pis sırıtış yerini masum bir gülümsemeye yer vermişti. "olur be gülüm ." diyip boynuma sarılıp sıkmaya başladı. Bu çocuk çok tatlı. Bende onu sıkmaya başladım. Buluttan ayrılıp arabaya binerken bize uzaylı görmüş gibi bakan Çağlaya ne baktın bakışları attım. Bunu anlamış olack ki  önüne döndü . Bir saniye Kuzey nerede??

( BÖLÜM SONU )














SONU BAŞTAN YAZILMIŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin