Aras'dan
Kimsesiz, küçük ve masum bir kız çocuğu! Hickimsesiz mavi denizlerden taşan damla damla gozyaşları. Acıtılan canına karsı cıkan acı hıçkırıgı. Ve o! Masum bir o kadar da dayanıkli Mira. Küçükken yaptığim gibi karşıya bakıp o minik burnunu çekerek ağlıyor. Babam beni her dövdügün de evimizin yanında ki parka oturur karşıya bakarak ağlardım. Birinin gelip "iyi misin" demesini beklerdim. Bana sarılıp gözyaşımın silmesini beklerdim. Beklerdim ama kimi?Bu düsüncelerle onunda buna ihtiyacı olduğunu sezdim. Ben! Araz Mirza birinin yanında olmak istiyordum. 2 gün once ilk gördüğum kızın yanında olmak istiyordum. Gariptii!
Ne ara yanına gittiğimi anlamadan ağzımdan çıkmayan iki kelime yine çıkmıştı
-iyi misin? Ne bu hal? dediğim an beni terslemesini beklediğim o dili uzun kız boynuma sıkı sıkıya sarılmıştı. Gölerinden akan yaşların tişörtümü ıslattığının farkındaydım fakat buna aldırmadan- nasıl sarılacagımı bile bilmeden- onun beline doğru elimi kaldirıp birkaç kez tıpışlamıştim. O an kuçağımda minik burnu kızarmış mavi gözlerinden yaşlar akan bir bebeği tıpışlamıs bir histi sonra ne olduğunu sormak için omuzlarından tutup geri banka oturttuğumda benim ağzımı açmama fırsat bile vermeden bana yaşadıklarının herbir detayını anlatmıştı. Bir yabancıya -adımi bile bilmiyor- yaşadiklarını anlatması garipti.bFakat yüzünde rahatlamış bir his vardı. Sebepsiz yere sinirlendiğimi farketmiştim. Dışarıdan nasil bir görüntü verdiğimi bilmiyorum ama istem dısı kaşlarım çatılmıştı. Acısının ne kadar güçlü oldugunu bildigim icin elim ceketinin fermuarına gitmişti ve hiç tereddutsüz fermuarı aşagıya çekmiştim. Gercekten tişörtu sudyenine kadar yırtılmıştı ve sigara izinin olduğu yer kıpkırmizı korkunç bir hal almıştı. Elim istem dısı yanmiş yere giderken bi anda fermuarini cekip yürümeye başlamıstı. Sırlenmiştim. Cünku ona yardım etmeye çalışırken o çekip gidiyordu. Arkasını döndüğünde sarı saçlarından kan aktığını gördüm. Onu sertçe tutup kendime çevirince tiz bi çığlık atmişti. Kahretsin iğrenc bi ses! Yüzümu buruşturduğumda kollarımin arasinda dengesini saglamak istercesine bekliyordu. Ne yaptiğını anlamaya çalışırken bedeni kollarıma düşmüstü. Bedenini kollarımının arsında tuttuğumda ona uyanması için birkaç kez emir cumlesi söylemistim fakat uyanmayinca onu kucagima almak zorunda kalmıştim. Bir kadının bedenini ikinci defa kollarımın arasına alinca irkilmiştim. Ilki annemdi ve benim için olümsuz degeri vardi. Devamını düşünemedim cünku kollarımdan düşmek üzere olan Mira'yı bedenime daha cok yasladim. Arabaya giderken onu neden kucagıma aldıgımı kendi kendimle tartışıyordum. Tabi ki de daha üç kez gördugum kizi onemsemiyordum fakat ona karşı empati kurmuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Histerik Hayat
Teen FictionÇığlıkları yankılandı boş kalbinde Mira'nın. Hayatı histerikti. Hislerinde yaşayan, hisleriyle yaşayan! Sevdi aslında Mira. Yağmur tanesi kadar masum, kar tanesi kadar asil. Unutmadı, unutmak için hakkı yoktu kalbinin. Kabul etmedi kulakları çığlıkl...