9. Bölüm: BARTU

112 43 8
                                    

  Multimedia: BARTU

Bartu'dan

"Bu gün sizi gördüm..." dedim Bade'nin ilgi odağı olmaya çalışarak.

Yüzünü şaşkınlık ile bana çevirdi. Ağzı bi' karış açık beni süzüyordu. "Ne?!"

"Belki bunu sormak bana düşmez ama o depoda ne yaptınız?" Dedim Bade'nin gözlerine meydan okurcasına bakarken.

"Evet sana düşmez!"

Ayağa kalkıp arkamı döndüm ve biraz ilerledim. Bade'ye bakıp onu uzun uzun süzdüm. "Evet bana düşmez ama babana ve annene düşer!"

Park çıkışına doğru ilerledim.

Arkamdan bağırdı.
"Onlara hiçbir şey söylemeyeceksin ukala pikaçu!"

Bade'yi aldırmadan parktan çıktım.
Arkamdan koşarak bana yetişti.
Apartmanın demir girişinden geçtiğim sırada Bade bileğimden tutup kendisine bakmamı sağladı.
"Tamam ne istiyorsun? Para mı?"

"Para mı" mı? Şaka mı yapıyorsun Bade?" Dedim göz devirerek.

Bana gözlerini diyerek, "Peki lan. O zaman ne istiyorsun?" Dedi.

"Bana her şeyi anlat!" Diyerek direndim.

Bade bana gözlerini kısarak bakıyordu. Bileğimi bırakıp beni süzdü. Yanımdan geçerek onu takip etmem için el işareti yaptı.

Üçüncü kata çıktık. Bade dairenin ziline dirseği ile basılı tuttu. Zile bir kere basmak yerine hep böyle yapıyordu.
O çok farklı bir kızdı.

"Of be Bade. Bi' günde şu zile doğru düzgün bas-" derken Lina beni fark etti. "A selam Bartu. Hayırdır gençler kolay gelsin." Diyerek bana göz kırptı.

"Lina! Saçını başını yolarım bak! Sus kapa çeneni. Geç içeri. Bartu Beyin bize anlatacağı şeyler varmış!" Bade Lina'nın yanından geçerek bir odaya geçti.

Lina önüme geçip beni engelledi. Soru soran gözlerinin içine bakarken bir an tırstım ama bunu belli etmemeye çalıştım.
"Neler oluyor Bartu?"

"Içeri geçelim mi? Hem orada zaten-"

"Yürü!" Diyerek kapıyı kapattı ve beni Bade'nin az önce girdiği odaya soktu.

Odayı süzmeye başladım. Alya yemek masası gibi görülen masanın önünde oturmuş elinde bilgisayar, bir şeylere bakıyor ve kek yiyordu. Odanın en köşesinde olduğu için sokak lambalarının ışıkları direk onun üzerine geliyordu.
Elvin beni görünce sırıttı ve koltukta yattığı yerde daha da yayıldı. Giydiği beyaz etek biraz daha yukarı kalktı. Bana sırıtarak bakıyordu. Üzerinde ki kırmızı büstiyer çok dikkat cekiyordu.
Odanın tam ortasında bir sandalye duruyordu. Sandalye de Bade oturmuş bana ölümcül bakışlar atıyordu.

"Evet hanımlar! Birileri bizi bu sabah... Depo da görmüş!"

"Ne!" Hepsi bir ağızdan bağırdı.

Lina yanıma gelip kolumu tuttu. Elvin yattığı koltuktan doğruldu. Alya bilgisayarını masanın üzerine koyup, ağzına bir tane kek atıp bana doğru yürüdü.
Bade oturduğu sandalyeden kalktı ve bana yaklaşıp bileğimi tuttu.
"Gel bakalım sen şöyle."
Bade ve Lina beni ittirerek sandalyeye oturttu.

"Evet. Sen beni takip mi ettin Bartu?" Dedi Bade bana pis pis bakarken.

Ağır ağır yutkunarak "Senin için endişelendim... Öyle aceleci olunca önemli bir şey oldu sandım." Dedim.

Lina elinde telefon birini aradı. Bir kaç dakika konuştuktan sonra göz devirip telefonu kapattı.

"Anlat ne gördün?"

"Işte sen taksiye bindin. Sonra bende senin arkandan geldim... Bir depoya girdin. Adamın biri senin senin taksi ücreti verdi. Sahi kimdi o bad boy?" Dedim Bade'ye doğru ilerleyerek.

Bade de bana doğru eğilerek, "Sa-na ne?! Kim dedi lan sana arkamdan gel diye?" Dedi.

Elvin yanıma bir sandalye koyup oturdu. Bacak bacak üzerine atıp beyaz eteğinin biraz daha yukarı çıkmasına izin verdi. Kırmızı renk ağır basan dudaklarını ısırarak bana bakmaya başladı. Bustiyerini kıpırdatarak benim daha da dikkatimi çekiyordu.

Bade sesli bir şekilde öksürerek hapşurdu. Bade'ye baktığımda Elvin'e öldürücü bakışlar atıyordu.

"Ee sonra?"

"Ben takside kaldım. Sen de depoya girmiştin. Bir süre sonra çok feci bir şekilde dördünüz dışarı çıktı. Sen bağırmaya ve ağlamaya başladın." Dedim işaret parmağımı Bade'ye doğru sallayarak. "Içim gitti. Kim ne yaptı o depoda size bilmiyorum ama bana söylerseniz size yardımcı olabilirim..."

Bade bana 'şaka mısın sen?' bakışları atarken ben onu aldırmadan konuşmaya devam ettim.
"Bade; 'Berra nerede' diye sizin başınızın etini yiyordu. Sizde bildiğiniz halde hiçbir şey demiyordunuz. "

Bade elini boynuna götürerek karışıdı. Sonra bir acı hissetmiş olacak ki yüzünü buruşturdu.

"Bir daha benimle muhattap olmuyorsun! "

Bade son sözünü söyleyip noktayı koymuştu. Kapıyı arkasından çarpıp odayı terk etti.

Lina bana doğru sırıtarak, "Yarın bizimle bir yere geliyorsun! Bu birincisi... Ikincisi; belki bundan sonra mecburiyetten bizimle takılmak zorunda kalırsın ve artık Bade'den uzak dur çünkü..." Ağır ağır göz devirdi. "Patron Bade'ye aşık."

Ne Ejder, Bade'ye aşık mı?!

NÖTR ATOMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin