Gri.
Sana sadece gri demeliyim. Gri, gri, gri. Hayatım çok kötü gri. Seni hatırlamaktan başka bir mucizem yok. Sana inandım. Sana inanıyorum. Kendi cehennemimi sevmekten başka ne çarem var?
Sen çok güzel gülüyorsun, gri. Odamızın duvarlarında patafixle asılı resimlerde hep çok güzel gülüyorsun. Gözlerin genelin aksine parlıyor, etrafları yaşlı bir adamın elleri gibi kırışık. Sesli kıkırtılar, sessiz kahkahalara dönüşür. Uzun parmakların saçlarıma, dudakların yanağıma dokunurdu çünkü nefret ediyordum senden.
"Beni 3 gün boyunca sadece yanağımdan öpebilirsin."
Sana olan nefretim bu kadardı işte. Çünkü bana sen gerektin; yarım yamalak, pis bir adam. Ellerin mürekkep lekesinden pisti, ağzın ettiğin küfürlerden. Sana göre bir öpüşlük canım vardı zaten.
Aptalsın gri. Çok aptalsın. Ancak çok güzelsin. Ben çok salağım ve sen çok güzelsin.
09.10.2036
Sonia Vashkov
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Je viens, ma chérie / c.h
Short StoryÇünkü şimdi yolda önümden yürüyüşünü bile özlüyorum. #CalumHoodFanfic