NÖTR ATOM

7. Bölüm: BADE

Multimedia: BARTU

Alya ile birlikte okul çıkışı süper markete gittik.
Evin eksiklerini telefonumun notlar bölümüne yazmıştım. Oraya girip yazılan malzemeleri aramaya başladım.
Elvin elinde cips, kola, çikolata ve bana kilo aldıracak olan abur cubur ne varsa sepetine koymuş yanıma geliyordu.
Bende süt ve süt ürünleri bölümünde gezinirken, beni benden alan örgü peyniri sepetime koydum.
Peynir yemeyi pek sevmiyorum ama konu örgü peynir olunca beni kimse durduramıyordu.

Okul eşyası bölümüne giderek dolaşmaya başladım.
Matematik defterimin bitmek üzere olduğu aklıma geldi. Biraz daha ileride defterlerin tarafına ilerledim ve son kalan defteri alırken ukalanın biri benden önce davranıp defteri kaptı.

"Her zaman karşıma çıkmak zorunda mısın? Ben sana demedim mi ne okulda ne sınıfta ne de apartmanda karşıma çıkma diye?"

"Şu an ne okulda ne sınıfta ne de apartmandayız. Yani şu an bir marketin içindeyiz ve bu tesadüfe karşı gelemezsin." Dedi çok bilmiş havalarına girerek.

Şöyle bi' etrafıma bakındım.
"Tamam o maddeleri arasına bir de 'ne markette' ekleriz olur biter... Hem... Ver bakayım bana şu defteri. " Dedim elinden defteri almaya çalışarak.

Eline ulaşamamam için kolunu yukarı kaldırıyordu. Boyu benden maalesef ki uzundu.
Büyük ihtimalle basketbol oynuyordu.

'Devede de boy var canım! '

Ben defterin uğruna yukarı zıplarken defteri kenara koyup belimden tuttu. Yüzlerimiz arasında iki santim vardı.
Dirseklerim ve kollarım göğsünün hizzasında tişörtü ile benim bedenim arasında sıkışmış kalmıştı. Iki elide benim belimi kavramıştı.
Yüz hatları bu taraftan gayet açık bir şekilde belli oluyordu. Burun yapısı çok düzgündü. Dudakları resmen doğal çizimdi. Yani kenarları bildiğin kırmızı dudak kalemi ile çizilmiş gibiydi.
Saçlarının önü uzundu. Karamel, sarı, kestane ne renk ararsan saçında vardı.

Hani derler ya 'Allah boş vaktinde özene bözene yaratmış' diye.

Işte sözlükte Bartu'nun kelime anlamı bu olsa gerek...
Ben yine başladım boş konuşmaya.

Bu anın büyüsünü gururum bozdu. "Tamam al se... Senin olsun bu defter. İstemez. Bi' daha da böyle-"

Yapmacık bir şekilde öksüren kişiye döndüm.

Bize sarıtarak bakan Alya Bartu'ya el salladı ve bana imalı bir şekilde göz kırptı.

Göz devirerek Bartu'ya döndüm ve sesli bir şekilde oflayıp alışveriş sepetim ile kasaya ilerledim.

***

Kızlara kapıda selam verip direk kendimi eve attım. Annemler işte yine fazladan mesai yapıyordu. Ağzıma iki adet kalem böreği attıktan sonra bir bardak da fanta alıp televizyonun karşısına oturdum. Kanalları gezerken bi' kanalda durdum. Sinema filmi vardı. Konusu aşktı...

Sıkılıp kanalı değiştirdim.
Başka bir kanalda da aksiyon filmi vardı.
Tam benlik.

Adam hırsızlık yapıyordu. Bu bana bir şeyler hatırlatıyor ama...
Moralimi bozmak istemediğim için yaptıklarımızı unutmaya çalıştım.
Hırsızlıklarımızı...