Bir zamanlar çok uzak diyarlarda yeraltında yaşayan ve kimsenin sevmediği kutu cüceleri yeryüzünde ise Eggs adında tatlı mı tatlı bir bebek yaşarmış. Bir gün evlerine kutu cücesi avcıları gelmiş ve Eggs'in babasını kutu cücelerini öldürecek güçte bir icat yapmasını yoksa oğlunu alacaklarını söyleyerek tehdit etmişler. Bunun üzerine Eggs'in babası oğluna zarar vermesinler diye onu kutu cücelerine vermiş. Kutu cüceleri Eggs'i evlerine götürüp uzun yıllar kendi çocukları gibi bakmışlar. Eggs'i büyütmüşler ve şehire gitme vaktinin geldiğini düşünmüşler. Ancak avcıların lideri yıllar önce insanoğlunu kutu cücelerinin kötülüğüne Eggs'i kaçırıp öldürdüklerine inandırmış. Bu yüzden kutu cüceleri yeryüzüne çıkmaktan çekiniyorlarmış ve Eggs'in ısrarları sonucuyla Eggs'i yeryüzüne yalnız başına göndermek zorunda kalmışlar. Yeryüzüne çıktığı anda kutu cüceleri hakkında bir tiyatro gösterisi olduğu görmüş ve izlemeye başlamış. Bu gösteride kutu cücelerinin yıllar önce avcının anlattığı yalan hikayenin gösterildiğini görmüş. Gösteri bitiminde Eggs tiyatroda rol alan kızın peşinden bu gösteri hakkında hesap sormak için koşmuş. Ancak onu ararken kız onu bulmuş. Kız kızmış şekilde Eggs'e onu neden takip ettiğini sormuş. Eggs kendisinin ve ailesi olan kutu cücelerinin tiyatroda gösterildiği gibi kötü olmadığını söylemiş ve avcıların yerini sormuş. Avcıların yerlerini öğrenen Eggs koşarak onları bulmaya gitmiş.