Raven sakar, bencil ve asla kimseye yardım etmeyen gibi biri olarak görünse de aslında nasıl şefkatlidir. Ama gerçekten onu birisi değiştirir. Hem de çok fena...
Dexter ise kendini beğenmiş ve kızları sürekli eşya olarak görür. Aslında Dexter'ın hay...
Made ile koridorda yürüyorduk. " Made hangi şarkıyı söyleyeceksin?" dedim. " Ben söylemeyeceğim." dedi. Bu arada çok göze batıyordum. Herkes bize bakıyordu. Bana da bakanlar vardı. " Neden?" dedim. " Bilmiyorum ki. Başkanlıkta gözüm yok. Raven neden başkan olmak istiyorsun?" dedi. Bir an duraksadım. " Çünkü bunu düşmanlarıma ödetmek istiyorum." dedim. " Neden? Onlar sana ne yaptı? Eskiden böyle miydin?" dediğinde artık kızmaya başlamıştım. " Made artık susar mısın?" dedim sinirle. " Tamam sustum ama keşke bu hırsla hareket etmesen." dediğinde gülümsedim. " Ben üzgünüm. Sana kızmak istememiştim." dedim. " Sorun değil." dedi. Konferans salonuna inmiştik. Herkes burdaydı. Ben de Made ile Cerise'nin yanına gittim. " Kızlar bu ne şıklık?" dedi Cerise. " Sen de az değilsin kız." dedim. " Ah teşekkürler. Ama sen çok şıksın Raven." dedi Cerise. " Teşekkürler Cerise Made'de bence harika." dedim. " Made sen benimle bi gelsene." dedi Cerise ve Made'yi yanında sürükledi. Ben de etrafa bakınıyordum. Erkekleri görmüştüm. Hepsi bir aradaydı. Dexter ve Kayu'nun barıştıklarını biliyordum ama hepsi mi barıştı? Biz daha adım atmamıştık. Ash hariç. O bana adım atmıştı. Kafamı başka yöne çevirdim. Apple bana doğru geldi. " Raven konuşmamız lazım." dedi ve beni yanına sürükledi. " Ne var? Yoksa sen de mi?" dedim. " Ne?! Hayır. Ben senden özür dilemek istiyorum." dedi Apple. " Ne?! Neden?" dedim. " Kavga etmemiz çok saçmaydı biliyorum. Ve ben kendimi kötü hissediyorum." dediğinde samimi mi bu diye düşünüyordum. " Seni kandırdım. Ne kadar kolay kanıyorsun Raven." diyerek kahkaha attı Apple.
Pislik...
" Şarkı yarışması başlıyor gitmeliyim." dediğinde sinirli bakışlarımı yolladım. Apple şarkısını söylerken düşük almasını istemiştim o an. Made gözlerden kayboldu. Ash'de yanıma gelmişti. " Dexter'la sadece bir kere çıktık. Raven ne oldu?" dedi. " Fırsat olmadı ki. Sen de hemen acele etme." dedim. Ve birden Dexter'da yanımıza geldi. " Ash sen de mi burdaydın?" dedi Dexter. " Evet Detxer ben de burdayım." dedi Ash. " Senin sıranmış." dedi Ash'e. " Umarım kazanırım." dediğinde pek aldırmadım. " Raven şey... Güzel olmuşsun." dediğinde gülümsedim. " Teşekkürler. Sende güzel olmuşsun." dedim. " Raven Ash sence de tuhaf davranmıyor mu?" dediğinde şaşırmış gibi yaptım. Aslında şaşırmıştım. " Tuhaf mı? Ben bilmiyorum. Bana normal geldi." dedim. " Neyse... Raven son günlerde çok tuhaf davranıyorsun." dediğinde kaşlarımı kaldırdım. " Tuhaf mı? Herkesin neden tuhaf davrandığını düşünüyorsun? Belki de tuhaf davranan sensindir." dedim. " Ben mi? Raven tamam ya... Git kendi işini kendin yap." dediğinde hiçbir şey anlamadım. Önce tuhaf davrandığımı söylüyor şimdi de kendi işini kendin yap diyor. Dexter gitmişti.
Benim sıram gelmişti. Bana sorunlu demişti sunucu bozuntusu. Ben de bozuntuya vermek istemedim. Şarkıyı söylemeye başlamıştım. Nedense elime bir gitar vermişlerdi. Şarkı böyle olmalıymış. Gözlerimi devirdim. Ash sinsi sinsi bakıyordu. Zaten biz kızlar barışamayız. Erkeklere baksana iki dakkada hemen haşır neşir oldular. Gözlerim yine Dexter'a kaymıştı. Bu sırada şarkıyı da söylüyordum. Sonra Ash onun yanına gelmişti. Dexter bir şey yapmamıştı ve bana da bakmıyordu zaten. Erkeklerle konuşuyordu. Sonra Ash'i gördü. Aman daha fazla onlara bakmadım.
Yarışma bitmişti. Sunucu Ash'le berabere kaldığımızı söyledi. Daha sonra yeniden yarışma yapılacakmış. Şimdi odamdaydım. Briar üstünü değiştirmişti.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
