09.10.2039 - Moskova

390 48 9
                                    

Sesini unutuyorum.

Calum, yalvarırım yardım et, sesini unutuyorum. Sesini unutmak istemiyorum. Sesini unutmak istemiyorum. Sesini unutmak istemiyorum.

Yalvarıyorum sana, bir şeyler yap.

Evde eski şarkılarınızı çalıp duruyorum. Onlarca, yüzlerce kez. Kavgalarımızdan bahsederken sesinin kısılışını hatırlıyorum. Narin ve yumuşak sesinin nasıl birden hırçınlaştığını da.


Ancak, anasını sikeyim Calum, sabahları sesin nasıl çıkardı hatırlamıyorum. Sabahları aç karnına sigara içmeyi sevdiğini, kahveleri şekersiz sevdiğini hatırlıyorum ama "Günaydın" kelimesinin neresinde sesin kısılırdı hatırlamıyorum.

Hep böyle mi olacak?

Sesin gidecek, sonra sabahları attığın aksi ve uykulu bakışların, sonra sarıldığımızda dudaklarında oluşan gülümsemenin şekli, sonra sigaralarının tadı, sonra parfümün.

Seni unutuyorum ve kendim gibi hissetmiyorum. Sanki biri ben uyurken gelip, vücudumu parçalara ayırmış da parmağının ucuyla birleştirmiş gibi.

Ancak geri gelirsen eğer, seni anında tanırım, biliyorum bunu. Nefeslerinin dünyaya çarpışından. Adımlarının kavisinden. Yutkunduğunda adem elmanın oynayışından. Çenenin tapılası keskinliğinden.

Çünkü boktan bir adamdın, ama beni sevdin.

Fakat geri gelmiyorsun, unutuyorum. Umarım beni biraz anlarsın.

09.10.2039

Sonia Vashkov

Je viens, ma chérie / c.hHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin